Sanal'da PKK'ya büyük darbe

Cyber Protest Tim Sanal ortamda Türk Ulusunun menfaati için mücadelesine devam ediyor. Son olarar bugün PKK'nın sanal ortamdaki önemli adreslerinden biri daha çökertilerek Cyber Protest Tim'in eline geçmiştir.

Sanal'da PKK'ya büyük darbe

Cyber Protest Tim'den haber portalımıza gelen e-maili noktası virgülüne dokunmadan sizlere aktarıyoruz:

PKK Teror orgutunun son aylarda artan propagandalarina karsilik surekli sanal alemde birseylerin bitmedigini gostermek adina hakli bir mucadele icerisindeyiz. Son olarak PKK'nın Kürdistan İnsan Hakları Merkezi'nin sitesi  "www.kurd-chr.org"  CyberProtest TIM (www.cyberprotest.org) Tarafindan Ilelebet TURK Topraklarina Katilmistir.

Ayni Zamanda YOUTUBE Video paylasim sitesinde 13 ana kuzusu aslanlarimizin resimlerini photoshop benzeri programlar ile sozde gulunc duruma dusurup bunlari internette yaymislardi bu videolarla birlikte 214 Video silinmistir.

YOUTUBE'ye yaptigimiz bu operasyonun icerigini sizlerle paylasmakta yarar oldugunu dusunuyoruz.

"Youtube.com sitesine yüklenen Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve Son olarak sehitlik mertebesine ulasan 13 aslan parcasinin Çirkin Videoları tarafımızdan tespit edilip ekleyen üyelere ilk etapta özel mesaj gönderip onlar ile anlayacakları dilden iletişim kurup gerekli ön güveni kendilerine saglamaya çalıştık. Bu aşamadan sonra başarılı olduklarımızın mail adreslerini isteyerek muhabbeti koyulaştırarak operasyonlara başladık.. Son aşamada ise sosyal mühendislik adını verdigimiz bir yöntem ile bu kişilerin maillerini hackleyerek Youtube.com da bulunan kullanıcı hesaplarına el koymuş koyduk. Bu aşamadan sonra videoları yayından kaldırmak kolay oldu"

Cyber Protest Tim Ele geçirdiği bölücü örgüte ait internet sitelerine şu uyarı metnini koyuyor:

ooPS !!

CyberProtest TIM

EK1 : Ankara'da Bomba Yüklü Minibüs Bulunmasının Ardından Bunun PKK Terör Örgütünün Ayrı Bir Kolu Olan KURDİSTAN İNTİKAM TUGAY'larının Yapmaya Çalıştıkları Bombalı Propagandaya Karşın Siteniz Hacklenmiştir.

HAİNLERE;

Şimdi soruyoruz, binlerce yıldır birbirinin içine geçmiş insanları ayırmaya çalışmak hainlik değil de nedir?

          Bırakın artık elinizdeki o nifak tohumlarını. Bu topraklarda büyümeyecek o nefret fidanları. Bu toprağın ormanları sizin sahte ağaçlarınızı almayacaklar arasına.

          Bu toprağın özünde hain yetiştirmek yoktur. Ne yazık ki sizin gibi hainler dışarıdan geliyorlar. Ama sanmayın ki kaynağını bilmiyoruz, sanmayın ki anlamıyoruz, sanmayın ki meydanı boş bulup at koşturmanıza izin veriyoruz. Unutmayın ki at binmek bizim özümüzde var.

Güneş elbet bir gün bu toprakların üzerine kaldığı yerden doğmaya devam edecek. Gelin gölge etmeyin hayatımıza, gelin güneşin altında ele ele oynayan çocukları ayırmayın. Gelin özür dileyin ortak geleceğimizden. Gelin köpekleşmenin tarihinde önsöz olacağınıza güneşli günlerin kaynakçasında geçsin adınız.

          Netice şudur ki Hainler, âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar, bizim iman dolu göğsümüz gibi serhaddimiz var.

Büyük Türk Milleti;

Güneşli günler yakındır. Belki yarın belki yarından da yakın!

Ümitsizliğe düştüğünüz zaman mavi gökyüzüne bakın ve Atamız'ın şu cümlelerini hatırlayın. Göğsünüz bir kere daha kabarsın, tüyleriniz diken diken olsun, gözlerinizden iki damla yaş aksın.

“Bu memleket dünyanın beklemediği asla ümit etmediği, bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine sahne oldu. Bu sahne en aşağı yedi bin senelik Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı. Beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından korkar gibi oldu, sonra onlara alıştı.

Onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiatın çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu, Türk oldu. Türk, budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir"

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kızkardeşimin gelinligi, şehidimin son örtusü. Işık lşık, dalga dalga bayrağım, Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım. Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selamlamadan uçan kuşun Yuvasını bozacağım. Dalgalandığın yerde ne korku ne keder... Gölgende bana da, bana da yer ver! Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar! Yurda, ay-yıldızının ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün Kızıllığında ısındık; Dağlardan çöllere düşürdüğü gün Gölgene sığındık.  Ey şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalı; Barışın güvercini, savaşın kartalı... Yüksek yerlerde açan çiçeğim; Senin altında doğdum, Senin dibinde öleceğim.  Tarihim, şerefim, şiirim, herşeyim; Yer yüzünde yer beyen: Nereye dikilmek istersen Söyle seni oraya dikeyim!

EK: Bu Siteye BÜYÜK TÜRK MİLLETİ Adına El Konulmuştur.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler