Trabzon’un sağlık konusunda merkez olduğunu belirten Doç. Dr. Türkyılmaz şu ifadelere yer verdi;

“Trabzon’un sağlık üssü olduğunu düşünüyorum. Bunu vurgulamamız gerektiğini düşünüyorum çünkü bunu sıkıntılarını yaşıyoruz biz. Ben hem İstanbul’da hem Trabzon’da çalışan bir hekim olarak bazen hastalar diyor ki hocam İstanbul’a mı gitsek? Aslında Trabzon’da çalışan çok iyi hekimlerimiz var. Trabzon bu konuda iyi ve merkez bir yer. Türk doktorları olarak ne kadar sıkıntılar içerisinde de olsak iyi bir yerdeyiz. Alt yapı kalitesi ve sağlık sistemi olarak her şey dâhilinde iyiyiz. İnsanlar kaliteli hizmete ucuz ulaşmak istiyorlar. Bu da Türkiye’de mevcut.

AKILLI MERCEK UYGULAMASI

Eskiden şişe dibi tabiriyle gözlük kullanan insanlar vardı. Biz daha önceden ameliyat yaptığımızda bu mercek yoktu, üretilmezdi. İmkân yoktu. Onun yerine gözlükle idare ediyorduk. Artık teknoloji gelişti. O gözlük yapısı gözün içerisine yerleşebilecek hale getirildi. Lens teknolojisindeki gelişme ile beraber bu artık gözlük kullanan her hastaya uygulanır oldu. Katarak ameliyatında yapısı bozulan mercek alınıyor yerine yapay mercek konuluyor. Eskiden sadece uzağı görmek içindi. Şimdi hem uzağı hem yakını hem ara mesafeyi görmeye yarayan mercekler koyabiliyoruz. Bunların değişik tipleri var, her hastaya uygun mu değil mi bunları değerlendirmek gerekiyor.

LAZERLE GÖZLÜKTEN KURTULMA İŞLEMİ

Günlük pratiğimde en fazla fayda gören hastalar hem uzak hem de yakın görme bozukluğu olanlar ve gözlük kullanan ama istemeyen insanlar. Günümüzde insanlar özgür olmak istiyor. Yaşlılık psikolojine girmek istemiyorlar. Yakalarında bir gözlük istemiyorlar. Devamlı kullandığınızı ve aktif olduğunu düşünün. Gözlükten kurtulmak isteniyor. Lazerle gözlükten kurtulma işlemini de uyguluyoruz. Bununla kesin çözüm adı altında sağlıkta bir çözüm yok. Hastalar bilinçli olsun. %100 diye bir şey yok. Tıpta 2+2 4 etmiyor. Hastalık yok hasta var. Bir hastalık bir kişide çok farklı olabilir. 3 yıl denilir 5 yıl yaşar. Gönül ister ki kendi ürünlerimizi kullanalım.

GÖZ TANSİYONU ÇOK ÖNEMLİ

Şeker hastalığı git gide artıyor. Toplumun %25 inde seker hastalığı var. Şeker böbreğe ve göze vuruyor. Aslında bizim için önemli olan göze vurana kadar ki aşamayı tedavi edebilmek. Şekerle göze iğne yapılması olayında neredeyse saç teli kadar bir enjektörle gözün uygun bir kısmına yapılıyor. Sinsi bir hastalıktır. Bu bölgede göz tansiyonu çok fazla. Bunu önemsememekte çok fazla var. Göz tansiyonu çok önemlidir.

ÇOCUKLARDA 9 YAŞ ÇOK ÖNEMLİ

Şaşılık bozukluğu yüz yıldır yapılan bir tedavi yöntemi. %100 çözüm yok % 80-90 var. Asıl önemsediğim şey, hastada kayma varsa çocuk yaşta düzeltilmesi. Çocuklarda görme 9 yaşın kadar gelişir. Daha sonrasında ne yaparsanız yapın etki alamıyorsunuz. Özellikle tek göz görme bozukları çok fazla. Burada ailelerin çocukların tek gözünü kapatıp deneme yapması. Bir sağ eliyle bir sol gözüyle bakarak muayene edebilir. Çocuklar okula başlamadan önce muayene ettirelim. Kendi gözümüzle kıyaslamalar yapabiliriz.

ESTETİĞİN ÖNÜNDE DURULMAZ

Göz, yüz, burun, ön planda. Mesela kapak düşüklüklerini tedavi ediyorduk. Zamanla biz de değişiyoruz kişilerin eksikleri de. İnsanların beklentilerini karşılıyoruz. Gerçekten ihtiyacı olup sırf estetik yaptırmış olacak diye yaptırmayanlar da var. Bazısı da 20’li yaşlarda estetik yaptıran var. 45’li yaşlardan sonra vücut sarkıyor. Az ve çok dengesini kurmak lazım. Estetiğin önünde durulmaz. Daha da çok artacak. Artık ameliyatsız estetik daha ön planda. İnsanlar kendini kutlu hissediyor. İnsanları mutlu hissettirmekte bizim görevimiz.

GÖNÜL İŞİ AMELİYATLAR DA YAPTIK

Mesleğe atıldığımız ilk zamanlarda bu tür şeyleri yaptık. Gönül işi ameliyatlar da yaptık. Özellikle göremeyen bir şekilde de doktorlara ulaşamayan hastalarda ameliyat ettik. Başarılı olduk. Mucize olmuyor mu? Oluyor. Her zaman olacak diye bir şey de yok tabi. Sadece gece gündüz ışığını ayırabilen çocuklarımız vardı. Gözlerini açtık. Koştular mutlu oldular. Meslek zor bir meslek. Güzel tarafları da işte bunlar.”

Vatandaşlara tavsiyelerde bulunan Doç. Dr. Kemal Türkyılmaz “Karadeniz’de 1. Sırada hastalık. Tedavi edilebilir körlükler için şeker hastalığı ön planda. Şakası yok. İkincisi göz tansiyonu... Bunlar tedavi edilebilirse çözülebilir hastalıklar. Öğrenmemek tedavi olmamak ayıp değil. Durmak ayıp. Kontrollerinizi lütfen ihmal etmeyin” dedi.