Geçen sezon 1461 takviyeli takım ligi dördüncü sırada bitirdi.

O zamana kadar Haciosmanoğlu’nun icraatlarına bu denli karşı çıkılmamıştı.

Çünkü, parasızlıktan da olsa altyapı orjinli bir takım kurulmuştu. Hocası da yine 1461’den gelen Mustafa Akçay idi.

Daha sonra Akçay gitti, Hami geldi.

O da futbol olarak daha da üstüne koyarak ligi dördüncü sırada bitirdi.

Trabzonspor seyir zevki yüksek bir takım hüvviyetine bürünmüştü.

Çoğu altyapıdan gelen futbolcular, yüreklerini ruhlarıyla bütünleştirerek mücadele verdiler.

Haftalar geçtikçe oynadığı futbol ile herkese “İşte benim Trabzonspor’um” dedirtti.

Sezon bitti her Trabzonsporlu bu takıma 2-3 takviye yapılırsa şampiyonluğa oynar diyordu.

Bu transferler beklenirken, bir anda yeni bir takım kurulma çalışmaları başlatıldı.

Herkese “İşte benim Trabzonspor’um” dedirten takım bir anda yok edildi. İyi para verdiler diye Adrian ve Henrike kapı önüne konuldu.

Oysa alınanlara daha fazla para verilmesine rağmen onların yarısı kadar katkı sağlayamadılar.

1461’den gelen futbolcular da bir bir elden çıkarılıp değişik takımlara yollandı.

Yıllık 100 bin avroya oynayan futbolcular gönderilirken, 1 milyon avroluk futbolcular alındı.

Sonuç ortada..

Geçen sezondan kalan ne bir mücadele, ne bir oyun anlayışı, ne de bir ruh vardı sahada..

Oysa 100 milyon lira harcanarak bir takım yapılmıştı. Üstüne üstlük deneyimli ve çalıştırdıkları takımlarda başarılı olmuş iki de hoca getirdiler..

Önce Halilhodziç geldi, “Yeni takım kurduk uyum sorunu” diye diye taraftarı uyuttu.

Şimdilerde de Ersun Yanal aynı şarkıyı söylemeye başladı.

Bugün kulübü yönetenler,  lig başladığında Trabzonspor’u şampiyonluğun en büyük adayı ilan ettiler..Ona göre para harcayıp transfer yaptılar..

Ersun Yanal gelince lig ikinciliği ve kupanın en büyük favorisi oldu.

 Ama şimdilerde görüldü ki,  hepsi de hayalmış, kandırmaca imiş..

Trabzonspor sevdalılarına hayal satılmıştı..

Vahit olmadı, Ersun geldi..

Ersun olmadı, belki de Ertuğrul gelecek..

Görüldü ki, sorun ne Halilhodziç de, ne de Ersun Yanal da..

Sorun, bilinçsiz ve hesapsız transfer yapanlarda..

Sorun, kavga ortamı yaratıp,  kulübü kin ve nefretle yönetenlerde.

Bu sorun ortadan kalkmadığı sürece Trabzonspor’dan başarı beklemeyin.

Karabük maçı

Karabükspor da Yılmaz Vural’ın ilk maçı. Böyle maçlar hep tehlikelidir.

Trabzonspor kendi sahasında zaman zaman iyi oynuyor. İyi oynamasa da duran top organizasyonlarıyla bulduğu gollerle maçı kazanabiliyor.

Ama bu kez karşısında çılgın teknik direktörün, çılgın bir takımı olacak. Avni Aker, sonucu merakla beklenen bir maça sahne olacaktır. (Tahmin:%60: 1  %40:0)

Galatasaray- Kayseri Erciyes (Tahmin:1)

Beşiktaş- Balıkesirspor (Tahmin:1)

Konyaspor- Fenerbahçe (Tahmin:2)

Bursaspor- Mersin İdmanyurdu (Tahmin:1)

Rizespor- Eskişehrispor (Tahmin:%60:0  %40:1)

Gençlerbirliği- Sivasspor (Tahmin:%60:2  %40:0)

Akhisar Belediyesi- Başakşehirspor (Tahmin:0)

Gaziantep- Kasımpaşa (Tahmin:%60:0  %40:1)