Doğu Karadeniz'in güneşten elektrik üretme potansiyelini böyle değerlendirdi! "Almanya'nın en iyi yerleriyle eşdeğer"
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğretim Üyesi Fatih Mehmet Nuroğlu, Doğu Karadeniz'in rüzgar ve güneş enerji sistemi için yüksek potansiyelli olduğunu vurguladı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden Dr. Öğretim Üyesi Fatih Mehmet Nuroğlu, Rüzgar Enerji Sistemleri (RES) ve Güneş Enerji Sistemleri (GES) alanındaki çalışmaların Doğu Karadeniz Bölgesi'nde başarıyla uygulanabileceğini belirtti. Elektrik Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi olan Nuroğlu, Türkiye'nin rüzgar ve güneş enerjisinden elektrik üretiminde önemli bir gelişme gösterdiğine dikkat çekti.
Dr. Nuroğlu, Türkiye'de özellikle Ege Bölgesi'nde yoğunlaşan RES ve GES çalışmalarının, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde de potansiyel taşıdığını vurguladı. Deniz üzerindeki rüzgar rejiminin karaya göre daha iyi olduğunu, ancak Karadeniz Bölgesi'nin coğrafi özelliklerinin bazı zorlukları da beraberinde getirdiğini ifade etti. Nuroğlu, "Karadeniz Bölgesi'nde rüzgar santrali ve güneş panellerinden elektrik üretimi mümkün. Bu konuda bölgenin karasal yapısı ve coğrafyası önemli bir rol oynuyor" dedi.
Nuroğlu, Trabzon ve çevresindeki rüzgar ve güneş enerjisi potansiyelinin değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Özellikle Trabzon'un Maçka bölgesinde güneş enerjisi sistemlerinden yüksek verim alınabildiğini ve Doğu Karadeniz Bölgesi'nin güneş enerjisinden elektrik üretme kapasitesinin Almanya'nın en iyi yerleriyle eşdeğer olduğunu söyledi.
Dr. Nuroğlu, Türkiye'nin enerji alanındaki toplam kurulu gücüyle Almanya'nın kurulu güçlerini karşılaştırarak, Ege Bölgesi'nin bu sistemler için daha verimli olduğunu ancak Doğu Karadeniz Bölgesi'nin de rüzgar ve güneş enerjisinden faydalanabileceğini vurguladı. Arsin Organize Sanayi Bölgesi'nin güneş paneli kullanımıyla bu alanda öncü olduğunu belirtti.
Nuroğlu'nun açıklamaları şu şekilde;
"Denizler açık alanda olduğu için deniz üstünde rüzgar rejimi karaya göre daha iyi. Tabi Karadeniz Bölgesi bazı handikapları da beraberinde getiriyor. Dağların denize paralel olması denizden karaya doğru olan rüzgar rejimini etkiliyor. Tabii ki deniz üzerine geldiğimizde de deniz zemininin buna elverişli olması gerekiyor. Türkiye’de şu anda bu sistemeler yok ama ileriye dönük planlamalar var. Bu anlamda baktığımız zaman burada elektrik üretilebilir mi tabii ki üretilir. Dolayısıyla karasal yapı ve coğrafya iki bölgeyi ayırıyor. Rüzgarda durum bu şekilde. Güneşte ise gayet iyi ama gölgelenme yani bulutlanma yıl içerisinde elde edilecek olan enerji miktarını etkiler. Bu anlamda bakıldığı zaman bölgemiz hem rüzgar noktasında hem de güneş noktasında Türkiye ortalamasının oldukça altında olan bir bölgedir. Ancak bu elektrik üretilemeyeceği anlamına gelmez. Bölgemize bakıldığında hem rüzgar santrali hem de güneş panellerinden elektrik üretme anlamında yatırımlar mevcut. Tabii bunlar büyük ölçekli değiller Türkiye oranına baktığımız zaman.
Rüzgar hareketlerinin, rüzgar hızının ve yıl içinde sari değişiminin ölçülmesi gerekiyor. Örneğin bir direk kuruluyor, kurulduktan sonra orada 1 ile 1 buçuk yıl rüzgarın ölçümü gözleniyor. Ocak ayında nasıl esiyor, Ağustos ayında nasıl esiyor, gündüz nasıl esiyor, gece nasıl esiyor, hangi yönlerde ve ne şiddetlerde esiyor gibi. Trabzon’a baktığımızda bu anlamda verimsiz gibi görünüyor ama Karadeniz’de cepler var vadiler gibi, dağların üst taraflarındaki rüzgar geçiş yerleri gibi. Örneğin Çaykara’nın Soğanlı Yaylası’nda bulunan rüzgar santrali 40 megavatlık bir elektrik üretimi şebekeye veriyor. Bunlar olabiliyor ancak cep şeklinde daha küçük ölçeklerde oluyor. Güneş enerji sistemlerine baktığımızda ise Trabzon’un Maçka tarafına doğru gidildiğinde daha yüksek değerlerde güneşten elektrik üretilebildiği gibi sahil kesiminde de elektrik üretilebiliyor. Bunları mukayese ettiğimiz zaman güneşten Trabzon’un ve Doğu Karadeniz Bölgesi'nin elektrik üretme kabiliyeti Almanya’nın en iyi yerlerinden daha iyi konumda veya eşdeğer diyebiliriz ki Almanya’nın güneyi daha iyi ancak kuzey tarafı Trabzon’dan daha kötü. Almanya’da güneşte 80 bin megavatlık, rüzgarda ise 60 bin megavatlık kurulu güç var. Şöyle söyleyelim Türkiye’nin toplam kurulu gücü 100 bin megavatlarda, Almanya’nın ise 140 bin megavatlarda. Tabii ki Ege Bölgesi’nde bu sistemler daha verimli çalışıyor ancak bizim bölgemizde de rüzgardan ve güneşten elektrik üretiliyor. Örneğin Arsin Organize Sanayii Bölgesi buna en güzel örnek. Bir çok firmanın ve evlerin çatısı güneş paneliyle kaplı."
Kaynak: