Ağaoğlu'ndan Sörloth açıklaması!
Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu transfere yönelik açıklamalarda bulundu. Ağaoğlu Sörloth sorusuna da yanıt verdi.
Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu'ndan çok özel açıklamalar... “Sörloth’un burada verdiği katkı ortada. Hoca da ‘Çok isterim’ diyor. Ancak tek bir yere kilitlenmedik. Şartlar oluşur önce bir forvet alırız, son dakikada bir pozitif gelişme yaşanırsa Sörloth’u da alırız. Sıkıntı yok”
EN RAHAT TRANSFER MAREK HAMSIK'Tİ
6 transfer yaptınız, 4’ü yabancı. Sizi en çok zorlayan hangi transfer oldu veya en rahat çözülen hangisiydi?
Yaptığımız en rahat transfer Hamsik’ti. Zorlayan hiç olmadı. Hamsik süreci rahattı çünkü parayla pulla pek işi olan bir oyuncu değil. Menaceri de çok düzgün bir insan. Paradan ziyade şampiyonluk hedefi olan bir kent takımına gelme isteği ön plana çıktı.
Transferde 6 oyuncu aldınız. Kaç isim daha gelecek. Gidecekler de merak ediliyor. Ekuban’ın Genoa ile adı geçiyor, Flavio ve Diabate de kiralık olarak konuşuluyor. Kaç oyuncu gidecek toplam?
Bunlar idari olmaktan yana teknik kararlar. Hoca cevap verse daha doğru olur. Ancak oyuncularımıza teklifler var, bunu söyleyebilirim. Biz bunları değerlendirmeden önce hoca ile görüşüyoruz. Kadro planlamasını yapacak olan ve yaklaşık 60 maçlık periyodun içine girecek olan hoca. Zaten 5 oyuncu ayrıldı sözleşmesi biten. Belki kiralık olarak 1-2 isim gidebilir. Bonservisiyle ayrılacak oyuncu sayısı da tekliflerin tatmin edici olması ve hocanın onayına göre 1-2 olabilir.
Açıkladığınız son oyuncu Dorukhan... Abdullah Avcı’nın çok etkisi oldu mu bu transferde?
Transferde bizde şöyle oluyor. Hoca ile izleme arasında karar veriliyor, oradan yönetime geliyor. Transferlerin hepsinde biz hoca ile oyuncuyu konuşturduk. Yerlisi yabancısı hepsiyle transfer temaslarının belli bir aşamasından sonra hoca konuştu. Oyuncuların kafasındaki soru işaretlerinin kalkması açısından Abdullah Avcı ile görüşmeleri önemli oldu. Hocanın da etkileme gücü kuvvetli.
AHMET NUR ÇEBİ ARAYIP SORDU
Türkiye’de kulüplerin aynı oyunculara yönelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Aklı evvel bir menacer Sörloth’u Beşiktaş ’a teklif getmiş. Ahmet Nur Çebi beni aradı. ‘Eğer sizin oyuncuyla ilgili tasarrufunuz yoksa biz devam edelim mi?’ diye sordu. Ben de oyuncunun öncelik hakkının bizde olduğunu söyleyince, ‘Tamam o zaman konuşacak bir şey yok, defter kapanmıştır’ cevabını verdi. Beşiktaş Başkanı burada Trabzonspor Başkanı’nı arayarak doğru olanı yapıyor. Herhalde bu konulardaki görüşümü anlamışsınızdır.
PSİKOLOJİK ÇÖKÜNTÜ DAHA KÖTÜ!
Sörloth çok merak ediliyor? Son durum nedir? Beklemenizin bir sebebi de rakiplerimizden birine gitmesin, psikolojik üstünlük kimseye geçmesin düşüncesi mi?
Psikolojik üstünlük bunun nasıl kullanıldığına bağlı. Bizde verimli olan futbolcuyu alıp da psikolojik üstünlük sağladığını düşünüp, sonrasında derin bir şekilde hayal kırıklığı yaşamanın vermiş olduğu psikolojik çöküntü bence daha ağır bir bedel. Bunun örneklerini gördük, isim vermeye gerek yok. Alexander Sörloth için hocanın da görüşü belli. ‘Ben de çok isterim’ diyor. Sörloth’un vermiş olduğu katkı ortada. Ancak Trabzonspor’un bu süreçte B planları yok değil. Bekleme konusu da şöyle. Şartlar oluşur bir forvet alırız, son dakikada bir pozitif gelişme yaşanırsa Sörloth’u da alırız. Sıkıntı yok. Biz tek yere kilitlenmedik. Sörloth sürecini toparlamak gerekirse hâlâ takımındaki durumu belirsiz. Yeni hocasının da ona bakışı pozitif gibi.
TRANSFERDE BU YIL YAPTIĞIMIZ DOĞRU!
Geçen yıla göre bu sezon transferde çok farklı bir politika izleyen Trabzonspor var. Hem kalibresi yüksek oyuncular aldınız hem de dinamik ve hızlı davranıyorsunuz... Abdullah Avcı faktörü mü diyelim, yoksa geçen sezondan dersler mi aldınız?
Tabii ki her yapılan yanlıştan çıkarılan bir ders olur hayatta. Geçen seneki sıkıntı şuydu. Avrupa kupalarından men cezası, finansal anlamda tüm hesaplarımızı alt üst etti. Onun çok büyük olumsuz yansıması oldu. Diğer yandan takımdan ayrılan oyuncular ve finansal olarak da almayı planladığımız oyuncuları karşılayacak bir maddi gücümüz yoktu. Tabii ki ligin sonuna doğru yaşanan bir hoca krizi de vardı. Hepsini üst üste koyduğunuzda olumsuz yansıyor planlamaya. Bu yıl ise Ocak’ta Şubat’ta planlama aşamasına geçen bir Trabzonspor ve 4 transferin ismi Şubat’ta belliydi. Hepimizin ortak düşüncesi, transferleri erkenden çözmekti. Ki doğrusu da budur; kampa transferleri yetiştirmek. Açıkçası erken transfer biraz pahalı oluyor, yüzde 5-10. Ama performans olarak yansımasına bakınca, o maliyeti göze alıyorsunuz. Biz 4 oyuncuyla çok önceden prensipte anlaştık. Gerçekleştiremediğimiz de 1 transfer oldu. Bu saatten sonra da olması pek mümkün gözükmüyor.
SEÇİMİ DÜŞÜNEREK HAREKET ETMEDİK!
Seçim sürecinin de etkisi var mı peki bu transferlerde?
Aralık ayı için bir koz gibi lanse edildi çünkü transferler. İnsanlar çok konuşuyor bunu. Siz bugün kalkıp, seçimi düşünerek ve oraya odaklanarak bir takım tasarruflarda bulunursanız, kendi adıma söylüyorum hayatımın hatasını yapmış olurum. Yani işin doğrusunu mu yapacağız, yoksa seçim odaklı mı gideceğiz? Bugün izleme, hoca, teknik heyet, yönetim birlikte çalışarak bir kadro planlaması yapıyor. Verimli olacak budur. Hepsini bir tarafa bırakıp, seçime yönelik bir yatırım olarak düşünürseniz hem ekonomik hem de idari anlamda kulübe ihanet etmiş olursunuz. Enerji olarak da seçim asla kafamın arkasında değil. Bugün yapılması gereken transferleri yetiştirmek, ekonomik olarak bunların kaynağının tespiti, takım için finansal dengeyi muhafaza edebilmek, sezona sorunsuz şekilde başlamak ve devamında o huzuru korumak.... Alınacak dünya kadar yol varken, seçim üzerinden gitmek prematüre beyinlerin yapacağı iştir. Bende de öyle bir beyin olduğunu düşünmüyorum!
RAKİPLERİMİZİN HEP ÖNÜNDE OLMALIYIZ
Bir diğer sorum şampiyonluk hedefiyle ilgili... Lig yarışı için düşünceleriniz ve taraftara, camiaya mesajınız nedir?
Bir şeyi hedeflediğiniz zaman önce onun mücadelesini vermeniz ve bunun için adımları doğru atmanız gerekiyor. Biz belirli ölçüde adımları doğru attığımıza inanıyoruz. Bu sene vereceğimiz mücadele şampiyonluk mücadelesi. Zaten transferlere baktığınızda da bu gözüküyor. Kalkıp şu kapıyı açmayı düşünüyorsanız, kapıya kadar gidip o kolu çevirmeniz lazım. Oturduğunuz yerden o kapının açılması mümkün değil. Biz karar verdik, bu kapıyı açacağız. Gerekli planlama yapıldı, adımlar atıldı, şimdi o mücadeleyi vereceğiz. Sizinle o mücadeleyi verecek 3-4 takım daha var. Onların mücadelesine de saygı duymak durumundasınız. Saygı duymadığınız anda, bir anda sizi yere yapıştırırlar. Saygı duyup, rakiplerinizin hamlelerini sadece sportif anlamda değil idari anlamda da değerlendirip, önlemleri önceden alıp, atacağınız her adım onların önünde olmak zorunda. Tüm bunları yaparken de bir şekilde başarıya ulaşamadığınız takdirde ekonominizin sürdürebilir olması lazım. Sportif başarıyı yakalayamadığınız yerde ekonomik çöküntüye girersiniz yoksa. Bu da size 2, 4 bazen de 10 seneye mal oluyor. Sportif ve idari mücadele artık şampiyonu belirleyecek. Maç kazanırsınız, kaybedersiniz. Sıkıntılı anlar da olabilir. Bu bir maraton. Bizim en büyük dezavantajımız taraftarımızdan uzak kalmamızdı. Trabzonspor taraftarı, her takımın taraftarından daha fazla kulüp için değerli ve etkili. Son maç son düdüğe kadar onların takım üzerindeki desteklerini devam ettirmeleri en büyük beklentim ve sonrasında forma satışlarına ilgi göstermeleri.
TARAFTAR OLARAK UĞURCAN KALSIN İSTERİM
Bu soruyu Başkan Ahmet Ağaoğlu’na değil, Trabzonspor taraftarı Ahmet Ağaoğlu’na soruyorum; Uğurcan’ın 20 milyon Euro kazandırıp, Avrupa’da oynaması ve hem Türkiye hem de Trabzonspor’u en iyi şekilde temsil etmesi midir içinizden geçen? Yoksa şampiyonluk yarışına avantajlı girecek Trabzonspor’da 1 sezon daha kaptan olarak kalması mı?
Taraftar olarak bakarsanız kesinlikle ikincisi. Bu takım inşallah şampiyon olduğunda da o kupanın kaptan Uğurcan’ın ellerinde yükselmesini taraftar Ahmet Ağaoğlu olarak isterim. Diğer taraftan bakınca. Söylediğiniz rakam, kulübün gerçeklerini ve menfaatlerini düşündüğünüzde Başkan Ahmet Ağaoğlu’nun tercihi olabilir. Elbette Uğurcan’ın geleceğini düşünmek lazım. Çok karakterli, düzgün, ahlaklı bir oyuncu. Biz U21’de 3. kaleciyken kendisine güvenerek ona kaleyi teslim ettik ve Fenerbahçe maçında ilk 11’de çıkmıştı. Her babayiğidin yapacağı iş değil. Sıkıntılı maçların genelinde ön plana çıktı ve son 1 yıldır da kaptanlığı üstlendi. Benim için sıradan bir oyuncu değil. Onun düşünceleri de benim için değerli. Ama hep söylediği şey şu; kulübün menfaatleri doğrultusunda bir teklif olursa ve siz onay verirseniz, benim için de düşlediğim takım olursa değerlendiririm. İkiletmeden burada 5 yıllık sözleşmeye imza atan bir oyuncudur Uğurcan.
Peki ligin başlamasına 15 gün kala, her geçen gün kalma ihtimali artıyor gibi hissediyoruz. Çünkü piyasa da daraldı.
Evet Avrupa’da piyasa daraldı. Beklenti genişlemesiydi ama öyle olmadı. Avrupa’da çok önemli bir kulübün sportif direktörü ile konuştum. Yapmayı düşündükleri bir iki transferden bahsetti; alt ligden genç oyuncular. “Sportif başarıyı hedefleyecek durumumuz yok, bu pandemi sürecinde kulübün önceliği ekonomik türbülansın içinden sağlam çıkabilmek” dedi.
Fanatik