Platform Adına metni okuyan Nermin Karsan, ilk olarak Türkiye gündemine oturan olayı hatırlatarak, "Bir kadının çocukluğu boyunca üstelik ailesinin onayıyla istismara maruz kalması kamuoyunda infial yaratmış, vicdanları yaralamıştır’ ifadelerini kullandı.
Karsan, konuşmasında siyasi iktidara da sert sözlerle yüklendi.
Türkiye’de cemaat ve tarikat yapılanmaları, bireylerin dini inançlarını kötü kullanarak uyguladıkları sistematik istismarın şiddetini her geçen gün arttırdığını ifade eden Karsan, “Hukukun, yasaların uygulanmadığı taciz, tecavüz, cinsel istismar vakalarında "bir kereden bir şey olmaz" diyen yöneticilerin payı, sorumluluğu büyüktür. Bu dolaylı teşviklerle cesaretlendirilen sapıklar, ne yazık ki çocuklarımıza zarar verirken, görünen o ki iktidar en ufak bir endişe duymamaktadır” dedi.
Karsan, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Çocuğu koruyan uluslararası sözleşmeleri uygulamayan, failleri aklayan, cezasızlık politikalarında ısrar eden yargı, çocukları korumayan kolluk kuvvetleri, evlilik yaşının 12'ye düşürülmesini isteyen Diyanet İşleri Başkanlığı, laik ve eşit eğitim hakkını yok sayan, cemaatlerle iş birliği yapan Milli Eğitim Bakanlığı, varlığıyla yokluğunu sadece istismar vakalarında hissettiğimiz " bir kereden bir şey olmaz " diyen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, tekçi, gerici ve cinsiyetçi temelde bir toplum inşaatını hedefleyen siyasi iktidar çocuk yaşta evliliklerinin ve istismarın suç ortaklarıdır.
Prof. Dr. Esergül Balcı ve ekibinin sahada yaptıkları çalışmaların 2018 tarihli raporundaki bilimsel veriler, laik Türkiye Cumhuriyeti’ni nasıl bir tehlikenin beklediğini bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Bu raporun bazı saptamaları şöyle:
1 milyon çocuk tarikatların elinde.
2,6 milyon kişinin tarikatlarla bağı var. Tarikat üyesi olan veya faaliyetlerine katılan kişi sayısı 1,1 milyon.
Doğu ve Güneydoğu’da medrese eğitimi yaygınlaşıyor.
Tarikatlara bağlı yurtlarda 210 bin öğrenci kayıtlı. Bu öğrenciler için devlet 800 bin lira ödeme yapıyor. 4 binin üzerindeki özel yurtların 2 bin 480’i tarikatlarla bağlantılı.
Bu rapor, Türkiye’nin nasıl bir yola girdiğini göstermeye yetecek veriyi ortaya koyuyor”
