Trabzonlu işadamı Türkay Gümüş, Trabzonspor yönetimine destek vermek gerektiğini vurgulayarak bu sene yaşanan tecrübenin gelecek senenin işaret fişeği olduğunu söyledi.
Haber61’e açıklamalarda bulunan Türkay Gümüş, Trabzonspor’un kaçırdığı şampiyonluk ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Türkay Gümüş’ün açıklamalarının satır başları;
TÜRKİYE’DEKİ KULÜPLERİN SORUNLARI TRABZONSPOR’DAN FARKLI DEĞİL
Trabzonspor, Trabzonluların değil, Trabzonspor sevdalısı olan Trabzonlu olmayanların da önemli bir değeri. İşi kadar meşgul eden, psikolojik olarak olumlu yada olumsuz olarak motivasyonunu etkileyen bir kurum. Ben Mehmet Ali Yılmaz’dan başlayarak bütün Genel kurulların bütçe kitapçıklarını alarak, “neden Trabzonspor Başarılı olamıyor?” diye kitapçıkların tamamını bir ekonomist olarak inceledim. Yönetim bilimi ve sosyolojik açıdan inceledim. “Ben Trabzonspor Nasıl Şampiyon olur?” diye bir çalışma yaptım, yaklaşık olarak 200-300 sayfalık. Daha sonra ben 50 yaşında işletmede yüksek lisans yaparken baktım ki; Trabzonspor’un geçmiş ve gelecekle ilgili yapılanması, mevcut durumu ve hedefleriyle ilgili, Trabzonspor’un nasıl şampiyon olması gerektiği ile ilgili kafamda bir yüksek lisans tezi vardı. Ancak baktım ki Türkiye’deki kulüplerin sorunları Trabzonspor’dan farklı değil. Yöneticilerin koyduğu paralar, ciddi manada borçlar, o dönemde de Mali Fair Play kriterlerinin devreye girmesiyle, daha sonra da yaşanacak yaptırım ve kısıtlamalarla beraber kulüpler zor durumlara düşecek. Sonra bu birikimimizi genel manada bir teze dönüştürerek futbol kulübü yönetimi ve yöneticiliği ile ilgili bir yüksek lisans tezi hazırladım. Bunu kitap haline getirerek bütün futbol kulüplerine hediye edeceğim.
FUTBOL 25-30 SENE ÖNCEKİ FUTBOL DEĞİL
Kitap haline getirme taslağını hazırladım ama futbol sürekli kendini geliştiren olguları değişen bir endüstri. Futbol sadece sahada oynanan futbol değildir. Futbol dünyada ekonomik, sosyolojik ve diğer yönleriyle büyük bir olgudur. Dünya Nüfusunun büyük çoğunluğu futbolla ilgilidir. Futbol sadece sahada oynanmadığı için Trabzonspor’un saha sonuçlarıyla bir kurumun yöneticilerini yargılamak gerçekten haksızlık olur. Trabzonspor’un 25-30 sene önceki şampiyonluğu ile taraftar kendini tatmin ediyordu. Ancak şartlar değişti. Zaman değiştiği için futbolun bugün sahada 3 direğin arasından geçerek neticeye varılan bir oyun olarak algılanmaması gerektiğini, arkasında ciddi bir yapılanma ve altyapının olduğunu, bu altyapı sadece futbolla ilgili değil. Ekonomik, yönetim, halkla ilişkiler altyapıları. Halka açılan bir ekonomik yapısı var. Futbol kulübü yönetimi bundan 25-30 sene önce yönetenlerin anlayışı dışında çok farklı bir anlayışa bürünmüştür.
FUTBOL SADECE SAHADA OYNANSAYDI TRABZONSPOR 10 PUAN FARKLA ŞAMPİYON OLURDU
Trabzon şehri ve insanı futbolun içerisinde fakat bu yönetim taşın altına elini koydu. Yönetim taşın altına elini koyarken diğer paydaşlarında elinden geleni yaptığını düşünüyorum. Trabzonspor çok kötü yönden bir noktaya kadar geldi. Gelinen nokta kupada final, ligde şampiyonlukta kaybedilen bu kadar puanlara rağmen kafa kafaya bir yarış, bununla beraber Trabzonspor’un ekonomik değeri. Uğurcan, Abdülkadir’ler ve daha fazlası. Böyle bir ekonomik değer oluşmuş. Bırakın Sörloth’u Yusuf gitti, belki gitmek zorundaydı, daha gidecek olanlar var ve altyapıdan gelecek olanlar var. Trabzonspor bu kadar ekonomik değere ulaştı. Trabzonspor’un kapısından haciz memurları ayrılmıyordu. Trabzonspor ciddi Manada büyük bir yükü üzerinden attı. Şampiyon olamadık diye bu kadar yapılanları görmezden gelmek, Trabzonsporlu olana, bu kulübü samimi olarak seven kişiye yakışmaz. Futbol sadece sahada oynanmıyor. Bugün bizim 28 puanımız hakem camiası tarafından bir kısım ellerle gasp edilmişse bunun üzerine de gitmek lazım. Futbol sadece sahada oynansaydı Trabzonspor 10 puan farkla şampiyon olurdu. Bunun hakkını vermek lazım.
TAKIMIN BAŞINDA ŞENOL GÜNEŞ VEYE FATİH TERİM OLSA ŞAMPİYONDUK
Hüseyin Hoca’nın Ünal Hoca gittikten sonra orada kalması bence doğru bir karar değildi. Şampiyonlukta yönetim saha dışıyla uğraştığı gibi saha içinde bu işin psikolojik yapısı da çok önemli. Düşünün ki Fatih Terim Trabzonspor’un başında olsa şampiyonduk biz. Hem de açık ara farkla. Şenol güneş olsa şampiyonduk. Tecrübeli bir hoca Mustafa Denizli olsa şampiyon olurduk. Tek başına karar verme konumunda çok tecrübesi olmayan Hüseyin Hoca'nın böyle bir zor süreçte Trabzonspor’un başına gelmesi doğru olmadı. Maçları izliyoruz. Ortada bir sorun var. Öne geçtiğimiz birçok maçta puanlar kaybettik. Trabzonspor’un futbolcu yapısı ve kalitesi zaten bu oyunu oynamaya yeterliydi. Sahada organizasyonu yapacak, futbolcuların motivasyonu ve iç değerlendirmesiyle neticeye gidebilecek olan bir hoca lazımdı, o da Hüseyin Hoca değildi. Belki Trabzonspor’un ekonomik durumu için Hüseyin Hoca gerekliydi ama kaybettiği şampiyonlukla 30-40 Milyon Euro para kaybedildi diye düşünüyorum.
BU TECRÜBE ÖNÜMÜZDEKİ SENENİN İŞARET FİŞEĞİDİR
Ben karamsarlık içinde değilim. Teşekkür ediyorum. Bir heyecan yaşattılar. En azından “o sene bu sene” duygusunu içselleştirdik. Gelecek Trabzonspor’un 10 sene sonrasının riskini giderdiler. Bu yönetime destek vermek lazım. İş bitmiş değildir. İnsanlar hata yapabilir. Bu kadar tecrübe önümüzdeki senenin işaret fişeğidir. O nedenle destek olmak lazım. Trabzon zor bir şehir. Tutunmak, başarmak, zirvede olmak, bırakın Türkiye ile mücadele etmeyi, Trabzon kendi içinde de mücadele etmesi gerekiyor. Trabzonspor herkesin kendini temsilde gördüğü bir kurum olduğu için herkesin destek vermesi lazım.
Kaynak: