Yaz kış demeden yılın dört mevsimini Akçaabat ilçesinin 1600 rakımlı Hıdırnebi Yaylası'nda geçiren Bakırcı, yaklaşık 30 yıldır dededen kalma çay ocağını işletiyor.

Çay ocağında yaz sezonu boyunca yerli ve yabancı turistleri ağırlayan Bakırcı, bugünlerde beyaza bürünen yayladaki sahipsiz canları da unutmuyor. Kar yağışıyla ıssızlaşan yaylada soğuktan donmasınlar ve aç kalmasınlar diye 2'si yavru 5 kediye çay ocağının kapılarını açan Bakırcı, hayvan sevgisiyle de örnek oluyor. Issızlaşan yaylada müşterisi olmasa dahi kedileri için her gün sobasını tüttüren Bakırcı, kedilerin beslenmesi ve tedavileriyle de yakından ilgileniyor.

"Yılın 12 ayı sobamız sönmez"

Yayladaki sahipsiz köpekler ve diğer kedilerin de beslenmesine destek olan Bakırcı, çay ocağının kapılarının yılın 12 ayı açık olduğunu söyledi. Kış sezonunda da gelen turistlere ve ailelere hizmet verdiklerini dile getiren Bakırcı, şöyle devam etti:

"Burada yılın 12 ayı sobamız sönmez. El ayak çekildiği, göç edildiği zaman hayvanlarımız baca tütünce buraya gelir. Biz de burada gerek kedi gerekse köpek olsun bakıyoruz. Hayvanları seviyoruz. Elimizden geldiği kadar da onlara bakıyoruz."

Bakırcı, arkadaşlarının da hayvanlara baktığını bildiği için kendisine destekte bulunduğunu ifade ederek "Kimi mama getiriyor, kimi kemik getiriyor. Ne bulurlarsa getiriyorlar. Ben de buraya sığınan hayvanlara bakıyorum." diye konuştu.

 "Buranın maskotu oldular"

Çay ocağının içerisinde 5 kediye baktığını aktaran Ogün Bakırcı, "Onları mekana alıştırdık ve buranın maskotu oldular. Onlarla burada çay hizmeti veriyoruz." dedi.

Bakırcı, hayvanların beslenmesinin yanı sıra tedavileriyle de yakından ilgilendiğini anlatarak sözlerini şöyle tamamladı:

"Geçen yıl 1,5 metre karda hasta olan hayvanı kucağıma alarak yol açık olan yere kadar ulaştım. Sonra arkadaşın arabası ile Trabzon merkezdeki özel bir veterinere götürdüm ve bakımlarını yaptırdık. Hayvanları seviyoruz. Hayvan sevgisi olmazsa insan sevgisi zaten olmaz."