Sinovac mı, Biontech mi? Sorusuna böyle cevap verdi! “Hangi aşı olduğu önemli değil, mühim olan bir an önce korunmak”
Fatih Devlet Hastanesi Başhekimi İsmail Ulusal Haber61’e açıklamalarda bulundu.
Türkiye’de koronavirüs vaka sayıları kritik düzeyde devam ederken aşılama çalışmaları da son sürat devam ediyor.
Trabzon’da 159 Bin 748 kişiye ilk doz 105 Bin 719 kişiye ikinci doz aşı uygulanırken toplamda 265 Bin 467 aşı yapıldı. Vatandaşlar randevu alarak aşılarının yaptırmaya devam ediyor. Aşı merkezlerinden biri olan Fatih Devlet Hastanesinde 11 Bin Sinovac aşısı yapılırken 2 Bin 76 Biontech aşısı yapıldı.
Fatih Devlet Hastanesi Başhekimi İsmail Ulusal Haber61’e aşılama çalışmaları ve vatandaşların aklındaki soru işaretlerine yönelik açıklamalarda bulundu.
“HANGİ AŞI OLDUĞU ÖNEMLİ DEĞİL, MÜHİM OLAN BİR AN ÖNCE KORUNMAK”
31 Yıllık hekim olduğunu belirten Ulusal, “kesinlikle şu anda ne bulursan onu yap modunda olması lazım vatandaşın. İlla Biontech yok Sinovac yok Astrazeneca değil şu anda ne bulunursa. Devletimiz şu anda iki aşıyı hizmetimize sundu, dolayısıyla bulduğumuz bu imkanı hangisiyse hiç önemli değil. Burada önemli olan vücudumuza yapılan aşı vücudumuzda bir antikor oluşturuyor, o antikor bizi virüse karşı koruyor. Birisi yüzde 80 korur birisi yüzde 90 korur önemli değil, mühim olan bir an önce korunmak” dedi.
Başhekim İsmail Ulusal şunları söyledi;
“Bu işin anası aşı. Daha önceden korunma, birinci ayak korunma ama korunmanın devamında da bu işin öncelikle bitirilebilmesi için kesinlikle aşı. Ben 31 yıllık hekimim, kesinlikle şu anda ne bulursan onu yap modunda olması lazım vatandaşın. İlla Biontech yok Sinovac yok Astrazeneca değil şu anda ne bulunursa. Devletimiz şu anda iki aşıyı hizmetimize sundu, dolayısıyla bulduğumuz bu imkanı hangisiyse hiç önemli değil. Burada önemli olan vücudumuza yapılan aşı vücudumuzda bir antikor oluşturuyor, o antikor bizi virüse karşı koruyor. Birisi yüzde 80 korur birisi yüzde 90 korur önemli değil, mühim olan bir an önce korunmak. Aksi takdirde bu hastalığı yenmemiz mümkün değildir. Elimizdekinin en önemlisi en mühimi de budur. Geldiğimiz noktada bunu özellikle şuan 55 yaşa inmiş durumda. Daha önceden ilk pikte bunu gördük. Yoğun bakımlarımız servislerimiz yaşlı hastalarla doluydu, şimdi görüyoruz ki servislerimizde yatan yaşlı hastalar orana vurulduğu zaman son derece azaldı. Tam tersine aşılanmayan grup hastalanmaya başladı, dolayısıyla elimizdeki bu çok mühim olan silahı kullanmamız gerekiyor.
“RAMAZAN’IN OLUMSUZ BİR KATKISINI GÖRMÜYORUZ”
Biz Fatih Devlet Hastanesi olarak ikinci ayakta başladık. İlk önce Kanunu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başladı, daha sonra merkezde de olması ihtiyacına binaen Fatih Devlet Hastanesi’nde iki haftadan beri aşılamalara başladık. Açtığımız kontenjan 384. 384 kontenjan açıyoruz MHRS’de ve hepsi de doluyor Allah’a şükür. O yönden aslında Ramazan’ın öyle bir olumsuz katkısını biz Fatih Devlet Hastanesi olarak görmüyoruz onun için de halkımıza teşekkür ediyoruz.
11 BİN SNOVAC 2 BİN 76 BİONTECH
5 bin civarında olması gerekir. Öncesinde de dediğimiz gibi daha öncesinde biz Sinovac yapıyorduk, şu anda yaptığımız Sinavac aşısı düştü, sadece ilk yapılan randevu verdiğimiz Sinovac’ların ikincisini yapıyoruz. Onun dışında Biontech’e ağırlık verdiğimiz için sadece ikinci aşılarını yapıyoruz Sinovac’ın. Birinci dozdan randevu vermiyoruz, dolayısıyla sinovac randevumuz giderek düşüyor. Bununla birlikte Biontech’de de yüzde 100’lük bir doluluk oranımız var. Biz onu şu ana kadar zayi durumu biliyorsunuz bunun açıldıktan sonra en fazla 6 saat içinde kullanılması gerekiyor, sulandıktan sonra da yarım saat içerisinde. Dolayısıyla biz onu da dikkate alarak arkadaşlarımız gerekirse yarın randevusu olanları çağırarak zayiatımızı minimumda tutmaya çalışıyoruz. Şu ana kadar da o konuda çok başarılıyız. Kesinlikle insanların aşılanmadan bu işten kurtulacağımızı düşünmüyoruz. Biontech 2 bin 76, Sinovac 11 bin tane yapmışız. Dünyada hiç aşıya ulaşamamış ülkeleri düşünürsek Trabzon’umuzda bu kadar aşı vurulması gerçekten bir başarıdır. Devletimize bu manada teşekkür ediyoruz. Bunu artırmanın yolu yok, çünkü bu bulaşla yayılan bir mikrop, bu zinciri kırmanın yolu ya kendimizde antikor oluşturacağız ya bizde çoğalmasını engelleyeceğiz ya da izole olacağız. Sonuna kadar izole olamayacağımıza göre bunun tek bir yolu var o da aşı olmak. Ve biz de bu konuda doğru yolda olduğumuzu düşünüyorum. Bu bizim başarılı olduğumuzun da bir tescili olacak. Biontech tarafında da ucunda bir Türk’ün olması, kısa bir süre içinde de inşallah Türkiye’de bu aşının yapılıyor olması sağlıkta bu işi ne kadar ileriye götürdüğümüzün göstergesidir. Bu şekilde katkısı olan bütün büyüklerimize de teşekkür ediyorum.
HANGİ AŞIYLA BAŞLANILMIŞSA ONUNLA DEVAM EDİLMELİ
Kesinlikle hangi aşıyla başlanılmışsa onunla gidilmesi lazım. Bir aşıyı vurulduktan sonra antikor düzeyinize bakarsınız eğer oluşmamışsa başka bir aşıyı yapabilirsiniz. İlk aşıyı diyelim sinovac yaptırdınız ondan sonra ikinciyi biontech yaptırmak teknik olarak doğru değildir. Çünkü vücuda bir uyaran veriyorsunuz, aşı denilen bir antijen veriyorsunuz, belirli bir süre sonra bir uyaran daha veriyorsunuz dolayısıyla oradaki amaç zaten neden iki doz veriliyor? Bu uyarının gerçek manada daha etkili olması için. Siz o sinyali başka bir sinyal olarak verirseniz o zaman yeterli istenilen cevabı alamayabilirsiniz. Yani o yüzden kesinlikle hangi aşı olursa olsun ana parola ‘hangi aşıyı bulursan ol’ o aşının yapılma usulüne göre, üretici firma nasıl tarif ediyorsa o şekilde kullanmak. Hani bunların hiçbiri yüzde 100 değildir, eğer yüzde 100 olmadığına daha sonraki tetkiklerde antikor düzeylerine bakılarak tescilinden sonra başka bir aşıyla yola devam edilebilir ama başlangıçta herhangi bir aşı yapıldıysa ikinciye hangi aşıyla başlanıldıysa odur. Kesinlikle bu manada bir tedirginlik göstermeye gerek yoktur.
KLASİK, İLERİ MÜDAHALE GEREKTİRMEYECEK ŞİKAYETLERLE KARŞILAŞTIK
Bizim Fatih Devlet Hastanesi’nde az önce de dediğimiz gibi toplamda 13 bin aşı yaptık Biontech de bu çok söyleniyordu. Bizim bu iki bin tane uygulamamızda en azından böyle olmadığını gördük. Klasik aşı uygulama yerinde lokal reaksiyonlar basit şikayetler, fenalık hissi gibi ileri müdahale gerektirmeyecek şikayetlerle karşılaştık, o da bizim için büyük bir mutluluk göstergesi.
BU BİR SAVAŞ
Kesinlikle bu bir savaş, bir savaşta insan ne gerekiyorsa onun en iyisini yapması lazım, bunun tek yolu da aşı. Yani biz aylarca yıllarca eve kapanıp izolasyon, tamam izolasyon acil durumlar için bunu nihai olarak sona erdirmek için bunun tıbbi olarak ortaya konulan çözümü aşıdır. Aşı da şu anda iki tane, arkası da gelecek şekilde elimizde imkan var, bu imkanı ne olur sonuna kadar kullanalım. Gerçekten bizim hem alt yapımız hem imkanımız var aslında. Olan bir imkanı kullanmamak ne insanidir ne İslamidir, Ramazan’da fetvamızı da aldık, o nedenle ne bulursak aşılanalım.”
“ELİMİZDEKİ TEK SİLAH BU”
Fatih Devlet Hastanesi Enfeksiyon hemşiresi Emine Taşçı Haber61’e yaptığı açıklamada “Bu bir savaş ve elimizdeki tek silahımız aşıysa niye kullanmıyoruz? Evet korkuyoruz. Evet önümüzü göremiyoruz ama bunun bir literatürü yok evet bunun bir geçmişi yok. Ama hiçbir aşının da ilk başladığında şeyi yoktu ki. Bundan önceki aşıların da ilk başlangıcı böyleydi. Bu kuduz aşısında da tetanoz aşısında da ilk başlangıcında bir geçmişi yoktu zaten. Tamam bu konuyla ilgili bir öngörümüz yok ama elimizdeki tek silah bu. Yani bundan başka sığınacağımız bir şey yoksa niye bunca ölüm? İnsanlar medyayı izliyorlarsa, bunca insanımız ölürken bunca insanımız yoğun bakımlardayken niye bunun tedbirini almayalım. Elimizdeki bu imkanları kullanmamız gerekiyor. Devletimiz de bu imkanları bize vermiş elimizde var. Biz üzülüyoruz. Bu kadar imkansızlıklar içinde biz yine aşı ol bilincini o kadar oluşturmaya çalışırken insanların buna duyarlılık göstermemesi bizi üzüyor “ dedi.
“YOĞUN BAKIM SORUNUMUZ YOK”
Hastanedeki yoğun bakım doluluk oranı ile ilgili konuşan İsmail Ulusal, “Hastanenin yoğun bakım doluluk oranı yüzde 70 civarında. Her zaman sıkıştığımız, yer bulamadığımız, acilde beklettiğimiz hastamız Fatih Devlet Hastanesi olarak çok az. Hem polikliniğimiz var hem servisimiz var hem yoğun bakımımız var. Şu anda başlangıçta 24 yatak tahsis etmiştik, sonradan yoğun bakım ihtiyacının Kovid tarafında olamaması üzerine şu anda 16 yatakla hizmet veriyoruz. Ve 16 yatağın 4-5 tanesi de boş. Bu da bizim için sevindirici bir şey. Daha önce de dediğimiz gibi yoğun bakımlarda ilk pikte gördüğümüz yaşlı hastaların oranı düşüyor, genç hastalarımızın oranı artıyor. Aşılanmamız. Bu da aşının ne kadar etkili olduğunu yaşadığımız bu süreçte görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Haber61 - Haber Servisi -