Haber61 Özel Haber / Tuncay Lakot

(Kaynak gösterilmeden kullanılamaz)

Trabzonspor'un başarılı futbolcusu Olcay Şahan, Haber61'e özel röportaj verdi.

Almanya'da futbola başlama serüvenini anlatan Olcay Şahan, "Sağlam bir altyapıdan geliyorum. Bu da istatistliklerde belli. Mönchengladbach’ın ikinci takımıydı. 18 yaşındayken ben 3. Lig’de oynuyordum. Süper Lig’de gelen gurbetçi oyuncuların çoğu Almanya 2. 3. Liglerinden gelme. Bundesliga’dan gelen çok oyuncu yok maalesef. İki sene orada forma giydikten sonra 2. Lig’de Duisburg’a yükseldim. Orada da çok başarılı oldum. Daha sonra kademe kademe 1. Lig takımlarından Kaiserslautern’e transfer oldum. Bundesliga’da oynadıktan sonra Milli Takım’da forma giydim. Ardından da Beşiktaş ve Trabzonspor formalarını giydim." ifadelerini kullandı.

"KARAKTERİM BENİ BU SEVİYEYE GETİRDİ"

Şanslı bir dönemde Türkiye’ye geldiğini kaydeden Olcay "Geldiğim dönemde Beşiktaş’ta ‘Feda Sezonu’ vardı. Almanya’dan ve Avusturya’dan gelen birçok futbolcu vardı. O yüzden çok yabancılık çekmedim. Benim karakterim beni bu seviyeye getirdi. Nereden geldiğini bilirsen ve o yolla devam edersen sıkıntı yaşamazsın. Bundesliga’da oynayıp Türkiye’ye gelen çok fazla oyuncu yok Türkiye’de. O yüzden benim için daha kolay oldu. Almanya’da alt liglerde forma giyen oyuncular Süper Lig’de rahatlıkla forma giyebiliyor, bunun da tek nedeni Almanya’da ki disiplin ve altyapı. Bu yüzden o futbolcular Almanya’da başaramıyorlar ve Türkiye’de yıllarca forma giyebiliyorlar. O yüzden Türkiye’de altyapı ve disipline daha çok destek verirsek oyuncularımız Avrupa’da üst düzey futbol oynayabilirler. Bununda örnekleri var. " dedi.

"İYİ Kİ BEŞİKTAŞ'TA VE TRABZONSPOR'DA OYNADIM"

Beşiktaş ve Trabzonspor'da oynadığı için şanslıolduğunu ifade eden tecrübeli futbolcu "Takımdaşlık konusunda Beşiktaş'ta ki hava Trabzon’da da var. O konuda ben çok şanslıyım. Öyle takımlarda oynadım ki; hiçbir sorun yaşamadım. Takımdaki arkadaşlık hep üst düzeydeydi.  Milli takıma gittiğimde hep o uyumluluğu gözlemledim. Yakın arkadaşlarımla bunun muhabbetini yapıyorduk. Başka takımdan gelen oyuncuların birbirlerini sevmediğini görüyorsun. İyi ki ben Beşiktaş’ta oynadım. İyi ki ben Trabzonspor’da oynadım. Bu takımlarda kardeşlik inanılmaz. Bu da seni başarıya taşır." ifadelerini kullandı.

"TRABZONSPOR'A GELMEDEN TEREDDÜTLERİM VARDI"

Trabzonspor'a transfer sürecini anlatan Olcay Şahan  "Öncelikle şunu söyleyeyim: ‘Olcay Beşiktaş’ta oynamadı, Trabzonspor’a gitti’ dediler.  Böyle bir şey yok. Ben o sezonun ilk yarısında 17 maçın 12’sinde ilk 11 oynadım, 3 kez de yedekten girdim. Trabzonspor’dan bana bir teklif geldi. Ailemle oturup konuşup bir karar verdik. Trabzonspor ile ilgili şehir ve takım anlamında zorluk yaşar mıyım diye tereddütlerim vardı. Ama ilk geldiğim zaman idmana çıkmadan Bursaspor’a karşı forma giydim. Taraftarların bana karşı gösterdikleri sevgiyi hissettikten sonra doğru kararı verdiğimi anladım. Taraftarlarla, Trabzon şehri ile aramda çok güzel bir bağ var. Takımı ve şehri inanılmaz seviyorum. Benim sıkıntılı geçen bir sürecimde de onlara birşeyleri geri verebilmek için elimden gelen herşeyi yaptım. Hocam sağolsun bana bu şansı verdi.  Sezon sonu kontratım bitiyor. Bu şehirde kalabilmek, bu şehrin insanlarını mutlu edebilmek için elimden gelen herşeyi yapacağım. Onlarla aramdaki bağ çok güzel bir bağ. Bunun hiçbir zaman kopmasını istemiyorum. Taraftarlar adını haykırınca çok mutlu olursun. Çimi bile yemek istersin, savaşmak, ölmek istersin. Maçlardan sonra galip geldiğimizde ismimi duyunca onlarla içten sevilmekten mutluyum." şeklinde konuştu

"KADRO DIŞI SÜRECİNİN UZUN SÜRMESİ BELKİ DE BENİM HATAMDI"

Kadro dışı kalma sürecini de anlatan tecrübeli futbolcu, "Kadro dışı kaldığımı öğrenince hayal kırıklığına uğradım. Beklemediğim bir durumdu. Futbolda herşey olabilir. O süreci yöneticilerimiz ve hocamız çok iyi yönetti. Biraz uzun sürdü. Belki uzun sürmesi benim kabahatimdir. İnanıyorum ki çok güzel sonuçlandı. Yazılan çizilenler bizimle alakalı değil. Bizleri kışkırtmak içinde bunlar. Ben hocaya küfür etsem, hoca bana tokat da atsa ben onun evladıyım. Benim bir yanlışım varsa gelir söyler. Hocamızda bunu sürekli dile getiriyor. Bize ‘Bu takımdaki herkes benim evladım. Eğer yanlış yaparlarsa ben onların hatasını düzeltmek için mükellefim’ diyor. Her zamanda bunları dile getiriyor. Hocamızla aramızla bir problem olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim." dedi.

"EĞER SORUN OLSAYDI..."

Teknik direktör Ünal Karaman ile arasındaki diyalogdan bahseden Olcay "Ben hocamı çok seviyorum. İlk kamp zamanı çok iyi bir diyaloğumuz vardı. Her zamanda öyle oldu. Ben belki oynamazsam mutsuz olabilirim, yanlış hamle yapıp trip atabilirim. Hocamız bu işe yıllarını vermiş ve Türkiye’de sayılı isimlerden birisidir. O futbolcusunun trip atıp atmadığını gözlemleyebilir. Bazen görmezlikden de geliyor. Hocamla diyaloğum farklı. Samet Hoca döneminde ben Türkiye’ye geldim ve Samet Aybaba’nın Ünal Karaman ile arası çok iyidir. Eğer bir problem yaşansaydı, Samet Aybaba araya girerdi. Ama böyle bir durum yok. Yazılan çizilenler hayal ürünü." ifadelerini kullandı.

Olcay Şahan Trabzonspor'da kadro dışıyken takımın kendisine ihtiyacı olduğunu düşündüğünü belirterek " Benim maddi olarak da iyi olan, 1,5 senelik sözleşmem vardı o süreçte. Önemli olan böyle ayrılmak değil. Türkiye’de herkes karakterimi, insanlığımı bilir. Bu süreçte takımımın da bana ihtiyacı olduğunu görüyorum. Herşey üst üste geldi.  Sakatlıklar, ardı ardına maçlar… Taraftarın bana olan sevgisini gördüm. Takımımızın maddi anlamda sıkıntıları var. Maddi durumlar yüzünden birkaç oyuncumuz ayrılmak zorunda kaldı. Kulübü ve taraftarları çok seviyorum. Ailemle burada çok mutluyum. Kulübümüzün maddi durumunu göz önünde bulundurarak orta yolu bulduk. Yöneticilerimiz Haluk ve Ömer Abi’de çok destek çıktı. Hocamla da görüştüm. İki haftadır takımla beraberim. 6 puanla başlangıç yaptık." şeklinde konuştu.

"ONUR VE BURAK'IN BÖYLE AYRILMASI ÜZÜCÜ"

Onur Kıvrak ile Burak Yılmaz'ın kadro dışı bırakıldıktan sonra takımdan gönderilmesine değinen Olcay "Onur ve Burak gibi futbolcular Trabzonspor’a yıllarını vermiş futbolcular. Onlara saygı duymak lazım. Onlar burada kendilerini kanıtladılar. Böyle ayrılmaları üzücü. ‘Çete’ falan yazıldı. Kulüp iyi giderken takımı bozmak adına herşey yapıldı. Türkiye’de bile bu böyle. ‘Nasıl yaparız da Milli Takımımıza bir katkı sağlarız’ değil ‘Nasıl yaparız da Milli Takımı yerden yere vururuz. Bize de haber çıkar’ düşüncesi var. Destek değil de iyi giderken nasıl köstek oluruz düşüncesi var. Bunlar hikayeden ibaret. İnsanlara saygı duymak lazım. Onların böyle ayrılması üzücü. Sonuçta takımda abiysek, gençlere örnek oluyorsak, onlara destek olmaya çalışıyoruz. Ben ilk günden beri yolumu hiç değiştirmedim. Her zamanda benim burada kimlerle beraber olduğumu, hangi oyuncularla birlikte olduğumu herkeste görüyor. O yüzden taraftarların hiçbir zaman ters bir algısı olmadı. İnsanlar gazetelerde yazılan çizilenleri okuyorlar, hala sosyal medyada bana herkes ‘Seni Seviyoruz. Sen bu takımın abisisin’ diyorlar. Bu ne demek? Yazılan çizilenler itibar etmeyeceksin, taraftar sahaya çıktığında destekliyorsa onlar doğruyu biliyordur. " dedi.

"SAHANIN İÇİNDE ZATEN KAPTAN GİBİYİM"

Kaptanlık konusunda daha önce yaşanan tartışmayı ve görüşlerini aktaran tecrübeli oyuncu  "Ben bu takımda kaptanlık pazubandını takıp takmamam önemli değil. Ben bu takımda abiyim. Sosa kaptansa ben Sosa’ya karşı istediğim cümleyi kurabiliyorum. Eğer bir karar verilecekse Sosa bana görüşümü sorar ben de söylerim. O benim görüşümü ciddiye alır. Zaten Sosa’nın Trabzonspor’a gelmesinde benim de büyük katkılarım var. Sivas Belediyespor maçıyla her zaman birşeyleri konuşabiliriz ama gerek yok. Hocam da bende gerçeklerin ne olduğunu biliyorum. Sivas Belediyespor maçında Uğurcan sahaya kaptan olarak çıktı. Uğurcan oyundan çıktıktan sonra kaptanlık bana gelmez, Zeki Yavru’ya giderdi. Sizler saha içinde o süreci kaçırdınız. Kaptanlık pazubandı bana geldikten sonra ben hocaya dönüp ‘Kaptanlık pazubandını kime vereyim?’ diye sordum. ‘O da Zeki’ye gönder’ dedi. Benim tek hatam kaptanlık pazubandını Zeki’nin eline direk vermemem; aramızda mesafe vardı diye ona doğru atmam. Onu insanlar yanlış algıladı. Ben kaptanlık pazubandını taksam da takmasam da sahanın içindeysem zaten takımın kaptanı gibiyim. Tek ben değilim. Futbolda Uğurcan öyledir ki; 4’lü defansın kaptanıdır. Orta sahadaki oyuncuların kaptanı da stoperdir. Çünkü onları yönlendiriyor. Pazuband saha içinde bir simge. Ama tabi ki Jose Sosa bizim kaptanımız. Onun sözü bizim için emir gibidir. Sonra Pereira gelir, Yusuf gelir. Trabzonspor kaptanlığını koluna takmamaya kim cesaret edebilir veya kim istemezki. Sosa Büyükşehir Belediye Erzurumspor maçında kaptanlık pazubandını uzatınca yine Ünal Hocama sorabilirdim. Hiç o riske girmedim, bu sefer direk koluma taktım. (Gülüyor.)" ifadelerini kullandı.

"BURADA GENÇLERİN HEPSİ YANLIŞ YÖNLENDİRİLİYOR"

Genç futbolcularla olan diyaloğu dikkat çeken Olcay "Gençlerimizin hepsine yardım eden bir futbolcuyum. Bana çok saygı duyuyorlar. Saha içinde, dışında her zaman destekliyorum. Bakıyorum ki çok yetenekli futbolcularımız var, Koray ve Berkay gibi. Çok açık futbolcular. Bizim Türkiye’de futbolcularımız, gençlerimiz çok dikkatli olması lazım. Bu süreçte yardım ettiği kişilere, menajerlerine çok dikkat etmesi lazım. Özellikte Trabzon’da çok dikkat etmesi lazım. Çünkü burada oynayanların hayali Avrupa’da forma giymek. Bu hayali gerçekleştirmek çok doğru kişilerle beraber olmaları lazım. Burada gençlerin hepsinin çok yanlış yönlendirildiğini görüyorum ve o kişilere dikkat etmeleri gerekiyor." dedi.

Futbolculara yönlendirme konusunda ne gibi tavsiyelerde bulunuyorsun sorusuna Olcay, "Abi olarak o konulara çok giremezsin.  Örnek vermek gerekirse Hüseyin Türkmen’ e ‘Git şunla beraber ol, şununla çalış’ diyemezsin. Yanlış bir hamle olduğunda belki ben onun hayatı ile oynamış olurum. Belki de o doğru yoldaydı. O konuda bir şey söyleyemem ama onların bazı şeyleri görmeleri, algılamaları lazım. Sadece saha içinde değil, saha dışında da neyi doğru yapacağını görmeleri lazım. Onlara tavsiyem kendilerine iyi baksınlar. İyi dikkat etsinler ki yapacakları hata hayatlarına mal olmasın. Çok yetenekli takımımız var. Gençlerin Milli Takım’da oynayabilecek düzeyde. Yusuf ve Uğurcan A Milli Takım’a gittiler. Hüseyin’de gidebilir, Abdülkadir’de gidecek. 4 tane A Milli Takıma giden oyuncumuz var neredeyse. Gelecek için önemli adımlar atmaları için doğru kararlar vermeleri lazım." şeklinde cevap verdi.

"FUTBOLU TRABZONSPOR'DA BIRAKMAK İSTİYORUM"

Sezon sonu bitecek olan sözleşmesi hakkında yorumda bulunan Olcay "Benim ilk düşüncem takıma geri dönmek. Oturduğun yerde para kazanmak kolay. Ben onu tercih etmedim. Emeğimin sonucunda kazanmak istiyorum. Sözleşmem sezon sonu bitiyor belki ama bu Trabzon’da kalmayacağım anlamına gelmiyor. Şuanda Avrupa yolunda ilerliyoruz. Zamanımız çok. Son 8 haftada takımıma katkı vermek istiyorum. Sonra yönetimle oturup burada kalmam için konuşabiliriz. Neden olmasın? Buraya geldiğim günde söylemiştim, Ben futbolu Trabzonspor’da bırakmak istiyorum." dedi.

Süper Lig'deki şampiyonluk yarışını ve takımın ligdeki pozisyonunu değerlendiren deneyimli futbolcu, "Biz en kötü ihtimal ligi şuanda bulunduğumuz yerde bitiririz. Ama Beşiktaş ile Galatasaray’ı yakalayabiliriz. Herşey güzel gidiyor. Çok basit kaybettiğimiz puanları kaybetmesek, Başakşehir ile biz yarışırdık. Buradaki durumu herkes biliyor. Ona rağmen hocamızla mücadele veriyoruz. 4, 3, 2 … Orada bir yerlerde bitireceğiz. Nerede oluruz bilemiyoruz ama şampiyonluk yarışında son haftaya kadar gider diye düşünüyorum. Sakatlıklar Trabzonspor için bir imtihan. Ama bu durumu, çok iyi yönettik. Yaptığımız iş büyük bir başarı. Hayalimiz şampiyon olmak ama gerçekleri de görmemiz lazım. Şuan şampiyonluk değil. Kademe kademe ilerleyeceğiz." ifadelerini kullandı.

"BURADA HERKES HERKESLE ESPRİ YAPAR"

Takımda herkesin birbiryle diyaloğunun iyi olduğunu anlatan Olcay "En komik diyaloğum Abdulkadir Ömür ile olanlardır. Makara ekibi, iki Abdülkadir ile Yusuf, Batuhan… (Gülüyor) Burada herkes herkesle espri yapar, kimse alınmaz. En küçüğümüz en büyüğümüze espri yapabiliyor. Bazen Abdulkadir (Ömür) Sosa’ya bir espri yapar hepimiz yerlere yatarız gülmekten. Sosa da güler. Başka kulüplerde bunu yapamazsın. Eskiden 'kaptan duşa girmeden duşa giremezsin' derlerdi. Şimdi o dönemler geçti.  Bazen, saha içinde en gencimiz takımı sırtlıyor." dedi.

MİLLİ TAKIMINI HOCASI YERLİ OLMALIDIR

 Milli takımın üst üste aldığı sonuçları ve değişimi değerlendiren Olcay "Yöneticilerimizin çok doğru bir hamle yaptığını görüyorum. Maçlara baktığımızda artık bambaşka bir Milli Takımımız var. Bununda sebebi yerli hocadır. Bana göre bir ülkenin Milli Takımının hocası yerli olmalı diye düşünüyorum. İki maçıda keyifle izledim. Oynamayan oyuncularımıza baktığımızda da çok potansiyelli bir ülkeyiz. İsterse Milli Takım kaybetsin, herkes ayakta alkışlayacaktır. Bence şampiyonaya da katılacağımızı düşünüyorum." ifadelerini kullanırken  " Kendini gelecekte yeniden Milli Takım'da görüyor musun? sorusuna ise "Tabi bu bir süreç . Sezon sonuna kadar iyi oynarsam Milli Takıma’da seçilebilirim. Asla pes eden bir futbolcu değilim. Saha içinde iyi olursan heryer açıktır." şeklinde yanıt verdi..

Olcay son olarak taraftara da mesaj vererek "Bu süreçte olduğu gibi bizi desteklemeye devam etsinler. Trabzonspor çok iyi yerlere gelecektir.' dedi.