Hüseyin Çimşir: İki kulvarda da şampiyonluk istiyoruz

Trabzonspor Teknik Direktörü Hüseyin Çimşir her iki kulvarda da şampiyonluk istediklerini belirtti.

Hüseyin Çimşir: İki kulvarda da şampiyonluk istiyoruz

Trabzonspor Teknik Direktörü Hüseyin Çimşir, kulüp dergisine yaptığı açıklamada her iki kulvarda da şampiyonluk istediklerini belirtti.

Çimşir, Süper Lig'in başlaması ile ilgili de açıklama yaparak "Ben liglerin oynanmasından ve sezonun tamamlanmasından yanayım ama burada her şeyden daha önemli olan elbette sağlık." ifadelerini kullandı.

İşte Hüseyin Çimşir'in açıklamaları:

Trabzonspor teknik direktörlüğü insana ağır bir sorumluluk yüklüyor. Başınızı yastığa koyduğunuzda süreçle ilgili ne düşünüyorsunuz? Teknik direktörlük planlamanızda var mıydı? Varsa erken mi oldu?

Beklenti çok büyük. Beklentilerin karşılığında benim gibi teknik direktörlüğe yeni başlamış kişilerde süreç biraz sıkıntılı olabiliyor. Zaman zaman zorlandığım günler ve zamanlar oldu. Özellikle bunun üstesinden gelebilmek için motivasyonumu yukarılara çıkartmak için bir hayli uğraş verdim. Ama bu süreci kafam rahat bir şekilde tamamladığımı düşünüyorum.

Üzüldüğünüz maç oldu mu hiç?

Her puan kaybettiğimiz maçtan sonra üzüldüm ama özellikle Gaziantep FK ve Başakşehir maçında kaybettiğimiz puanlar… Belki bizden kaynaklanmayan, hakem hatalarıyla gelinen bir süreç vardı. Gaziantep FK maçında attığımız golün ve penaltının verilmemesi, Başakşehir maçındaki pozisyonlar ve aynı zamanda yine penaltının verilmemesi… Bu işi sonuç üzerinden yapıyoruz. Sonuca etki eden kararlar olduğunu düşünüyorum. O maçlarda alınacak puanlar sonrasında ligin sıralaması çok daha farklı olabilirdi.

Futbolculuk kariyeriniz sonrası şimdi teknik direktörlük yapıyorsunuz. Futbolcu sadece kendinden ama teknik direktör tüm takımdan sorumlu. İki tarafı değerlendirdiğinizde önemli oyunculardan oluşan bir yapıyı yönetebilmek futbolculuktan gelen bir teknik direktör için kolay mıdır? Yoksa başka sıkıntıları var mıdır?

Bu işin oyunculuk tarafı daha kolay. Antrenörlük, teknik direktörlük tarafı daha zor. Benim için oyunculuktan gelme teknik direktörlüğün şöyle avantajları var. Soyunma odasını, sahayı biliyoruz. Oyunların neler hissettiğini, neler yaşayabileceğini, neler düşünebileceğini bildiğimiz için o konuda biraz daha süreci sağlıklı götürebildiğimizi düşünüyorum.

Ligler salgın nedeniyle durmuş durumda ve bundan sonra ne olacağı ile ilgili net bir şey yok. Bu konuda birçok senaryo konuşuluyor. Lider Trabzonspor’un teknik direktörü olarak sizin fikriniz nedir?

Bu süreçle ilgili şu anda elimizde sadece bir tavsiye kararı gibi bir şey var. Haziran ayının ilk haftasında başlayabileceğiyle ilgili söylem var ama olacak mı olmayacak mı, ne kadar olacak, nasıl olacak şu an için bu muamma gibi görünüyor. Şu an için kendimizi haziran ayında başlayacak şekilde planlıyoruz. Yarın farklı bir şey gelirse onu bilmiyorum. Ben liglerin oynanmasından ve sezonun tamamlanmasından yanayım ama burada her şeyden daha önemli olan elbette sağlık.

Ligde ve kupada yoluna devam eden bir Trabzonspor var. Bu iki kulvarla ilgili ne söylersiniz. Ayrıca ilk teknik direktörlük deneyiminizde Trabzonspor ipi göğüsleyecek mi?

Takımımızın bu sezon ipi göğüsleyeceğine olan inancım oldukça fazla. Zaten bu şekilde devam ediyoruz. İki kulvarda da kupanın favorilerinden bir tanesiyiz. Geldiğimden beri söylediğim gibi oyuncu grubuna inancım sonsuz. Sahada problem çözen oyuncu sayımız oldukça fazla. Şampiyonluğa hasret hem oyuncu grubu hem de camia var. Hem onların enerjisi hem bizim sahadaki coşkumuz, isteğimiz ve arzumuz bu süreci belirleyecek. Kalan sekiz haftada takımın bu performansı en iyi şekilde yapıp sezon sonunda istenilen, arzulanan hedefe iki kulvarda da ulaşacağımıza inanıyorum.

Başkanımız Ahmet Ağaoğlu, Asbaşkanımız Mehmet Yiğit Alp, Finanstan Sorumlu Başkan Yardımcımız Ertuğrul Doğan ve yönetim kurulumuz göreve geldiği günden bu zamana kadar gecelerini gündüzlerine katarak her konuda yoğun bir mücadele veriyor. Başkanımızı her maç ve kampta görüyoruz. Sizin yanınızda duran ve oyuncuların ödemelerini düzenli olarak yapan yönetim kurulumuz için neler söylersiniz?

Başkanımız ve yönetim kurulumuza teşekkür ederiz. Bize bu ortamı sağladıkları için sağ olsunlar. Hem ekonomik anlamda hem de oyuncuları bir araya getiren, onları huzurlu bir şekilde sahaya çıkartan en büyük faktör onlar. Pastada bir pay olacaksa bunun en büyük pay sahibi kesinlikle yönetim kurulunundur. Sağ olsunlar ellerinden geldiği kadar özveriyle, bu sürecin bu şekle gelmesinde çok büyük faydaları var, çok büyük emekleri var. Hem şahsım adına hem de takımım adına onlara teşekkür ediyoruz. İnşallah sezon sonunda alacağımız kupayla onların bu yükünü hafifletmiş ve bir moral vermiş oluruz. Ben Ahmet başkanla oyunculuk tarafında da çalıştım, yöneticimizdi. O zaman da çok fedakardı. Bizle zaman geçirmekten, oyuncu grubuyla birlikte olmaktan son derece mutlu olan bir kişiydi. Şu anda da başkan olarak aynı şekilde devam ediyor.

Trabzonlu bir teknik direktör olarak insanların arasında bolca vakit geçiriyorsunuz. Burada görev yapan teknik direktörler genelde taraftarlarla çeşitli diyaloglar kurarlar. Bazılarının cebine kadro koyulduğu olur. Sizin bu anlamda yaşadığınız ilginç bir anınız var mı?

Kulübe mektuplar, kadrolar geliyor. Onu niye oynattın, bunu niye oynatmadın. Olumlu ve veya olumsuz serzenişte bulunanlar, tebrik eden, eleştirenler oluyor. Bunun aynısını dışarıda da yaşıyorum. Başakşehir maçından önce 90 yaşında bir amcadan mektup geldi. ‘Visca’ya önlem al. Akıllı bir oyuncunu ona ver’ yazmış. Bu şekilde çok mektup geliyor. Doğru eleştiri beni rahatsız etmez. Benim saha içinde ne yaptığımı, neler düşündüğümü anlayıp eleştiren varsa saygı duyarım. Oyuncuya takılıp kalmamak lazım.

Bu sezon kimsenin bilmediği bir oyuncu geldi ve yaptığı katkılarla dünya genelinde zirveye yerleşti. Alexander Sörloth’un transferi nasıl oldu?

başkan tarafından bize söylendi. ‘Böyle bir oyuncu var. Bakar mısınız?’ diye. Biz de inceledikten sonra olumlu bir rapor verdik. Ardından 2 – 3 gün içinde takımımıza katıldı. Kulüp ve teknik ekip olarak potansiyelini gördük ve inandık. O da sağ olsun performansıyla bizi mahcup etmedi. Takımımıza çok ciddi katkı yaptı. Hem karakter hem de oyuncu olarak bence üst düzey bir insan. Onunla çalışmaktan son derece mutluyuz. Diğer arkadaşlarının olduğu gibi takımımızın bu noktaya gelmesinde ciddi katkıları var.

İsmi daha az duyulmuş oyuncuların yıldız isimlere oranla daha çok katkı verdiklerini görüyoruz. Sizin bu konuda yorumunuz nasıl olur?

Türkiye’deki kulüplerin çoğu maalesef kariyer satın alıyor. Oyuncunun geçmişinde yaptığı performansı baz alarak kulübümüze katıyoruz. Bana göre olması gereken oyuncunun kariyerini değil, potansiyelini satın alabilmek. Tabii yıldız oyuncuya karşı değilim. Kulüpler ticarethane gibi. Ürününü pazarlayabilmesi için isimli oyuncuya da ihtiyaç var.

Transfer edip daha sonra yanıldığınızı düşündüğünüz oyuncu oldu mu?

Bu sezon 15-16 transfer oldu. Harcadığımız para, verdiğimiz bonservis ve oyuncu maliyetlerine bakıldığında aldığımız karşılığın yine olumlu olduğunu düşünüyorum. Bazı oyuncularda yanılmış olabiliriz. Bu da olacak. Her aldığımız oyuncu istediğimiz gibi katkı yapmayabilir. Önemli olan buradaki niyet. Biz bu işi araştırarak yapıyoruz ama yanılma payı da olacak.

Virüs sonrası hiçbir şeyin eskisi olmayacağını, futbol piyasasında büyük paraların ödenemeyeceği hatta futbolcu maaşlarında düzenleme yapılacağı yönünde söylemler var. Bu sezonu bir kenara bırakıp geleceğin Trabzonspor’unu yaratırken yapacağınız oyuncuları belirlerken hangi kriterleri göz önünde bulunduruyorsunuz?

Kafamızdaki plan bir yıllık değil 3-5 yıllık Trabzonspor’u oluşturabilecek oyuncuları buraya katabilmek. Sayın Başkan ve yönetim kuruluyla da paylaştım. Yaşı biraz daha aşağıya çekmek istiyoruz. Daha potansiyeli ve çıkışa ihtiyacı olan oyuncuları buraya katabilmemiz gerekir. Araştırmalarımız bu yönde.

Sağlık bakanımız düzenli olarak çıkıp salgınla ilgili bilgiler veriyor. Bu virüs salgınıyla ilgili neler söylersiniz?

Öncelikle ülkemizde yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, hasta olanlara acil şifa diliyorum. Kısa sürede bu salgının sona erip çocukların okula gittiği, stadyumların dolduğu, insanların rahat bir şekilde sokaklarda gezebildiği bir ortama geçebilme arzusundayız. Karşımızda bilmediğimiz bir virüs var. Şu an için aşısı yok. Sadece önlemler var. Sosyal mesafeye ve hijyene dikkat etmek gerekiyor. Bu önlemlere gereken hassasiyeti gösterip bu salgının süresini kısaltmamız lazım. Bana bir şey olmaz demeden sağlık bakanlığımızın, bilim kurulunun ve hükümetimizin uyarılarına uymamız gerekiyor.

Hem iç sahada hem de deplasmanda takımımızı yalnız bırakmayan bir taraftar topluluğuna sahibiz. Taraftarlarımıza ne mesaj vermek istersiniz?

Özellikle bu yıl içerisinde bakıldığı zaman taraftarımızın takıma olan inancı ve güveni son derece önemli. Hem kendi sahamızda hem de deplasmanlarda bizi destekliyorlar. Onlar olmadan bu işin zevki olmuyor. Bu durumda oyuncuyu maça konsantre etmek, bir hedefe kilitlemek kolay değil. Onların varlığı ve destekleri çok önemli. Onlarla birlikte kazanıp, onlarla birlikte mutlu oluyoruz.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler