SÜLEYMAN SOYLU TRT BASKINI ŞİFRESİ VE MERAK EDİLEN SORULAR

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, referandum çalışmaları nedeniyle dur durak bilmiyor! Adeta baş döndüren programıyla parmak ısırtıyor. Gece gündüz demiyor. Her yere gidiyor. Her yerde konuşmaya çalışıyor. Trabzon’da çoğu ilçede miting tarzında konuşmalar yaptı. Ziyaretlerde bulundu. Gittiği yerlerde nasıl Ak Parti’ye geçtiğini, 15 Temmuz’da neler yaşadığını anlatıyor.

Sonra referandumda neden ‘evet’ denmesi gerektiğini vurguluyor.

Son olarak 15 Temmuz gecesi TRT binasını nasıl baskın düzenlediğini anlattı. Soylu TBMM’nin kapısını açmak için 3 defa anahtar istediğini her defasında dolap anahtarı getirildiğini hatta kapıyı kırmak istediğini ama meclisin kapısını kırdılar demesinler diye vazgeçtiğini ifade ederek, “Ben dünyaya o an mesaj verilmesi gerektiğini düşünerek meclise girmek istedim. Ama o an kapıyı kıracaktım. Kırmaktan vazgeçtim. Sonra içeri uzun uğraşlar sonucu girdim. TRT basıldığını öğrendiğimde dışarı çıktım. Kimde silah var diye sordum. Cumhurbaşkanı koruması bende var dedi. Yola çıktık. İçeri girdik” diye anlattı.

Bakan Soylu orada baskının başlangıcından sonraki detayları vermemesi dikkati çekti. Acaba neden anlatmıyor? Baskında silahlar konuştu mu? Acaba Bakan Soylu eline aldığı silahla ateş etti mi? Herkes de bu soruyu merak ediyor.
Sanırız bu soru cevap bulmadan tarihin tozlu sayfalarında yerini alacak.

Kim bilir belki onu da öğreniriz yakın zamanda..

Diğer taraftan Ak Parti’ye nasıl geçtiğini de anlatan Soylu, kendisini o dönem Başbakan şu anda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağırdığını ifade ederek, “Ben siyaseti bırakmıştım. Bana Sayın Erdoğan, ‘Orta Doğu’yu önümüzdeki 5 yılda karıştıracaklar Süleyman bey.. Ülkemizin zenginliğinin ortaya çıkmasını istemiyorlar. İleriye gitmesini gitmesini istemiyorlar. Ülkemiz tarihinin en büyük saldırılarıyla karşı karşıya kalacak.’ dedi. Bende kendisine, ‘Ben siyaset yapmak istemiyorum. Siz çok iyi yönetiyorsunuz’ dedim. Bu seferde bana, ‘Süleyman bey bu bir tercih meselesi değil ülke meselesi’ dedi.

Bakın yüzde 40-45 oy almış bir lider bana bunu diyor. Bir Başbakan.. Gel bu zoruluklar karşısında duralım diyor. Bende bu yola çıktım” dedi.

AK PARTİ KULİSLERİ VE TRABZON BAROSU

Trabzon Barosu referandumla alakalı etkinliklerini hızlandırdı. ‘Anayasa değişikliğini tartışıyoruz’ başlıklı konferanslar düzenlemeye başladı. Bu konferansların ilkinde ciddi tartışmalar öne çıktı. 

Referandumda ‘Hayır’ kararını savunan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile eski CHPli vekil Süheyl Batum’u konuşmacı olarak davet ettiler.

Konuşmacıların sadece ‘hayır’ tarafında olmaları avukat camiasını ikiye böldü. Ak Parti’nin avukat Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu ve Ortahisar’ın Ak Partili avukat belediye başkanı Ahmet Metin Genç bunu sorguladı ve tepki verdi. Neden ‘evet’ tarafında olanlar konuşmacı olarak davet edilmedi de yargıda bağımsızlığı savunanların sadece tek taraflı hareket ettiklerini ima ederek açıklamalar yaptılar.

Baro Başkanı Sibel Suiçmez konuyla alakalı gelen tepkilere, “

Ak Parti’de baro seçimlerinde yaşanan çatlaktan doğan kriz tekrarladı.

Nedeni de Baro seçimlerinde bazı Ak Partililerin Baro Başkanı Sibel Suiçmez’e çalıştıklarını hissettikleri yönünde.. 

Şimdi o Ak Partililer şunu sorguluyorlar; “Ey Ayşe Sula Köseoğlu Ey Ahmet Metin Genç baro başkanlığı seçimlerin siz hangi taraftaydınız? Bu baronun böyle olmasında sizin bir katkınız oldu mu? Olmadı mı?”

İşte bunlar Ak Parti  kulislerinde tartışılıyor.

Trabzon Barosu Avukatlarından Ak Parti Milletvekili Salih Cora’nın kardeşi yine baro üyesi avukatlardan ‘evet’çi Osman Cora da ilginç bir çıkış yaptı.

“Kendisini seçen iradeyi yok” saydı diyerek Baro Başkanı Sibel Suiçmez’i hedef aldı.

Eleştirilerini şu şekilde yaptı; “Sibel hanım DSP İl Başkanlığı dönemine özlem duyuyor olabilir.”

Sibel Suiçmez ise çağırdık gelmediler dedi.

Öte yandan ÇSGB Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan bu konuya şöyle tepki gösterdi; “

Trabzon barosunun hayırcı cephenin zemini olması kabul edilemez bir tutumdur. Baroya kayıtlı avukatların içerisinde Evet diyen önemli bir kesim var. Objektiflik hem hayır diyen hem evet diyenlerin tezlerini ortaya koyabileceği bir ortamı oluşturmayı gerektirir. Trabzon barosu topluma açık ilk uygulamasında iyi sınav veremedi. İdeoloji sağduyuya galip geldi. Baro gönüllülük esasına dayanan bir kaç fikirdaşın kurduğu bir dernek değildir.”

İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Bakan Müşaviri Ali Faik Hacıoğlu da, “Dün gece Hollanda’nın köpeklerini bu aziz türk milletinin üzerine salma gerekçesi neyse, Bakanımızı sınır dışı etme sebebi neyse, bugün Trabzon barosunun yapmış olduğu Referanduma hayır toplantısının gerekçesi de aynıdır. Biz bunu ne Hollanda’nın yanına bırakırız nede bunların uzantıları olan Türkiye’deki taşeronlarının yanına bırakırız bu büyük millet bunun hesabını er yada geç sorar.” ifadelerini sosyal medyada paylaşarak tepki verdi.

ÖNCE ONLAR ELEŞTİRDİLER!

Gelin biraz geçmişe dönelim. Trabzon Baro seçimlerine.. Şu andaki tartışmaları o dönemin röntgenini çekerek anlayabiliriz. 

O dönem Trabzon Barosu’nun Ak Parti kanadı Nusret Yılmaz’ı aday gösterdi.

Nusret Yılmaz’a karşılık Sibel Suiçmez çıktı.

Ak Partililerde o dönem fire oldu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya rağmen Nusret Yılmaz’a verilmesi gereken oylar Sibel Suiçmez’e gitti.

Nasıl olur? dediğinizi duyar gibiyim.

Ortahisar Belediye Başkanı avukat Ahmet Metin Genç, Milletvekilleri Ayşe Sula Köseoğlu, Salih Cora gibi önemli Ak Parti’nin kurmayları Trabzon Barosu’na kayıtlı değil mi? diye de sorabilirsiniz..

Yani bunlara rağmen kaybetti!

Nusret Yılmaz ile ilgili Ak Partili avukatlardan bazılar Bakan Soylu’ya mesaj gönderdi.

Şu hataları bu hataları yaptı diye..

Rapor da yazıldı gönderildi.

Halbuki Nusret Yılmaz yalnız bırakıldı!

Rapor sadece bakana karşı kendilerini kurtarma adımı olarak kaldı.

Şimdi dün bazı Ak Partililer sosyal medyada şöyle yazdılar; “Nusret Yılmaz’ı yalnız bırakanlar baroyu hayır seferberliği yaptığı için kınama yarışına girdiler.”

BAKAN SOYLU VE TRABZON’DAKİ KURMAYLARINA VERDİĞİ KÖTÜ NOTLAR

Lokalden genele doğru yolculuğumuza devam edelim.

Ne demiştik Baro Seçimlerinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya rağmen bazı kararlar değişti ve Nusret Yılmaz seçilmedi..

Şimdi Bakan Soylu bunu milletvekillerinin ve Trabzon’da Ak Parti’nin kurmaylarının hanesine ‘kötü puan’ olarak not etti. Bir ciddi unutmayacağı kötü notu da var Bakan Soylu’nun.. Sadece milletvekilleri, Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Genç için yok! Tabi tabi.. Öyle şaşırıp bakmayın! Tepede kasırgalar, fırtınalar kopuyor sanıyorsunuz ki hiç birşey olmuyor! Protokolde yan yana oturdukları gibi sessiz sakinler! Yok öyle bir şey!

Bakın o kötü not Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ile alakalı. 

Herşeyi de bize soruyorsunuz canım!

Bunun nedenini de siz bulun artık..

O PANKARTI GERÇEK SANANLAR ÇUVALLADI

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nun sınava giren öğrencilere başarılar dilediği pankartı dün sosyal medyada Photoshop  yöntemiyle değiştirildi ve paylaştırıldı.

Bunu gerçek sananlar çıktı ve başkana ağza alınmayacak hakaretler etti. Kimileri de paylaştı. Halbuki o pankartta öyle birşey yazmıyordu! Orada yazılan tebrik ve başarı idi. Başkan Gümrükçüoğlu’na adeta bir linç kampanyasına dönüştü. Yalanlar üzerine iftira üzerine.. Bu oyuna CHP eski Milletvekili Volkan Canalioğlu da geldi. Önce paylaştı sonra özür diledi ve paylaşımını sildi. Trabzon Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Akkaya twitter hesabından pankartın gerçeğini ve üzerinde oynanarak servis edilen halini paylaşarak, sahtesini paylaşan Volkan Canalioğlu ve televizyoncu Tayfun Talipoğlu’na şu mesajı yazdı; “Gerçek diye yaymaya çalıştığı sahtekarlığı paylaşmadan arayarak bizden GERÇEĞİNİ öğrenebilirdiniz.”

Altına Canalioğlu bu nota karşılık; “Mustafa, öyle iseki siz dediğinize göre öyledir. tweeti kaldırdım. Özür dilerim” cevabını yazdı.

Tayfun Talipoğlu da paylaşımını sildi.