Dünyada bir ilk olma özelliğini taşıyan Taşkın Müzesi’ndeki çalışmalar sürüyor. Trabzon DSİ 2.2 Bölge Müdürlüğü’nde yapımı süren müzede simülasyonlar, deneysel setler ile dünya genelinde son yıllarda uygulanmaya başlanan yenilikçi taşkın kontrol tesislerinin tanıtılacağı bölümler gibi pek çok farklı bölüm yer alacak.

DSİ Genel Müdürlüğü’ne bağlı 22. Bölge Müdürlüğü tarafından taşkın olaylarına dikkat çekmek ve halkı bilinçlendirmek amacıyla dünyadaki ilk Taşkın Müzesi kurulma çalışmaları sürüyor. Trabzon DSİ 22.Bölge Müdürlüğü’nde yapılacak ve 7’den 70’e herkesin faydalanabileceği müzede “taşkına sebebiyet vermemek”, “taşkından korunmak” ve “taşkın anındaki davranışlar” ile ilgili aktivasyon alanları, simülasyonlar, deneysel setler ile dünya genelinde son yıllarda uygulanmaya başlanan yenilikçi taşkın kontrol tesislerinin tanıtılacağı bölümler gibi pek çok farklı bölüm yer alacak.
1 Kasım’da çalışmalara başlanılan müzede 2020 yılının Nisan ayında çalışmaların tamamlanması hedefleniyor. Taşkınların özellikle yoğun olarak yaşandığı ve son 90 yılda yaklaşık 700 kişinin hayatını kaybettiği Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki Trabzon’da kurulacak ve müze özelliği de olacak bir “Taşkın Tanıtım Merkezi” DSİ 22. Bölge Müdür Vekili Dr. Emre Akçalı tarafından projelendirildi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin taşkın olaylarına dikkat çekmek ve halkı bilinçlendirmek amacıyla dünyada bir ilk olma özelliği taşıyacağını belirttiği Taşkın Müzesi’nin yaklaşık 400 bin TL’ye mal olması planlanıyor.

Türkiye’de en çok taşkınların Doğu Karadeniz Bölgesinde meydana geldiğine dikkat çeken DSİ 22.Bölge Müdür Vekili Dr. Emre Akçalı, söz konusu taşkınların oluşmasında diğer etkenin insan müdahalesi olduğunu söyledi.
Taşkın zararlarını azaltmak için böyle bir projeyi hayata geçeceğini kaydeden Akçalı, Taşkın Müzesi’nin taşkın zararlarını anlatmak ve insanları taşkınlarına karşı bilinçlendirmek için kurulacağını ifade ederek, “Doğu Karadeniz Bölgesi, Türkiye’de en çok taşkın meydana gelen bölge konumunda. Bunda, yoğun yağışların yanında bölgenin topografyası, jeolojisi gibi etkenleri sıralayabiliriz. Bir diğer etken ise insan müdahaleleri. Taşkınlarda bunlar çok önem arz ediyor. Bununla ilgili taşkın zararlarını azaltmak adına sosyal proje başlatmak istedik. Yediden yetmişe tüm herkesi taşkınlara karşı, özellikle taşkınlara nelerin sebep olduğu konusunda bilinçlendirmek istedik. Bunun dışında taşkından korunma yolları gibi farklı çalışmalarımız müze kapsamında olacak” dedi.

“Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 74 bin adet dere yatağı var”
Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 74 bin adet dere yatağı bulunduğunu bununda sel ve heyelan riskini arttırdığına dikkat çeken Akçalı, “Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yaklaşık 74 bin adet dere yatağı var. Bunların hepsi ayrı, münferit bir kol. Bunların hepsinde jeolojik nedenlerle heyelan riski ister istemez olabiliyor. Heyelanı önleme, sebep olmama adına bilinçlendirme çalışmalarımız olacak. Müzenin içerisinde adına heyelan yamacı dediğimiz bir modelimiz olacak. Bunun dışında taşkın hidrolik modelleri olacak” diye konuştu.

Gelişen teknolojiyle birlikte vatandaşın artık evinin taşkın riski olup olmadığını öğrenebileceğini söyleyen Akçalı, “Evinizin taşkın riski altında olup olmadığını gösteren haritalarımız olacak. Siz ekran üzerinden evinizi bulacaksınız o evinizin taşkın riski altında olup olmadığını öğrenebileceksiniz. Bunun dışında bölgemizde geçmişte maalesef çok büyük taşkınlar oldu. Onunla ilgili fotoğraflar, videolar, maketler olacak. Çünkü geçmişi bilmeyen geleceğe düzgün yol alamaz. Yeni dünyada uygulanan tip modeller var bunlarla ilgili yine çalışmalarımız olacak. Ayrıca erken uyarı sistemi nasıl uygulanabilir onunla ilgili modellerimiz olacak. Bunun dışında üç boyutlu animasyon odamız olacak. Gözlüklerimizi takarak adeta bir taşkının içerisinde yaşıyormuş gibi bir odamız olacak. Bunun dışında çocuklara yönelik eğitim dokümanlarımız olacak. Taşkın önleme adı altında bir video oyunumuz da olacak” şeklinde konuştu.

Müzenin dünyada başka bir eşi ve benzeri bulunmadığını ifade eden Akçalı, “İnteraktif bir müze olması dolayısıyla gerçekten dünyada eşi benzeri olmayacak bir müze olacak. Burada yediden yetmişe herkese bir bilinç kazandırmak istiyoruz. Bu sayede en azından taşkın zararlarını azaltarak gelecek nesillere daha sağlıklı bir dünya bırakacağız” ifadelerini kullandı.