Abdullah Avcı: Ara bize fayda sağladı
Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Antalya kampında Hull City maçından sonra basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Dünya Kupası arasına kadar oynanan tüm resmi müsabakaların analizlerinin yapıldığını belirten Avcı, “Şu an bir ara var. Fakat daha ilk yarı bitmedi. Biz de Spor Toto Süper Lig’de, Süper Kupa’da ve Avrupa’da oynadığımız toplam 22 maçın analizini yaptık. Yani güçlü ve güçsüz yanlarımızı ele aldık. Gözlemlerimiz var, veriler var, görüntüler ve bunla örtüşen düşüncelerimiz var. Bunlar üzerinden yaptığımız tespitlerle birlikte planlamalarımızı; Trabzon’da eksiklik sebebiyle altyapıda bize yardımcı olan oyuncularla beraber, milli takımlardan dönen toplam 14 oyuncumuz var, Antalya kampına onların büyük bölümünün gelmesiyle beraber taktiksel çalışmaları yapmaya başladık. Oyunda birtakım değişiklikler, oyuncu profillerinde birtakım değişiklikler tespitlerimiz arasında yer alıyor. Bireysel oyuncu performanslarından düşük olanını daha yukarı nasıl çekeriz veya oyuncunun daha fazla verim aldığı mevkisinde nasıl oynatırız; Bugüne kadar olan çalışmalar ve hazırlık maçları planlamaların olumlu gittiğinin mesajını yapıyor. Geri bildirim toplantıları, oynadığımız maçın analizi ve oyunculardan aldığımız geri dönüşler olumlu. Bazen bunu çok iyi yapacağız, bazen arada kalacak ama geliştirerek devam etmeliyiz. Şu an itibariyle olumlu cevaplar var. Bunu daha iyi, hızlı ve coşkulu hale getirmeye çalışıyoruz. En büyük hedeflerimizden bir tanesi de oyuncuların bireysel performanslarını arttırmak” dedi.
Sakatlıktan yeni dönen ve takımla birlikte çalışmalara başlayan Bruno Peres ile Edin Vişça ile ilgili değerlendirmelerde bulunan teknik direktör Avcı sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bruno Peres ve Edin Vişça, geçen sene şampiyon olan takımın her oyuncu gibi değerli oyunculardandı. Arkalı önlü oynayan ve oyun akıllarıyla bize katkı sağlayan oyunculardı. Şu an itibariyle ortalama bir aydır takım antrenmanında birlikte hareket ediyorlar. Maç eksikleri var, birçok verileri, fiziksel verileri tamamlandıktan sonra takım antrenmanına başladılar. Edin, bir aksilik olmazsa, sağlık ve performans departmanıyla sürelerini tamamlıyoruz. 30 dakikayla başladık geçen maç, bir sonraki maç belki 45 dakika, sonra da 60 dakikaya çıkaracağız. Sonrasında kupa var ve lig süresinde fiziksel olarak daha iyi hale getirerek sahaya süreceğiz. Bruno, ocak başı itibariyle bizimle olacak. Şu an çok iyi gidiyor. Birkaç eksiği var, onları da tamamladığı anda bizim için özel bir oyuncu o da sürelerini alacak ve bizimle olacak. Bir tanesiyle daha erken, bir tanesiyle daha sonra fayda alacağız.”
Oyunla ilgili olarak eksik noktalara yönelik çalışmaların sürdüğünü aktaran Avcı, “Baskıyı devamlı yapamazsınız. Dünyada hiçbir takım bunu yapamaz. Baskıyı daha iyi yapabilmek için önce topa sahip olman gerekiyor, saha dağılımının da doğru olması lazım. Özellikle topu sağlıklı biçimde gezdirdiğinde. Dünya Kupası’nda da görüyorsunuz. Aynı şeyler var. Özellikle baskıyı daha fiziksel bir şekilde yapabilirsin hem de kaybettiğinde daha iyi yapabilirsin. Bu yüzde 65’lik bölümde aslında baskıyı daha iyi yapabilmek için bunları yapıyoruz. Bunun duran oyunu var, akan oyunu var. Duran oyunda ve akan oyunda nasıl yapacağız, formasyonlarda rakibe baskı yaparken de arkada birtakım riskler alarak yapıyorsun. Kaleden daha uzakta rakibi karşılamak için yapıyoruz bunu. Şu an itibariyle oyuncu buna cevap veriyor. Topa sahip olmakla ilgili bir problemimiz yoktu ama bunu daha hızlandırmak ve geçen 22 maçlık süreçte, rakip arkası koşuyu az yapmak, iç koridor koşularını az yapmak gibi bir durum vardı. Onun için eksik olan taraflarımıza da çalışıyoruz. Şu an için iyi gidiyor. Bunun zamanını arttırmak istiyoruz. Bazen az bazen çok olacak ama ikinci yarı itibariyle büyük bölümde bunu uygulamaya çalışacağız” ifadelerine yer verdi.
Yakın senede Spor Toto Süper Lig’i zirvede tamamlayan takımlara göre sonraki sezona daha iyi bir şekilde başladıklarını vurgulayan Abdullah Avcı, “Bu sezon daha zor olacak. Her sezon geçen seneki gibi olmuyor. Yakın tarihte şampiyon olan takımların sonraki senelerine baktığınızda genel durumumuz daha iyi. Puan ve sıralama olarak da daha iyiyiz. Ama eksiklerimiz var. Bu sene itibariyle şöyle oldu; Geçen sene lige girerken, yüzde 95 tamamlanmıştık ve hazırdık. Bu sene itibariyle 8 ve 9. aylar itibariyle çok önemli değişiklikler oldu. Bazen sakatlık oldu, bazen mecburiyetler. Buna rağmen organizasyonumuzun iyi olmasından kaynaklı Avrupa’da, Süper Lig’de ve Türkiye Kupası’nda hep yarışın içinde olmaya devam ediyoruz. Geçen sene harika bir şampiyonluk yaşadı şehir. Uzak ara, kimseyi yaklaştırmadan bunu gerçekleştirdi. Bu sene itibariyle İstanbul’un büyük takımları çok ciddi kadrolar kurdu. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray. Aynı zamanda Başakşehir’in de 2014’ten bu yana hafızası devamlı gelişerek devam ettiği için onlar da her zaman yarışın içinde bulundular ve bulunmaya devam edecekler. Yarış zor geçecek, inişleri çıkışları olacak. Burada bizim için en önemli transfer her zaman olduğu gibi Trabzonspor taraftarıdır. Geçen sene 7 müsabakada geriden gelerek, bunun 4 tanesini kazanarak 3 tanesinden berabere kalarak 15 puan aldık. Ama bunda bize taraftarın inanılmaz desteği vardı. Hem savunmada, hem hücumda. Buradan döndükten sonra bu desteklerini onlardan sonuna kadar bekliyorum. Ligimizde şöyle bir şey var; 4-5-6 maç üst üste kazanma ihtimalin ortaya çıkabiliyor. 7 tane maçı ilk geldiğimiz sene kazanmış ve potaya girmiştik. Şimdi önümüzde daha uzun süre var. Bu takımın bu şekilde üst üste maç kazanma ihtimali çok yüksek. Umarım Fenerbahçe maçıyla beraber çıkış noktasını yakalarsak, hem şehir hem de biz daha yüksek bir motivasyona ulaşacağız. Bizim için en önemli hedeflerinden bir tanesi de Basel maçı, onu da aynı heyecanla, coşkuyla kazandığımızda Avrupa’da son 16’ya kalmak ve devam etmek en büyük hedeflerimizden bir tanesidir” cümlelerini kullandı.
Adaptasyon anlamında iyi bir dönem geçirdiklerini ve bundan sonraki sürecin çok daha sağlıklı olacağını belirten Avcı sözlerine şu şekilde devam etti: “Dünya Kupası arası bize fayda sağladı diye düşünüyorum. Biz 22 maç oynadık, Fenerbahçe de 22 ya da 24 maç oynadı. Ama biz Trabzon’dan uçuyoruz her yere. Bu bir şey değil ama takımlar şampiyon oldu çıktı, İstanbul’dan 8 takım var. 30 kilometrelik mesafeye, otobüsüyle birlikte maça gidebiliyor. Biz Danimarka’dan dönüyoruz, oradan yüzde 90 nemli olan Adana’da üç gün sonra maça çıkıyoruz. Bunlar çok yorucu seyahatler, fiziksel ve zihinsel yorgunluklar da oluşturdu ama ona rağmen çok doğru cevaplar verdiğimizi düşünüyorum. Daha fazlasını da yapabilirdik. Buradan çıkardıklarımızla, bundan sonraki süreçte daha iyi işler yapacağız. Çünkü Fenerbahçe’nin de maç yoğunluğu var, Galatasaray ve Beşiktaş da iyi kadro kurdu. Onların oyuncu sayısı fazla olabilir ama bizim de iyi bir kadromuz var. Şimdi iyi bir dönem de geçirdik adaptasyon anlamında, bundan sonraki sürecin daha sağlıklı olacağını düşünüyorum.”
Büyük takımlarda olası sonuçların ardından kırılmaların yaşanmaması gerektiğini söyleyen Abdullah Avcı, “Kazanan takım moral kazanacak ama yarış hep devam edecek. O kırılmaları büyük takımların yapmaması gerektiğini düşünüyorum. Hazırlık maçlarında Hull City ve Crystal Palace takımları arasında çok fark var. Crystal Palace İngiltere Premier Lig’in iyi takımlardan bir tanesi. Hocalarının nasıl bir oyun anlayışlarının olduğunu iyi biliyoruz, oynamaya çalışan bir takım. Hull City’e baskıları çok iyi yapabildik, yarın belki Crystal Palace bu baskılardan bazen çıkacak çünkü daha kalitesi yüksek ve atletik oyuncuları olan bir takım. Biz ona o şekilde bakmayacağız, bu baskıları özellikle üst düzey takımlara karşı nasıl yapabildiğimize bakacağız. Baskıyı rakip kırdığında ondan sonraki toparlanmaları nasıl yapacağımıza bakacağız. Bunlar güzel testler bizim için. Bazen Hull City’e karşı baskı yaptılar ama Crystal Palace’a karşı yapamıyorlar denebilir ama rakip başka rakip. Bazen iyi yapacaksın, belki 2 tane yapacaksın ama 4 tane çıkacak rakip. Bunlar bu oyunun içinde var bu sebeple biz en iyisini yapmaya ve geliştirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Altyapıda boy gösteren futbolcularla ilgili genel değerlendirmelerde bulunan Avcı şu cümlelere yer verdi: “Benim senelerdir hep Trabzonsporlu futbolcu ve tanıdıklarım oldu. Verimli bir toprak, bu toprağı da dizayn etmeye çalışıyoruz. Yönetimimiz de bu konuda bize destek oldular. Altyapı şu an denetleniyor. Ben bunu daha evvel de yapmıştım şimdi tekrar uygulamaya devam ediyorum. Trabzonspor’a en yakın takım U19 takımı. Bizimle aynı saatte, aynı kıyafetlerle, aynı antrenmanı yan sahada yapıyorlar. Buradaki amacımız şu; Bazen bireysel, bazen blok, bazen bütün takım, taktiksel çalışmaların içinde. Antrenman sırasında bir sol bek eksikse, oradan mesela Arif’i çağırıyoruz yürüyerek bizim antrenmana gelebiliyor. 3 oyuncu ihtiyacımız varsa, alıyoruz. Böylelikle hem A takımda neler yapabileceklerini görüyoruz, hem de oyuncunun heyecanını daha da artırıyor. Biz de oyuncuyu yakından takip ederek dokunmuş oluyoruz. Arif burada olduğu için söyleyeyim, geçen senede U19 takımımızın öne çıkan oyuncusuydu. Şu an itibariyle baktığınızda antrenmanlarda bize doğru cevap veriyor. Özellikle Antalya’ya gelmeden evvel Trabzon’daki çalışmalarda. O yüzden bugün bizimle beraber. Umarım böyle devam eder. Caner de mevki olarak biliyorsunuz; Bruno yeni başladı, Hüseyin’i kullanıyoruz orada bazen. O da A takımla idmanlara çıktığında çok çabuk ve dinamik oyuncu. Savunma ve hücum tarafı da var. Poyraz çok enteresan bir oyuncu. Artvin, Rize ve Trabzon. Sahil şeridinden çıkmış bu tarafa gelmiş alt yapı olarak baktığınızda. Forvet olması da bizim dikkatimizi çekti. Sol ayak, sırt dönük oynayabiliyor. Doğru mesajlar veriyor, umarım böyle devam eder. Onlara da yatırım yapmamız gerekiyor. O yüzden bizimle beraber kampta beraberler burada.”
Geçtiğimiz sezonu iyi bir şekilde geçirdiklerini ve geçmişte kaldığını aktaran Avcı, “Geçmişle yaşamayacağız. Oradan çıkardıklarımızla devam edeceğiz. Yakın geçmişte başardıklarımız var, hala başarabileceklerimiz var. Başardık, tekrar başarabiliriz. Bir süreç kapandı, buna dönüp orada kalamayız. Oyuncular değişti, oyun değişti. Oyuncular gidiyor yenileri geliyor. Sakatlıklar oluyor. Bu bir organizasyon. Birebir boks maçı değil. Bu sancılı geçişlerde bunlar olacak. Bence burayı diğer şampiyon olmuş takımlara göre daha iyi geçtik. Mükemmel değiliz tabii ki. Daha iyi olabilmek için tespitlerimiz var ve şu ara bizim için bir fırsat. Bunu daha iyi hale getirmek için uğraşıyoruz. Bence iyi bir kadromuz var, daha iyi olabilecek bireysel performanslarla beraber. Eksik yaptıklarımız var, bazı oyuncuları daha farklı yerlerde kullanmak, gerçek mevkisinde oyuncuları yerinde kullanmak, bazen mecburiyetten başka yerlerde kullanmak zorunda kaldım. Bence bu geçiş dönemi, bir sonraki maç başlarken daha sağlıklı olacak diye düşünüyorum” açıklamalarına yer verdi.
Edin Vişça, Trezeguet, Naci Ünüvar, Enis Bardhi ve Abdülkadir Ömür’ün bölgeleriyle ilgili de şu bilgileri aktaran Avcı, “Yetenekli oyuncuyla çalışmak önemli. Sezon başı Edin’in kolunun kırılması, Trezeguet’nin özellikle Tony’den sonra gelip kafada adaptasyon sorunu yaşaması ama sonradan toparlanması ve önemli katkı sağlaması. Naci ile Lahtimi yarım kenardan sonra 8 ile 10 numara bölgelerinde oynayabilirler. Aynı zamanda ama kenarda daha iyi oynarlar. Fiziksel olarak hazır değillerdi daha yeni yeni. Set oyunlarında bazen kenarda Enis’i kullandık ve bence doğru cevaplar verdi. Ama ne çıktı ortaya, arkaya koşu yapamadık, bek stoper arasına giremedik. Onun için oyuncu kalitesi olsun, mevkisinde eksik oyuncular vardı, umarım bunları şimdi daha doğru kullanacağız. Mesela Abdülkadir Ömür 8-10 numaralı bölgede oynar. Geldiğimden beri öyle kullandım ama yokluktan farklı şekilde de kullandık. Belki onun performansını aşağı çektik ama şu anda yerinde ve iyi oynuyor umarım böyle devam eder.”
Son olarak oyuncu transferi konusunda isteklerinin olmadığını ancak gelişen durumlar sonrası fırsat olabilirse değerlendirebileceklerini aktaran Avcı, “Geçen de söyledim, kulüplerin sürdürülebilir durumda olabilmesi için kendi içini dizayn etmesi gerekiyor. Oyuncu boşaltmak gerekiyor. Oyunculara transfer teklifi gelip kulübün ekonomisine katkı sağladıklarında belki onu değerlendirebiliriz. Şu an itibariyle baktığında Bruno ve Edin’in dönmesi, Dorukhan’ı da saymıyorum sezonu kapattı gibi ama belki erken dönme ihtimali olabilir. Bunlar mecburiyetten ortaya çıkan durumlardır. Kulübün ekonomisi müsaade etmediği sürece ona girmeyeceğiz ama oyuncu giderse değerlendiririz. Fırsat ya da 1998’li oyuncu kontenjanı varsa ve kulübün ekonomisine uygunsa değerlendirebiliriz. Çalışıyoruz, Trabzon’da ekipte çalışıyor. İlla olsun diye bir düşüncemiz yok, zamana bıraktık” cümleleriyle birlikte açıklamalarını tamamladı.