Trabzon’da Sağlık Çalışanları eylemde: “Talebimiz nettir”
Trabzon’da Sağlık Çalışanları basın açıklaması yaptı.
Trabzon’da Türk Sağlık-Sen öncülüğünde Sağlık Çalışanları Atatürk Alanında Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması yaptı.
Yapılan basın açıklamasında “Talebimiz çalışanların ekonomik sıkıntıların giderilmesi içindir. Çalışanları memnun edecek, sağlık kurum ve kuruluşlarının tamamında görev yapan çalışanları kapsayacak makul bir ücret artışı bekliyor ve ümit ediyoruz.” denildi.
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi;
“Türk Sağlık-Sen olarak bugün burada çalışanlara son aylarda yaşatılan hak mağduriyetlerinin giderilmesi ve daha iyi bir çalışma hayatının tesis edilmesinin sağlanması için bir araya geldik.
Bugün ülke genelinde ve İlimiz genelinde iş bırakma eylemleri ile sesimizi Ankara'ya, Sağlık Bakanlığına, Maliye Bakanlığına, YÖK'e ve Hükümete güçlü bir şekilde duyurmak ve gerekli uyarıyı yapmak üzere bir araya geldik. Katılımınız nedeniyle sizlere çok teşekkür ediyoruz.
Bilindiği üzere, Sağlık çalışanlarımızın tamamının ücretlerine zam yapılması için Ağustos ayında yapılan Toplu sözleşmeden bu yana başlattığımız hak mücadelesinde sona gelinmektedir. Sayın Sağlık Bakanımın müjdeli haberler vereceğim az kaldı şeklindeki söylemleri sonrasında sağlık çalışanları olarak haklı beklentiler içerisindeydik. Hep birlikte yakından gözlemlediğimiz ve takip ettiğimiz bu süreçte Türk Sağlık-Sen Genel merkezimizce Perşembe günü bir açıklama yapılarak ücretlerin iyileştirilmesiyle ilgili kanun tasarısının TBMM'ye geldiğini ve görüşülmeye başlanacağı ifade edilmişti.
Ancak, sizlerin de bildiği üzere Cuma gününe gelindiğinde tüm sağlık çalışanlarının maaşlarının iyileştirilmesiyle ilgili kanun tasarısının 22 Aralık tarihine ertelendiği TBMM komisyonu tarafından duyurulmuştu. Bunun üzerine aynı gün ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de planlandığı üzere mesailerimize 1 saat işe geç başladık ve aynı gün yaptığımız basın açıklamasında şayet ilgili kanun TBMM'den çıkmazsa pazartesi günü tekrar bir araya gelerek sesimizi daha güçlü bir şekilde Ankara'ya Sağlık Bakanlığına, YÖK'e ve Hükümete ileteceğimizi ifade etmiştik. Cuma günü yapılan görüşmelerin başlayacağı ve kısa sürede olumlu yönde sonuçlanacağı beklenirken, görüşmelerin 22 Aralık sonrasına ertelendiği haberiyle büyük bir üzüntü duyduk, hayal kırıklığı yaşadık. Sayın Sağlık Bakanın haklı beklentilerimizi karşılayacağını umut ediyorduk. Fakat haklı beklentilerimizi ne yazık ki boşa çıkardı.
Bu yaşanan tablo karşısında sessiz kalmamız mümkün değildir. Sağlık çalışanlarının güçlü sesi olarak bugünde yine ülke genelinde ve ilimizde aynı anda iş bırakarak tepkimizi gösteriyoruz. Bizim talebimiz ve tüm sağlık çalışanlarının beklentisi makul, sürdürülebilir ve kalıcı bir ücret politikasının benimsenmesi sağlık çalışanlarımızın tamamının bundan faydalanmasıdır. Değerli Hekimlerimizin maaşlarında iyileştirmenin yapılacak olmasından memnuniyet duyuyoruz olması gerekendi, çok da iyi iyileştiriyoruz.
Hekimlerimiz yapılması düşünülen artışı hak ediyorlar.
Çok yakında müjdeler vereceğiz, bekleyin az kaldı, çünkü sağlık çalışanlarımız olarak siz bu artışı hakediyorsunuz demişti. Ancak denildiği gibi olmadı, olumlu bir gelişme yaşanmadı. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
Vergi, Ceza, harçlar, olağanüstü artarken, tüm temel ihtiyaç maddeleri anormal bir şekilde zamlanırken, hayat pahalılığı yüzde yüz artarken, sıra sağlık çalışanlarına zam vermeye gelirken oyalanmayı ve yok sayılmayı kabul etmiyoruz. Sağlık çalışanlarının aylık maaşları ve ücretleri olağanüstü artan hayat pahalılığı nedeniyle tamamen erimiştir. Alınan ücretler artık asgari ücret düzeyine kadar düşmüştür. Bugün göreve yeni başlayacak dört yıl üniversite mezunu bir Hemşire veya sağlık personeli arkadaşımız kurumunda tüm çalışanlar arasında en düşük maaş almaktadır. Bu durumu kabul edemeyiz. Ek ödeme döner sermayelerde sabit ek ödeme dışındaki ilave ücret aylardan beri ya ödenmemekte ya da çok cüzi oranda ödenmektedir. Genel idare hizmetler, teknik hizmetler sınıfı çalışanlar (memur, hizmetli, teknisyen, tekniker, şoför vb gibi çalışanlar) ise maaş ve sabit ek ödemeye mahkum edilmişlerdir. Özellikle son yıllarda yaşanmakta olan Covid-19 Pandemisinde aylarca omuz omuza cephede savaş veren kahraman sağlık çalışanları bir ve bütündür. Sağlık hizmetleri bir ekip işi olduğuna göre bu ekibin her bir çalışanı değerlidir.
Türk Sağlık-Sen olarak çalışanların ekonomik kayıplarının görmezden gelinmesine razı olamayız, kabul edemeyiz. Emek ve alınterinin karşılığı ödenmelidir. Çalışanlarım derdi, derdimiz, isteği, isteğimizdir Çünkü biz Türk Sağlık-Sen'iz bizim için her bir çalışan değerlidir.
Son günlerde görüyoruz ki, özellikle sosyal medyada algı oyunları ve yalanlarla sağlık çalışanlarının arasına fitne sokulmaya çalışılıyor. Çalışanlar için verdiğimiz haklı mücadeleye nifak tohumu ekip, ilgiyi ve gündemi başka yönlere çekmek isteyenler var. Gerçekleri değiştirip farkı yansıtmak gibi çirkinliklerle uğraşanlar var. İyi bilsinler ki onlara ne bizler ne de çalışanlarımız fırsat vermez. Hekimler, Hemşireler, Sağlık Memurları, Ebeler, kısaca tüm sağlık çalışanları birlik içerisinde bir aradalar, aralarına nifak sokmak isteyenler boşuna çaba içindedirler. Bu kirli oyunlar tutmaz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada kaynağından doğru bilgilere itibar edilmelidir.
Talebimiz Nettir;
Talebimiz çalışanların ekonomik sıkıntıların giderilmesi içindir. Çalışanları memnun edecek, sağlık kurum ve kuruluşlarının tamamında görev yapan çalışanları kapsayacak makul bir ücret artışı bekliyor ve ümit ediyoruz.
Sağlık müdürlüklerinden, toplum sağlığı merkezlerine, aile hekimliğinden acil sağlık hizmetlerine, Bakanlık Hastanelerimizden. Üniversite hastanelerine kadar velhasıl sağlık kurum ve kuruluşlarımızın tamamında görev yapan tüm çalışanlarımıza ücret artışı yapılmalıdır.
TBMM'de bu konuda düzenleme yapılacağı yetkililer tarafından ilan edilmişse de biz bunun bütçe görüşmeleri hayata geçmesini, kamuoyu ile paylaşılmasını istiyoruz.
Çalışma hayatıyla ilgili uyguladığımız hatalı politikalar nedeniyle neredeyse asgari ücret düzeyine kadar düşen ücretler nedeniyle son dört ayda 6000 civar hekim istifa ederek ya yurtdışında ya da yurtiçindeki özel kuruluşlarında çalışma girişimlerinde olduğunu bizler biliyoruz umarım siz de bunun farkındasınız. Aynı şekilde Hemşire, Ebe Sağlık memurları vb gibi personellerin bir kısmı da yabancı dil kurslarına giderek yurtdışında çalışmak için fırsat bekliyorlar. Bizler Türk Sağlık-Sen olarak yetişmiş insanların bu şekilde heba olmasına razı olamayız.
Hekimler, Hemşireler, Ebeler kısaca tüm sağlık meslek mensupları ve Memurlar, Şoförler, Hasta bakıcılar, Hizmetliler velhasıl tüm bakanlık çalışanlar güçlü durmak ve birlik ve beraberliği göstermek için bugün buradalar. Buraya gelemeyenlerin gönüllerin burada olduğunu ve hak mücadelemizin destekçisi olduğunu biliyoruz. Mücadelemizde kararlıyız, sağlık çalışanları ile birlikte hakkımızı almanın gayretindeyiz. Bugün yine buradan güçlü bir ses verdik, umarız ki Ankara'daki yetkililer sağlık çalışanlarının Trabzon meydanından dile getirdikleri taleplerini dikkate alırlar ve TBMM'de bekleyen yasa tasarısını kanunlaştırarak sağlık çalışanlarının maaşlarını günün hayat şartlarına göre yeniden düzenlerler.
Buradan tekrar ifade etmek isteriz ki, kamu çalışanlarının yıllardan beri beklediği 3600 gösterge uygulaması hemen başlanılmalıdır. Ek ödeme döner sermayeler tavan katsayısı oranında maaşın içerisine alınmalı ve tek maaş olarak ödenmeli, emekli maaşı ve ikramiyesine eklenmelidir. Refah payı ödenmeli. Vergi dilimleri 'e sabitlenmeli çalışanlar yüksek vergi vermekten kurtarılmalıdır. Tüm sözleşmeli çalışanlar kadroya alınmalıdır. Diğer tüm mali ve özlük haklarımız iyileştirilmelidir. Türk Sağlık-Sen olarak tüm platformlarda bu yönde ki mücadelemizi sürdüreceğiz. Sağlık çalışanlarının gür sesi olmaya devam edeceğiz. Birlikte mücadele edeceğiz, birlikte kazanacağız. Basın açıklamamıza katılımınız nedeniyle siz kıymetli sağlık çalışanlarına bir kez daha teşekkür ediyor, saygılar sunuyoruz.
Haber61 - Haber Servisi -