Trabzon’da turizm konusunda çeşitliliğin artırılmasının önemine dikkat çeken Suat Gürkök, “Farkındalık yaratmak lazım. Uzungöl bilinen bir bölge. Arapların ve Körfez’den gelen misafirlerin tercih ettikleri birinci bölge. Ama yeterli olmuyor. Dolayısıyla Uzungöl gibi daha başka doğal güzelliklerimizi sunmamız, Başka bir Uzungöl yaratmamız lazım” şeklinde konuştu.

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Doğu Karadeniz Yürütme Kurulu Başkanı Suat Gürkök Haber61.net’e açıklamalarda bulundu.

SUAT GÜRKÖK'ÜN AÇIKLAMALARINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

BÖLGEMİZE NAZAR DEĞMESİN

Suat Gürkök, yaşanan terör olayları nedeniyle hassas bir dönemden geçildiğini belirterek “Ülkede geçirdiğimiz bazı krizler var. Sizde biliyorsunuz hassas bir dönemdeyiz. Dolayısıyla da turizm hassas bir sektör. Etkilenmemesi mümkün değil. Etkilenmiştir tabi ki. Bu etki turizmle bağlantılı olan diğer sektörlere de sirayet edecek gözüyle bakıyoruz ama biz yine çalışmalarımızı yapıyoruz. Şuana kadar bölge olarak deyim. Ülke olarak belki Akdeniz ve Marmara bölgesi yani İstanbul çok fazla etkilenmiştir ama Biz Karadeniz bölgesi olarak fazla bir kayıp yaşayacağımızı düşünmüyorum. Çünkü bizim ziyaret eden turist portföyümüz belli. Bunlar iç turizmde seyahat eden müşterilerimiz ve Körfez ülkelerinden Arabistan, Dubai gibi bölgelerden gelen misafirlerimiz. Şimdi birde İran eklendi tabi. Bildiğiniz gibi Nevruz dönemi 15 gün tatil. Güzel geçti. Dolayısıyla biz bölgede düşüş beklemiyoruz. Tabi ki etkilenmemek elde değil. Bir tedirginlik var. Biraz da olsun etkilenir diye düşünüyoruz ama şuana kadar çalışmalarımıza devam ediyoruz. Fuarlara katılıyoruz. Önümüzde bir Dubai fuarı var, nisan ayında ona katılacağız. Cumartesi günü Türk Hava Yolları ve Kalkınma Ajansı’nın ortaklaşa yaptığı bir organizasyonla Arabistan’dan çok sayıda acente toplantıya geliyor. Bizim acentelerimizle beraber burada workshop yapacaklar. Biz çalışmalarımıza devam ediyoruz ama şimdiye kadar geçen sene bu aylarda Konfirmeler başlamıştı bunların biraz yavaşladığını görüyoruz ama talep var. Birçok fiyat isteyenler var, fiyatlandırmalar var ama kesin konfirmeler daha gelmedi. Tabi ki bizden aldığı fiyatlarla birlikte ülkelerinde bunların programlarını yapıp satışa sunacaklar. Bu satış sonucu da bize kesin rezervasyon konfirme yapacaklar diye düşünüyorum. Yani bölge olarak nazar almayalım fazla bir kayıp yaşayacağımızı düşünmüyorum” dedi.

VERİLEN SÖZLER YERİNE GETİRİLMEDİ

Rus turistlerin başka bölgelere yönelmesi gibi Arap Turistlerinde başka bölgelere yönelmesi tedirginliği ile ilgili olarak açıklamalarda bulunan Suat Gürkök, “Zamanında Rusya kapısı açıldığı zaman doğrudur, turizm yanında buna bağlı zincir sektörlerde açılmış, deri, tekstil gibi dükkânlar faaliyetler açıldı. Tabi ki o zaman istenmeyen bazı şeyler oldu. Fahiş fiyatlar oldu. Verilen sözlerde durulmaması gibi sıkıntılar yaşandı ama Rusların buradan gitmelerinin sebebi sadece bu değil. Rusya ondan sonra dünyanın her yerine açıldı. O bir ilkti. İlk Sarp kapısının açılması dolayısıyla bütün yoğunluk buraya gelmişti. Daha sonra dünyanın her yerine bu açılımdan sonra seyahat özgürlüğünü yaşadıkları için oldu yani. İstanbul, Antalya ve Avrupa’nın dünyanın diğer ülkelerine gittiler. Aslında o zamanda böyle bir şey yaşandı yani. Tabi ki buda etkilemiş olabilir ama asıl sorun bu değil” ifadelerini kullandı.

NE KAPARSAK YANIMIZA KAR KALSIN DÜŞÜNCESİ YANLIŞ

“Arap turizmini iyi değerlendiriyoruz ama bazı sıkıntılarımız var” diyen Gürkök, “Bu da verilen fiyatların yerine getirilmemesi, taşımacılıkta taksicilerin çok daha duyarlı olması lazım. Yeme içme yerlerinin daha çok duyarlı olması lazım. Ne çıkıyorsa onu almaları lazım. Verilen sözlerin yerine getirilmesi lazım. Hiçbir zaman bunu bir fırsat olarak bilmeyelim. Sürdürülebilir bir turizm için bunların olmaması lazım. Biz geleceğe dönük çalışmalıyız. Yani bugün var yarın yok diye ne kaparsak yanımıza kar kalsın düşüncesi yanlış bir düşünce. Biz zaten bunları kendilerine söylüyoruz. Yaptığımız tur programlarında da bunlara dikkat etmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla Körfez ülkelerinden gelen turistler bizim için çok önemli diyorum. Çünkü Karadeniz Bölgesi bunca kriz olmasına rağmen bir şekilde atlatacaktır bu krizi diye düşünüyorum” dedi.

DEVAMI 2. SAYFADA

İRAN PAZARINDA GÜRCİSTAN İLE RAKİP OLACAĞIZ

Suat Gürkök, İran’a ambargoların kalkması sonrasında Türkiye’nin Gürcistan ile rakip olacağını belirterek, “Ambargonun, yaptırımların kaldırılması ile bir kere önümüzde olan en büyük sorun bankacılık faaliyetlerinin yeni baştan normale dönmesi. Çünkü para transfer sıkıntısı var, döviz sıkıntısı var. Bu ortadan kalkmış olacak. Daha çok insan seyahat özgürlüğüne kavuşmuş olacak. Kaç senedir pek fazla seyahat edemiyorlardı kısıtlı bütçeleri dolayısıyla. Körfez ülkelerinden sonra biz İran’ı ikinci hedef Pazar olarak görüyoruz. Bunu da zaten gördünüz bine yakın İranlı turist bölgemizi ziyaret etti. Bunun bir kısmı kendi araçları ile beraber diğer bir kısmı da organize turlarla beraber buraya geldiler. Bunun daha çok artacağını düşünüyoruz. Burada sıkıntı Karayolu’nun biraz meşakkatli oluşu. Dolayısıyla bizim oradan Tebriz’den buraya bizim hitap ettiğimiz bölge Doğu Azerbaycan – Batı Azerbaycan bölgesi. THY’nin tarifeli uçak koyması bu sayıyı daha da artıracaktır. Çünkü ulaşımda sıkıntı çekiyoruz. Yakında charter uçuşları da düşünüyoruz. Bununla beraber organize, paket turların gelişeceğini düşünüyoruz. Onun için ulaşım işini halletmemiz lazım. Çünkü karayolu çok zor. 15-16 saatlik bir karayolu yolculuğu ile şuanda bile böyle bir ulaşım olmadığı halde yine burayı görmek istiyorlar. Talep çok fazla. Burada bize rakip olan Gürcistan var. Gürcistan İran pazarının gayet farkında. Dolayısıyla İran’a olan vizeleri 20 gün önce kaldırıldı. Dolayısıyla rakip bir duruma geldik Gürcistan’la beraber ama bu da bir avantaj. Çünkü 3-4 gün burada kaldıktan sonra Batum’a Gürcistan’a da geçebilirler. Çünkü oranın konsepti ayrı bizimki ayrı. Biz daha çok alışveriş ve doğal güzellikleri sunuyoruz. Onlarda diğer şeyleri sunuyorlar. Dolayısıyla İranlı buradan vazgeçmez mümkün değil. Ama biz programlarımıza orayı da dahil edeceğiz. Tabi ki bir rekabet olacak aramızda” şeklinde konuştu.

BAŞKA BİR UZUNGÖL YARATMAMIZ LAZIM

Trabzon’da turizm konusunda çeşitliliğin artırılmasının önemine dikkat çekerek “Başka bir Uzungöl yaratmamız lazım” diyen Gürkök, “Farkındalık yaratmak lazım. Uzungöl bilinen bir bölge. Arapların ve Körfez’den gelen misafirlerin tercih ettikleri birinci bölge. Ama yeterli olmuyor. Dolayısıyla Uzungöl gibi daha başka doğal güzelliklerimizi sunmamız, Başka bir Uzungöl yaratmamız lazım. Hep Uzungöl’ü insanlar görürse insanlar bir gider, iki gider, ama büyük bir pazar. Dolayısıyla Uzungöl dışında da Uzungöl gibi bir yer yaratmak lazım. Bunlar içinde çalışmalar yapılıyor. Bakanımızla konuştuk bunun üzerine. Bazı yaylalarda ama Uzungöl gibi değil. Bilhassa çevreye dikkat etmemiz lazım. Yaylalara gelişi güzel yerler yapılmamalı diye düşünüyoruz. Yaylalar bizim için çok önemli. Plan proje içerisinde, İmar’a açılan yerlerde yapılaşma olması lazım. Doğaya kültüre uygun bir şekilde olması lazım. Aksi takdirde Uzungöl’de yaşadıklarımızı oralarda da yaşarız. Dikkatli ve çevreye duyarlı olmamız lazım” dedi.

AVRUPALI TURİSTLER MALUM SEBEPLERDEN GELMİYOR

Avrupalı turistlerin 25-30 yıldır bölgeyi tercih etmediklerini ifade eden Suat Gürkök, “Avrupalı Turistin azalması, Körfezden gelen turistin artması gibi bir düşünce içinde olmamalıyız. Avrupalı turistin bölgemize zaten 25-30 yıldır gelmediğini görüyoruz. Onların nedeni Arap turistlerin gelişi ile ilgili değil. Böyle bir sorun yok. Sadece bildiğiniz gibi senelerdir devam eden Kültür turizminin başlangıcı olan Amasya, Giresun, Ordu, Samsun, Trabzon, Artvin, Doğubeyazıt, Kars, Ana harabeleri, Van, oradan da Kapadokya, böyle bir kültür destinasyonuna 1988-89-90 yıllarında çok fazla bir talep vardı. Bilhassa Alman, Hollandalı, Belçikalı, İngiliz, Amerikalı ama bildiğiniz malum sebeplerden dolayı artık o taraflara gidilemediğinden dolayı, burada da 2-3 gece için programların çok kısıtlı olması nedeniyle bu destinasyon ortadan kalktığı için Avrupalı Turistlerde azalma var. Avrupalı Turistin doğal güzelliklerin yanında en çok ilgisini çeken tarih ve Kültürdür. Bizde çok değerli kültürel varlıklara sahibiz. Trabzon olsun, Kars olsun, Artvin, Giresun, Ordu, Van, böyle bir destinasyon takip ediyorlardı eskiden. Bu destinasyon ortadan kalkınca malum sebeplerden bu programlarını rafa kaldırdılar.” ifadelerini kullandı.