Sibel Suiçmez: “Genel Kurulun görevi tekrar bana vereceğine inanıyorum”

Trabzon Barosu Başkanı Sibel Suiçmez Haber61’e konuştu.

Trabzon Barosu Başkanı ve Başkan Adayı Sibel Suiçmez, olağanüstü kongrede Haber61’e açıklamalarda bulunarak Trabzon Barosunun öncü bir baro olması gerektiğini belirtti.

Suiçmez, Trabzon Barosunun kendisine Trabzon Barosunun ilk kadın Baro başkanı olma onurunu yaşattığını sözlerine ekleyerek, “genel kurulun yaptıklarımızı çok iyi değerlendirerek görevi bana tekrar tevdi edeceklerine inanıyorum” dedi.

Avukat Sibel Suiçmez’in açıklamaları şu şekilde;

“SEÇİMLERİMİZ HUKUKA AYKIRI BİR ŞEKİLDE, GENELGELERLE, KANUN ÇİĞNENEREK ENGELLENDİ”

"Türkiye’de maalesef Baroların bölünmesine yol açan ve onun devamında da temsil adaletsizliği yöntemi getiren bir yasa değişikliği oldu. Biz buna barolar olarak karşı çıktık. Devamında yasa gereği geçen sene ekim ayında yapılması gereken seçimlerimiz maalesef hukuka aykırı bir şekilde genelgelerle kanun çiğnenerek engellendi. Hukuk mücadelemizi de yaptık ancak covid nedeniyle gelinen süreçte barolar 1 yıl süreli gecikmeyle yapabildiler seçimlerini. Bizden sonra birkaç il daha yapacak ve belki de ilerleyen zamanlarda kitabını yazacağımız bir süreci tamamlamış olacağız. Dolayısıyla biz 2 yıllığına seçilmişken hukuka aykırı uygulamalarla görev süremiz 3 yıl oldu. Göreve geldiğimiz süreçte olağanüstü hal devamında pandemi kısmında hizmet yapmaya çalıştık. Yaptığımız hizmetleri üyelerimiz gördü, takdir etti. Baromuzun temsiliyetini görünürlüğünü artırmaya çalıştık. Meslek sorunlarımızın çözümü için gerek Barolar Birliği gerekse, Adalet Bakanlığı gerekse ombudsmanlık kurumuyla ilişki içerisinde olduk. İlimizdeki kurum ve kuruluşlarla da iyi ilişkiler içinde olduk. Trabzon Barosu Türkiye genelinde hak temelli her davayı takip etmeye başladı. Bu zor süreçte görevimizi yapmaya çalıştık ve bunun takdirini gördük diye düşünüyorum. Her şeyi kovid nedeniyle çabuk yapmaya çalışıyoruz. Trabzon’da da artan vaka oranları var. Ben bugünden ziyade yarın katılımın daha yüksek olacağını düşünüyorum.

TRABZON BAROSU BANA TRABZON BAROSUNUN İLK KADIN BAŞKANI OLMA ONURUNU YAŞATTI

Güzel bir genel kurul geçiyor. Aday olan meslektaşıma da başarılar diliyorum. Gayet iyi bir şekilde birbirimize espri yaparak yarışı sürdürüyoruz. Önemli olan cübbesinin önünü iliklettirmeyecek, hukuka aykırılıklar karşısında susmayacak, baromuzun bu hak temelli olan durumunu aşağıya çekmeyecek yeni bir başkan ve yönetimle devam etmek. Bizim görevimiz son erdiği için bizde artık yeni kısmına geçeceğiz. Trabzon Barosu bana Trabzon Barosunun ilk kadın başkanı olma onurunu yaşattı. Hep sorarlardı nasıl başardın diye. hep cevabım şu şekilde oldu. “Ben değil genel kurulumuz başardı bunu.” Bu anlamda da Trabzon barosu barolar arasında öncü bir baro olmuştur. Ben genel kurulun yaptıklarımızı çok iyi değerlendirerek görevi bana tekrar tevdi edeceklerine inanıyorum.

TRABZON BAROSU ÖNCÜ OLMAK ZORUNDADIR

“Trabzon barosu öncü olmak zorundadır. Trabzon aslında her kurum ve kuruluşu ile öncüdür. Biz göreve geldikten sonra da hak temelli olacağımızı söyledik. İnsan kalbinin attığı yer yerde Trabzon Barosu olacaktır” sloganıyla hareket etmiştir. Elimizden geldiğince bunu yapmaya çalıştık. Trabzon barosu bugün Türkiye’nin her yerinde hukukun üstünlüğünü savunan, haksızlıklar karşısında susmayan insan hak ve özgürlüklerini savunan baro konumundadır. Özellikle Kadına ve çocuğa şiddet konusunda da mütevazi olamayacağız Trabzon barosu olarak. Bu konularda hem ilimizde hem de tüm Türkiye’de bu çalışmaları yapıyoruz. Baroların bölünmesine yol açan bu yasa teklifine karşı baro Başkanları olarak yürüdük. Orada da öncü baro halindeydik. Yılmadık, yılmıyoruz. Biz hayalini kurduğumuz hukuk devletini anca bu şekilde gerçekleştirebileceğiz. Cübbelerimizin önüne ilik açtırmayacağı ve kimsenin önünde eğilmeyeceğiz. Trabzon barosunun hedefi, amacı budur.

“ESKİSİNDE DE DAHA KÖTÜ BİR YÖNTEM ORTAYA KOYDULAR”

Bir şeyin değerini düşürmek isterseniz onu çoğaltırsınız ve sonra bölersiniz. Yapılmak istenen bu. Yasa değişikliğinde bir sürü şey var ama iki önemli husus var. Bunlardan biri baroların bölünmesi ile ikinci ve üçüncü baroların kurulması olanağını sağlayan kısım ki buna tüm baro başkanları ve Türkiye Barolar Birliği karşıydı. Bu karşı duruşu birlikte sergiledik. Burada temsilde adalet konusunda bir problem vardı. Biz bu problemi özellikle bizim gibi sayısal anlamda daha az barolar her zaman dile getiriyorduk. İstanbul, Ankara ve İzmir bir araya geldiğinde diğer Barolar birleşse bile hiçbir yerde yer alamıyordunuz. Temsilde adaleti sağlamak konusunda da biz Bakanlığa ve hükümete söyledik. “Bunu bırakın biz, Barolar tartışalım” dedik. Biz, hukukun üstünlüğüne inanan kişiler bu yeterliliği sahip olmalıyız. Temsilde adaleti sağlayabilmeliyiz. Fakat öyle bir uygulama getirdiler ki Divan Başkanımızın da söylediği gibi 30 baroyla aynı delegedeyiz 815 delege ile. İstanbul Barosu dünyanın en kalabalık barosu o da 13 delege ile temsil ediliyor. Eskisinde de daha kötü bir yöntem ortaya koydular. Düşündükleri Anadolu barolarının buna ses çıkarmayacağı yönündeydi. Ama aksi oldu. Çünkü böyle bir adaletsizlik olamaz. Hepsini karşı çıktık. Sonradan gönderilen yasanın tamamen adrese göndermeli bir yasa olduğunu biliyorduk, bizatihi kimin tarafından yazıldığını da biliyorduk ve görüyorduk. Dolayısıyla gelinen süreç bunu gösterdi."

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler