Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta, NTV'de yayınlanan bir programa canlı yayın konuğu oldu.Usta gündemle ilgili sorulara yanıt verdi.


İşte Usta'nın açıklamaları;

-Kulübümüzün ve taraftarımızın uzun yıllardır bir başarıya ihtiyacı var. Geçen yıl ilk yarı böyle bir süreç yaşadık. Takımda kalite olarak sıkıntılar vardı. Yaptığımız transferle ikjinci yarı ciddi bir çıkış oldu. Son maçlarda bir düşüş oldu. Ligin son haftaları kötüydük. Talihsiz bir şekilde küme düşecek takımın belli olacağı maçın bize denk gelmesi oldu. Elimizden geleni yapmamıza rağmen Rizespor kümeye düştü Bursaspor kaldı. O maçta büyük bir travma yaşadık. O maçtan sonrasında ortaya çıkan tabloda teknik ekip ve oyuncularr üzerinde bir travma oluştu.

-Biz bu seneye öyle bir takımla girelim istedik ki hem ligde hem kupada bu takım ilerlesin. Stopere bir oyuncu, orta alana iki oyuncu, santrofara bir oyuncu planımız vardı. Sadece Serdar’la ilgili hedefimizi tutturamadık. O da takımını transfer yapamaması nedeniyle süreç uzamıştı. Diğer yandan teknik ekibin beğendiği Hubocan vardı ve son anda o oldu. Yine teknik kadronun önerisiyle Yusuf’un ayrılmak istemesiyle kanat transferi oldu. Bongonda kiralık oldu. Kadro aslında çok güçlendi. Bu sene peki ne oldu. Teknik kadroya sorduğumda cevap yok. Futbolun içindekilere sorduğumda cevap yok.

-Ersun hocanın söylediği şu oldu; İlk iki maçta aldığımız sonuçlar tatmin ediciydi. Sonrasında Göztepe maçı yenilgisi oldu. Ona kaza dedik geçtik. Fakat arkasından Alanya maçında 3-0 a kadar Trabzonspor en iyi futbolunu oynadı. Sonrasında tarifi mümkün olmayan bir gol yedik ve 4-3’e giden bir maç oldu. Ersun hoca o maçtan sonra 50 yılda bir olur dedi hakkaten öyle. O maçtan sonra bir şey yapmayalım Beşiktaş maçı var dedik. Bu maçta çok iyi bir maç oldu. Doğal olarak hepimizde 50 yılda bir olacak şey Alanya maçında oldu ama biz toparlanabiliriz dendi. Ama sonrasında hiçbir zaman olmayacak Akhisar maçı geldi. Beni o arada işlerimden dolayı burada değildim. Maçı internetten izliyorum ve büyük tempoda bir işim varken uçakta 3-0’ı görünce kapattım. O hafta camia için tam bir cehennemdi. Biz burada şunu gördük buradaki sorun derin bir sorun.

- Bu sene 11 de oynayabilecek çok fazla oyuncumuz var. Geçen yıl Okay sakatlandığında bile zor durumda kaldık. Akhisar maçın bize şunu gösterdi. Oynayan ve oynamayanlar arasında bir adalet sorunu var. Formayı hakkedenle haketmeyen arasında bir sorun var. İçeride bununla ilgili bir sorun var. Herkesin motive tutulması gerekirken bunun yapılamadığını ve takımda büyük bir düşüşün ve kenetlenme sorunu olduğunu gördük.  Burada mental olarak teknik ekibin işi toparlayamadığı ortadaydı. Çok iyi bir kadro kurmuşsunuz. Elbette bazı eksikler vardır. Bu kadronun iyi bir arkadaşlık ortamıyla elde tutulması bir sorun. Bence işin arka planı biraz karışık ve oradan yarayı aldık.


-Trabzonspor son yıllardaki en dar kadrosunu yaşıyor. Rıza hocanın söylediği şu ilk 11’e girebileek çok sayıda oyuncu olması. Yoksa 24 kişilik kadro var. Biz bunu bilerek yaptık. Sizin yedekteki oyuncularınızn gücü skoru belirliyor. Bize gelen en büyük eleştiri yedeklerin olmamasıydı. Rıza hocayla bunu konuştuk. Mutlaka oynamalıyım diyen 17-18 oyuncunun motive ederek takımı ayağa kaldırmamız lazım. Bu kadronun belli bölgelerinde fazla oyuncu olabilir. Şimdi kanatlarda 4 oyuncu var.  Olcay, Castillo, Bongonda, Volkan vardı ve Abdulkadir bir patlama yaptı. Defansta bir ekskiklik var. Forvette 3 oyuncu normalki şuan bunu görüyoruz. Orta alanda bir kalabalık görünebilir. Burada ilk 11’de olmalıyım diyen futbolcu sayısı fazla ve bunları ayağa kaldırmalıyız.

-Rıza hocanın da isteği doğrultusunda futbolcularla toplantı yaptım. Sonrasında 4 kaptanla toplantı yaptı. Gördümkü işi bırakmış futbolcularımız var. Mesela Bongonda var, bırakmış. Burada oyuncunun motivasyonu çok önemli. Takım için orada olduğunu, yarın görev geldiğinde daha fazla değer göreceğini anlatmaya motive etmeye gerek vardı. Büyük maçları ayırıyorum asıl o motivasyonu diğer maçlara bakmak lazım. Her bir oyuncunun derdiyle ilgilenip teknik kadronun motive etmesi lazımı.
 
- Ben Bursa maçından sonra teknik kadronun gönderilmesi için büyük baskı oldu. Ben arkasında durdum. Çok fazla değişiklikten yanında değilim.  Teknik kadro yazılandan, yayınlanandan etkilendi. Hocaya direk olarak giden mesajlardan etkilendi. Onların da direnmesi çok zor oldu.

-Şimdi bir başkası geldi kötü gidince yine aynısı olacak. Bu sene camiaya iyi şeyler yaşatmak isterken bunları yaşamak en çok belkide beni üzdü. Çünkü bunun sorumlusu olan benim. Biz kendi içimizde de öyle şeyler yaşadıkki. Bir tarafta ekonomik boyut ve diğer tarafta sportif taraf. Sizin yönteimle öyle bir hareket etmniz gerekirken bir boşluk bırakmamak isterken kendimi boşlukta buldum. Yönetim olarak yaşadıklarımızı ilerde konuşmamız gerekecek. Çok şeyle uğraşmaktan takatımız kalmadığı çok zaman oldu. Ama yola devam etmeye çalışıyoruz.
 
-Trabzonspor’un kötü gittiği günde, yangının üstüne körükle gitme operasyonu var. Takım içinde maaş farkları tabiki olacak. Bu her kurumda ve her kulüpte böyledir. Vallahi de billahi de bu bir yıkım operasyonu. Ben Onur’la görüştüm, bana şunu söyledi “Ben yıllardır buradayım. Yıllardır en çok ücreti ben aldım. Servetimi buradan yaptım. Bir kuruş istemiyorum.İstiyorsanız açıklamaya yapayım” dedi. Açıklama yapmasını istemediğim halde yapıp bunları söyledi. Bu dedikoduları Trabzonspor'u yıkmak için bilerek yapıyorlar. Bu kulübe kimse fitne fesat sokmasın. Trabzonspor için ölürüz diyip, içeriye şu oyuncuları aldılar içerisi yıkıldı diyorlar yazıktır.
 
-Ersun Yanal’la sözleşmeye ben yaptım. Önceki 2 aylık maaşını alır şeklinde. Kontratımızı yapan avuatımızla asbaşkanımız görüştü. Daha düşük bir rakamla feshedebiliriz görüşü alındı. Hocaya ben şu haberi gönderdim; Bir başkan olarak arkasında bu kadar durduğum bir teknik kadronun artık yapması gerek tek bir şey var. Bir günlük bile istememesi gerekir. Ama kontratta yer alan madde gereği böyle yaptık

-Devre arası gelmeden hoca değişmek çok zor bir durumdur. Zaten bir travma yaşamışsınız. Ya yabancı ya yerli alınacak. Ancak yabancı olduğunda o da bir zaman tanıma süresi isteyecek. O yüzden yerliye yöneldik. Burada forma adaletini sağlayacak, baba gibi davranacak bütün oyuncuları sahiplenecek, onlara abilik yapabilecek birisi lazımdı. Buna karar verince gündeme Rıza hoca geldi. Yönetim olarak topluca bu kararı aldık mı hayır almadık. Dünyanın hiçbir yerinde hoca veya futbolcu alırken oybirliğiyle alınmaz. Bir işe hızlı bir karar verip sistemin önünü açmanız gerekir. İşler öyle yürümüyor.

-Oyuncularla görüştüğümde bu kadronun çok kaliteli bir kadro olduğunu söyleyip hedefi gösterdik. Bizim için mutlaka bu sezon Türkiye Kupası’nı almamız lazım. Bir yerde dağınıklık olduğunda şu gitsin bu gitsin denir burada zararı gören camia oluyor. Elde böyle bir kadro varken başkanın değil Trabzonspor’un etrafında kenetlenmesi lazım. İnsanlar gelip geçecekler, aslolan Trabzonspor. Ligde Galatasaray’ı ayırcak olursak Beşiktaş ve Fenerbahçe ile 2 maçlık fark var. Diğer kulüplerde var. Biz hedefe baktığımızda henüz kopmuş değiliz. Sezon başında kayıplara baktığımızda sezon sonu Avrupa’ya gitmemiz şart. Galatsaray maçı o nedenle bir fırsat. O nedenle kenetlenme şart. Paramparçaysanız bedelini ödeyeceksiniz. Kötü sonuçlar aldık ama Başakşehir, Beşiktaş ve Fenerbahçe maçlarına baktığımızda bu kadronun neler yapabileceğini gördük. Herşeyi bir kenara bırakıp herkesin bir nefer olarak kulübe destek olması gerekir. Bu maraton çok uzun. Herkesten rica ediyorum, Trabzonspor bizim için neşe ya da üzüntü kaynağı. Hep birlikte kenetlenelim. İstifa edenlere de sesleniyorum, yarın siz de oraya gelebilirsiniz. O gün biz de size destek olacağız.

- Yanal ile yolları ayırdıktan sonra Fatih Terim ile görüşmedik. Rıza hoca ile 1 yıllık sözleşme imzaladık bunu kendi istedi. Başarılı olursak devam ederiz istedi.

-Rodallega ile görüştüm ve olayı sordum. Rodallega bana zenci dedi ve küfür etti dedi. Yaptığının hata olduğunu söyledi. Ama bilemiyorum tabiki böyle bir şey varsa futbolu bir kenara koyalım ırkçılık adına bir söylşeme bu dünyada yeri yok.Tabi ben bunu Rodallega’dan aldım bilemiyorum.
 
-Biz yönetime geldiğimizde zor bir süreç vardı. Trabzonspor’un ciddi oranda sıcak paraya ihtiyaç vardı. İlk mali kongre sonrasında bir açıklama yapmıştım. Bizim aldığımız borç 590 Milyon TL ydi. Bunları teker teker açıkladım. Futbol kulüplerindeki borç Euro bazındadır. 190 milyon Euro borç vardı. Şuanda 290 milyon Euro. Burada büyük kur farkı var. Trabzonspor tarihinde kasaya ilk defa öyle sponsorluklar girdiki. O borç 190 milyona nasıl geldi. Bunu sorgulamak lazım. Bu borcun yıllık faizi 125 milyon yani hiçbirşey yapmasanızda türk lirasında 850 milyona geldi. 200 milyon lira da içeriye sponsor koydum. Biz kendi dönemimizde bütçe açığı vermedik. Herkes bu soruya cevap arasın 200 Milyon Euro’ya nasıl gelindi.  200 Milyon Euro neden birikiyor. Hep açık verilmiş. Borçlar bir kenarda dursun. Gelir ve giderler birbirini karşıladığında kalıyor. Benim dönemimde bu oldu. Lira bazında bahsettiğimde nedenlerle fazla gözüküyor. Sponsorlar olmasaydı şimdi 300 Milyon Euro’ları konuşuyor olurduk.

- Ben geldikten sonra profesyonel kadroda kimseyi doğru düzgün değiştirmedim. Ben hiçbir oyuncuya yüzde 10’dan fazla menajerine ücret ödemedim. Bir tek Kucka’da şunu yaptım. Milan’da kalsa menajeri her yıl yüzde 10 para alacaktı. Trabzonspor’da Kucka’nın menajerine yüzde 10’un üzerine çıkan maddeyi koyduk ve bu parayı kendi cebimden ödedim. Bunu herkes böyle bilsin.
 
- Trabzonspor gündeme geldiğinde Trabzon –İstanbul tartışmaları yaşanır. Yönetim kurulurken iki kanattan da yöneticiler olur. Toplantılara başladık ve iki kanadın kavgalarından ben usandım. Öyle olduki her iki tarafı da temsilen birileriyle yaptım. Ben aralarını bulmaya çalıştım. Baktım sorun büyük yapmayalım dedik. Bugüne kadar yaptıkları için teşekkür ederim. Bu arkadaşlar geçen yıl da şu maçı yenileim istifa edecğiz bunu yenilelim istifa edeceğiz dediler. Ben bunlarla uğraşmaktan iş yapamadım. Biz sorun çözmek için yanınıza arkadaş arıyorsunsunuz. Ben iki kanatla da ayrı ayrı konuştum.Bütün kalan yöneticilere canı gönülden teşekkür ediyorum. Asbaşkanımız Trabzon’da çok baskı alıyor ve çok uğraşıyor. Burada çok ızdırap çekenlerden biri Ahmet Çubukçu’dur. Asla ayrım yapmamak üzere tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim. Malatya yenilgisinden sonra hazırlanmış bir metni basına gönderiyorsunuz. Onlara da teşekkür ediyorum. Bazı insanlar desteklerini geri istediler. Şuanda benimle birlikte 4 kişinin ekonomik desteği var içeride. Trabzonspor’a reklam verelim 3-5 lira kasaya girsin. Reklam verebilecek durumdaki arkadaşlarımız oldu istedikki katkı yapsınlar olmadı.

-Seçim çözüm olsa yarın yapalım. Benim beklentim ne olacak buradan. Yarın gelecek yöneticiler de aynı durumda olacak. Ancak baskılarla bunlar olmaz.Yönetici arkadaşlarımıza baskılarla birlikte istifa edin yönetim düşsün diye ayyuka çıkmış bir durum var.

- Trabzonspor insanlar için çok önemli. O yüzden herkes benim dediğim yapılsa daha iyi olurdu şeklinde insanların koruma mantığında konuştuğunu düşünüyorum. Bizim sene başında şöyle bir hedefimiz vardı; Transfer yaparken kalite ne kadar yüksek olursa gençler o kadar iyi gelir diye düşündük. Genç oyuncular kaliteli oyuncularla oynayarak gelişsinler. Ben Yusuf ve Abdulkadir’le ilgili görüşmeleri sürekli yapıyorum. Yusuf, Abdulkadir, işler yoluna girdiğinde iki katı bedeli arttık. Sene sonu gitmek üzere şimdiden anlaşma yapmak konusunu da konuştum, çok yüksek ücretleri de konuştum. Bu oyuncular için sezon sonu 40 Milyon Euro’yu konuşacağız. İşler iyi gittiğinde böyle olacak. Rıza hocaya ve futbolculara sahip çıkmalıyız. Yöneticiyi hırpalayarak bu sorunlar düzelmez. Gelin Trabzonspor’u koruyalım.