Suat Gürkök Haber61’e yaptığı açıklamada terör bitmeden turizmin istenilen seviyeye gelmeyeceğini söyledi.

TÜRSAB Doğu Karadeniz Yürütme Kurulu Başkanı Suat Gürkök,  turizm sektörünün içinde bulunduğu durum ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Yaşanan olumsuz olayların turizm sektörünü çok etkilediğini ancak Körfez ve İran pazarları sayesinde olumsuz havanın Doğu Karadeniz Bölgesi’ni teğet geçeceğini düşündüklerini belirten Başkan Suat Gürkök, sözlerini şöyle sürdürdü;

BU TÜRBÜLANS BİZİ TEĞET GEÇECEK

Son zamanlarda yaşanan olumsuzluklar turizme olumsuz olarak direkt etki etmiştir. Terör olayları ve Rusya ile yaşanan kriz olumsuz etkilerken bunun etkisini de görüyoruz. Türkiye’de bilhassa İstanbul, Marmara ve Akdeniz bölgeleri daha çok etkilendi. Biz neden fazla etkilenmedik? Karadeniz bölgesi bildiğiniz gibi Rus turistlere hitap eden bir bölge. Avrupalı turistlerin rağbet ettikleri bir bölge değil. Batılı turistlerin 18-19 yıl önce yoğun talepleri ile karşılaşıyorduk. Şimdi yok tabi. Biz tam anlamıyla körfez ülkelerine hitap ediyoruz. Tek pazar, ikinci pazarda yeni yeni İran pazarı. Dolayısıyla biz fazla etkilenmiyoruz. Bu türbülans bizi teğet geçecek gibi görünüyor ama bu anlamda da Nisan–Mayıs ayları pek iyi geçmedi. Ramazan’dan sonra çok büyük potansiyel var, talep var. Otellerdeki doluluk oranlarını şimdiden görüyoruz. Dolu dolu bir temmuz ve Ağustos ayı geçecek ve Eylül ayının da sonlarına kadar sürecek. Ramazan hem iç turizmde hem Ortadoğu pazarında biraz yavaş geçiyor. Kala kala 3 ayımız kalıyor. Ramazan geri geldikçe 4 ayı bulacağız. Turizm cari açığı kapatan döviz girdisi sağlayan çok önemli bir sektör. Bu sektörün yara alması zincirleme diğer sektörleri de zarara uğratacaktır. Biz herhangi bir olumsuz olay yaşanmazsa an az geçen seneki kadar turist bekliyoruz.

TERÖR BİTMEDEN TURİZM SAĞLIKLI BİR SEVİYEYE GELMEZ

Otellerin belli düşünceleri vardır. Bazıları zaten zincir oteller. Onların belli bir müşteri potansiyeli vardır. İnsanlar o otellerden başka otellerde kalmazlar. Trabzon’da konaklama yatak kapasitesinin geliştiğini görüyoruz. Biz acenteciler olarak ne kadar otel açılırsa o kadar memnun oluyoruz. Ulaşımda aynı şekilde. Ulaşım ve konaklama çok önemli. Diğer yandan bu açılan otellerin boş kalmasını istemeyiz. Bu sıkıntı bize de yansır. Bizim için önemli olan otellerin boş kalmaması ve doluluklarının sürekli artması. Biz bunun için elimizden geleni yapmaya hazırız. Tabi ki otellerle ve acenteler arasındaki iletişimin çok iyi olması gerekli. Onların bize ihtiyacı var, bizim de onlara ihtiyacımız var. Turizmde pazarlarımızı artırmamız gerekiyor. İran ikinci par diğer pazarlar içinde araştırma yapılması gerekiyor. İşte Rusya pazarını kaybettiniz, Avrupa pazarını da kaybettiniz. Durum ortada. Bence açık söylemek gerekirse terör bitmeden turizm sağlıklı bir seviyeye gelmez.  Mümkün değil yani. Hiç etkilenmiyor desek de etkiler vardır.

DENETİMLERİMİZİ HER NOKTADA SÜRDÜRÜYORUZ

1618 sayılı Seyahat Acenteleri Birliği yasasında belirtildiği gibi Turizm faaliyetlerini Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belge almamış ve TÜRSAB’a üye olmamış kişi ve kuruluşların yapması yasaktır ve gerekli cezai işlem uygulanır. Bu anlamda biz denetimlerimizi Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ile Nisan Mayıs ayı itibari ile her yıl başlatıyoruz. Ayrıca özel etkinlik günlerinde denetim faaliyetlerinde bulunuyoruz. Bu kaçak faaliyetlerin sayısı azaldı. Geçmişte çok sayıda karşılaşıyorduk. Bunlarla mücadelemizi senelerdir sürdürüyoruz. Seyahat acentelerinin bölgedeki sayısı 179’a çıktı, daha önce 105’di. Yani herkes acente açmak zorunda kalıyor. Bu denetimlerin sonuca vardığını buradan görüyoruz. Her tarafa yetişemiyoruz. Havaalanında denetimlerimiz var, Uzungöl var, Sümela var.

DEVAMI 2. SAYFADA

BÖLGEMİZ UCUZ BİR BÖLGE DEĞİL

Fiyat konuları yapılan çalıştaylarda masaya yatırıldı. Bakanımızda söylemleri ile bunu dile getiriyor. Ama bunu yapacak mercii bu görevini yerine getiriyor mu? Otellerin dışında belgesiz faaliyette bulunan sadece acenteler yok. Otelcilik faaliyetinde bulunan bazı kişiler var. Otellerin kaydı var. Her akşam Emniyete gelen kişilerle ilgili bilgi ve belge verme zorunluluğu var. Diğer yârler ise kayıt dışı. Terör olayları var. Bir olay olması halinde çok kötü sonuçlar ortaya çıkabilir. Bunlarla mücadele etmemiz gerek. Otelciler birliği var. Onlarında bunları denetlemesi gerek. Bizde onlara destek veriyoruz. Otel açılıyor ama kayıt dışı çalışanlarla arasında büyük bir fark oluyor. Hasız rekabet oluyor. Fahiş fiyatlar var. Bunları önlemeye çalışıyoruz. Masalarda menüler var. Herkes parasına göre yemeğini seçiyor. Bizim bölgemizde o kadar ucuz bir bölge değil. Tamam, Fahiş fiyat uygulanmasın. Kantarın topuzunu kaçırmayalım hakkımızı alalım diyoruz. Son zamanlarda da bu uygulama başlatıldı. Bize gelen fiyatlarda fahiş bir fiyatla karşılaşmıyoruz. Zaten turizm sezonunu 12 aya yayarsak bu fiyatlar ortadan kalkar. 4 ay çalışıp 8 ay kazanamıyorlar belli sorunlarla karşılaşıyorlar. 12 aya yaysak bu fiyatların karşısına zaten biz çıkarız. Onları da biraz maruz görmek lazım. Son zamanlarda abartılı fiyatların ortadan kalktığını görüyoruz.

ANTALYA’DAKİ ANLAYIŞ TRABZON’DA DA OLUŞMAYA BAŞLADI

Halkın, devletin, STK’ların turizme katkı sağlaması ve sahip çıkması gerekiyor. Mesela Antalya’da herhangi bir sorun olduğu zaman bütün halk ayağa kalkıyor. Neden? Çünkü Antalya’da en önemli sektör turizm. Halkta turizmden para kazanıyor. Bu yavaş yavaş Trabzon’da da oluşmaya başladı. Artık birçok kesim turizmden para kazanmaya başladı ve turizme sahip çıkmaya başladı. Eğer bunu başardıysanız gerisi gelir. Turizme halkın sahip çıkması lazım.

SEÇİMDEN HEP BERABER ÇIKARIZ

TÜRSAB seçimleri biraz gecikti. Genel Merkez her halde şöyle düşündü. ‘Ülkenin şuan olduğu Turizmde bir kargaşa var. Bir olumsuzluk var. Önümüzde yaz, sezon geliyor. Herkesin işi gücü var. Bunları bir araya toplamak mümkün değil. Sağlıklı bir seçim olmaz’ düşüncesi ile ertelediğini düşünüyorum. Seçimler tabi ki olacak. Genel Merkez bize 15 gün önceden şu gün şu tarihte seçim yapılacağını haber vermesi lazım. Bu tarihi bildirdiği takdirde bizde hazırlıklarımızı yaparız seçime gireriz. Güzel bir şekilde seçimden hep beraber çıkarız. Önemli olan turizme hizmet etmek burada. Bunu da devam ettireceğimize inanıyorum arkadaşlarımla beraber.

BURAYI ÇÖLE ÇEVİRİRSEK HERŞEYİ KAYBEDERİZ

Ülkemiz bölgemiz dünyadaki en güzel bölgelerden biri. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Dünyadaki bütün insanlar buranın güzelliklerini biliyorlar. Burayı görmek istiyorlar. Japonya’sından Çin2inden Amerika’sından. Zaten geçmişte bunlar vardı. Sıkıntılar ortadan kalkarsa bölgemiz daha önemli yerlere gelecek. Biz misafirperverliğimizi bize yakışır bir şekilde örf ve ananemize yakışır bir şekilde devam ettireceğiz. Bu çok önemli. Biz böyle geldik böyle devam etmemiz lazım. Gelen insanlara hizmette kusur yapmamamız lazım. Çölden buraya gelenlerin amacı doğayı görmek. Bizde burayı çöle çevirirsek her şeyi kaybederiz.