Trabzonspor Divan Kurulu Başkanı Sürmen’den spor yasasına ek düzenleme önerisi “Başkan ve yöneticiler ayrı oylanmalı”
Trabzonspor Divan Kurulu Başkanı Ali Sürmen, kulübün içerisinde bulunduğu durum ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Trabzonspor Divan Kurulu Başkanı Ali Sürmen, basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Trabzonspor’un içerisinde bulunduğu durum hakkında açıklamalarda bulunan Sürmen, şu ifadeleri kullandı;
Trabzonspor'da ekonomik ve idari çalkantıların üst seviyeye çıktığı bir dönemde talip olduğum Trabzonspor Divan Başkanlığına 14 Şubat 2015 tarihinde seçildiğimiz günden beri, ben ve değerli yönetim kurulu arkadaşlarım sadece kulübümüzün menfaatleri doğrultusunda hareket etmeye çalıştık.
Kulübümüz için çok hayati dönem arz eden ve belki de taraftarlarımızın hiç haberdar olamadığı çok önemli kırılma noktalarında, Divan Başkanlık Kurulu olarak çok önemli kararlar alarak ve temaslar kurarak, kulübümüzün sıkıntılı günlerinden mümkün olduğunca sağlıklı çıkmasına önemli katkılar sağladığımızı düşünüyoruz.
Özellikle,2018 yılının yılbaşından itibaren idari ve mali çöküşün çok vahim noktaya ulaştığı bir dönemde, "bu tabloda kim aday olur" haberlerinin manşetleri süslediği süreçte, kulübün menfaatlerinin korunması doğrultusunda genişletilmiş divan kurulunu toplamakla başlayan hamlelerimiz ve mükemmel Trabzonspor’luların katkılarıyla oluşan birlik, beraberlik ve güven ortamında, Sayın Ahmet Ağaoğlu başkanlığa aday olmuş, sayın Ahmet Ağaoğlu başkanlığında oluşan yönetimlerin, süreci genelde doğru yönetmesi ile de 8.şampiyonluk gelmiştir.
Bu vesile ile Sayın Ahmet Ağaoğlu'na ve birlikte çalıştığı tüm yönetim kurulu üyelerine tekrar teşekkür ederim.
Divan Başkanlığı ile yönetim uyumu sonucu, başka kulüplerde olmayan şekilde kulübün üye yapısını sağlıklı zemine oturtan tüzük, 2018 yılında yapılan genel kurulda değerli üyelerimizce kabul edilmiştir.
Lakin onca emek ve fedakarlıkla gelen 8.şampiyonluğun 6 ay dahi keyfini süremeden, şampiyonluk sonrası 15 yanlış, nitelikten uzak ancak pahalı transferler nedeniyle, kulüp 2022/23 sezonunda, 2018 yılından daha ağır mali ve idari krize girmiştir.
2023 yılının ilk günlerinde artık gizlenemez hale gelen ve kulübe zarar vermesi an meselesi olan tarihimizin en ağır krizinde yine Trabzonspor’umuzun menfaatine uygun çözüm üretilmesine katkı sağlanarak, kulübümüzün muhtemel bir kaosa sürüklenmesi önlenmiştir.
2018 ve 2023 krizinin aşılmasında, divan başkanlığının çözüm çalışmalarına çok önemli katkılar veren kulübümüzün eski başkan, asbaşkan ve yöneticilere çok teşekkür ederim.
Ayrıca gelinen mali kriz ortamından kendisini de sorumlu tutup, sorunun çözümü için aday olup, Trabzonspor Başkanı seçildikten sonra mali yönden bir kriz çıkmasını şahsi ekonomik gücü ile engelleyen Sayın Ertuğrul Doğan’a da çok teşekkür ederim.
Kulübümüzün yeni bir idari ve mali krize girmemesi için bugün kulübümüzü yöneten Sayın Başkan ve yönetim kurulu kadar, teknik kadroya, basına ve taraftarlarımıza çok önemli görevler düşmektedir.
Görevde bulunan başkan ve yöneticilerin asli görevi, bu kulübün gerçek sahibi olan üyeleri ve taraftarlarına iddialı ama sağlıklı yapıda bir kulüp bırakmaktır.
Türk futbolunda sorunlu kurumlar olarak TFF, Hakemler, Ulusal Basın ve Menajerler sayılabilmekle birlikte, futbolda en önemli ve ivedilikle çözümlenmesi gereken sorun spor yöneticiliği müessesesidir.
Avrupa kulüpleri kadar geliri olmayan kulüp yöneticilerinin Avrupa kulübü gibi transfere para harcama yapması, kulüpleri batağa sürüklemektedir.
Bu nedenle kulüp için yaptığı yada yapacağı her şeyin tek doğru olduğunu düşünen egosu yüksek yada kulübünün renginden çok doların rengine aşık olan kişileri futbol dünyasından uzak tutmak gerekir.
Bir sezonda süperlig takımlarının 7 sinin "transfer yasağı" alması, Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Spor Bakanının mutlaka değerlendirmeye alması ve spor yöneticiliği konusunda çözüm üretmesi gereken sporun acil konusudur.
Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu olarak bizim önerimiz kulüplerin tüzük keyfiyetine bırakmadan, Spor Yasasında ek düzenleme yapılarak, tüm kulüplerin uymak zorunda olacağı ve tüzüklerini değiştireceği, tercihli oy sistemi ile kulüp başkan ve yöneticilerinin seçilmesidir.
Örneğin; Başkan adayları yönetim kurulu liste ile birlikte değil tek olarak oylanmalıdır. Yöneticiliğe aday olanlar ise, liste ile seçime girmek ister yada başkan adayı genel kurula yönetici listesi sunar ise, yönetici sayısının iki katı sayıda listeye isim yazmak zorunda bırakılmalı ve ayrıca hazırlanan yönetici listesine giremeyen yada yazılmak istemeyen yönetici adaylarına tek başına da yöneticiliğe aday olabilme hakkı verilmelidir. Böylece oy kullanacak üyelerin yönetici adaylarında tercih yapmasına imkan verilerek en çok oy alanların yönetici seçilmesi sağlanmalıdır.
Böylece üyelere dayatılan yöneticiler dönemine son verilmiş olacağından, üyelerin çoğunluğunun tercih edeceği bir yönetim oluşabilecek, genel kuruldan kendi gücü ile yetki alan üyenin başkanı denetlemesi de daha kolay olacaktır.
Yine bir diğer önerimiz, Başkana icra kurulunda özgürlük tanınsa da, borçlanmada imza yetkisi yönetim kurulunun çoğunluğundan yetki alan üyelere verilmelidir.
Ve belki de asıl önemlisi, şirket kulüplerde kulüp yönetiminin, şirket yönetimine atadığı kişilerin belirlenmesi, azledilmesi ve sorumlulukları yönünde Türk Ticaret Kanunu ve Spor Kanununda muallak olmayan, emredici ve net hükümler düzenlenmeli, şirket yöneticilerinin doğrudan kulüp yönetimin denetiminden çıkarılıp atanmaları kulübün diğer organlarının da muvafakatına bağlanmalıdır.
TFF nin yabancı kuralına dair yeni düzenlemeleri, Türk Futbolunun kurtuluşuna dair olumlu hiç bir hüküm ifade etmemektedir.
Önemli olan Türkiye'ye transfer edilecek yabancı futbolcuların kariyeri, yaşı, sağlık durumu ve kulüp bütçesi ile futbolcuya ödenen para oranı iken, kulübede yada sahada yabancı sayısı ile teselli bulunmak, abesle iştigal etmektir.
Spor Kulüplerimizin ve Milli takımlarımızın geleceğinin alt yapıdan geçtiğini görmeyen yada görmek istemeyen yöneticilerin alt yapı ile ilgileniyormuş gibi yapması, en sıradan maçlarda bile alt yapıdan gelen futbolcuların kısa sürelide olsa şans bulamaması, TFF'nin çareyi yurt dışındaki Türk futbolcularda araması, çözümü zorlaştırmaktadır.
Trabzonspor'umuzun alt yapısı için çok önemli olan Özkan Sümer Akademimiz var. O tesise rahmetli Özkan Sümer'in ismini vermek elbette önemli bir vefa örneği olsa da, asıl önemli olan o akademide rahmetli Özkan Sümer'in ilkelerinin de yaşatılmasıdır.
Ayrıca "akademi" bilimsel çalışma yapılan bir yerdir. Akademide bilimsel eğitim almamış kişilerin görev yapması da amaca aykırıdır.
Değerli Trabzonsporlular,
Görevde bulunduğum süreçte 3 dönem bana bu görevi layık gördünüz. Arkadaşlarımla birlikte sizlere layık olmaya çalıştık. Şimdi yine bir divan başkanlığı seçimi var.
Camiamızda bu görevi layıkıyla yapacak yüzlerce insan var.
Bu görev zaman, sabır ve özveri isteyen bir görevdir.
Kongre sürecine girilmesi ile gerek sosyal medya hesaplarında yaptıkları paylaşımlarla, gerekse telefonla beni arayıp "abi aday değilsen adaylığı düşünüyorum, adaysan aday değilim" diyen ve bugüne kadarda "adayım" diye açıklama yapmadan nezaketle benim kararımı bekleyen tüm bordo mavi aşığı arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.
Bu hem insan olarak beni mutlu etmiştir. Hem de Divan Kurulu olarak genelde doğru şeyler yaptığımızın işaretidir.
Bizler bu görevlerde gelip geçici, Trabzonspor'umuz ise hep payidar kalacaktır.
Önemli olan görevde bulunduğumuz sürece dair Trabzonspor tarihine "hoş bir seda" bırakmaktır.
Ben ve her kararımızı ortaklaşa aldığımız çok değerli arkadaşlarımın "hoş seda"yı bıraktığını düşünüyorum.
Bu nedenlerle yeni arkadaşların da bu görevlerde yer alıp Trabzonspor'a hizmet vermeleri gerektiğine inandığım ve en güçlü zamanda nöbeti genç arkadaşlara bırakıp "abilik" yapmamın daha sağlıklı bir karar olacağına inandığım için yapılacak Divan Başkanlık Kurulu Başkanlık seçiminde aday olmamaya karar verdim.
Divan Başkanlık sürecimde benim arkamda, bir dağ gibi durup, başarılı olmamız için fikir üreten, tüm dönemlerimdeki yönetim kurulu arkadaşlarıma ve çalışanlarımıza, Trabzonspor menfaatine uygun çözümlerde bana çok önemli destekler veren tüm eski ve mevcut Başkanlar ile Yöneticilere, Kurullara ve taraftarlarımıza şükranlarımı sunuyorum.
Divan Başkanlığım sürecinde sürekli istişare halinde bulunduğum TFF temsilcilerimize, Trabzonsporlu Profesyonel Futbolcular Derneği, TGC, TSYD, Trabzon ASKF, TÜFAD,1461 Trabzon Futbol Kulübü ve tüm Amatör Spor Kulüplerimizin, Başkan ve Yönetim Kurullarına teşekkürü bir borç bilirim.
Bu vesile ile tüm taraftarlarımızı sevgi ve saygı ile kucaklıyorum. "Bize her yer Trabzon"
Kaynak: