Türkiye, Antarktika'da Çevresel Kirliliği Araştırarak Danışman Ülke Statüsüne Yol Açıyor
Türkiye, TÜBİTAK destekli "KUTUP-1001" projesiyle Antarktika'da kirliliği araştırıyor. Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Sezgin Bakırdere öncülüğünde, penguen/fok dışkısı ve okyanus suyu örneklerinde kirleticiler analiz edilecek.
Türkiye, Antarktika'da çevresel kirliliği anlamaya ve bölgeye yönelik uluslararası politikalarda daha etkin bir rol almayı hedefleyen yeni bir bilimsel girişimiyle dikkat çekiyor. TÜBİTAK tarafından desteklenen ve "KUTUP-1001" adı verilen çağrı kapsamında finanse edilen projelerden biri, özellikle penguen ve fok dışkısı ile okyanus suyu örneklerindeki inorganik ve organik kirleticilerin izini sürmeyi amaçlıyor. Bu çalışma, Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Sezgin Bakırdere öncülüğünde yürütülüyor.
Kutup bölgelerinin, dünya iklimi ve ekolojisi için hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Bakırdere, kutuplardaki kirlilik üzerine yapılan çalışmaların, bu uzak bölgelerde bile insan kaynaklı etkilerin gözlemlenebildiğini ortaya koyduğunu belirtti. Projede, penguen ve fok dışkısı ile okyanus suyu örnekleri üzerinde yapılacak analizlerle, 13 farklı metal ve yarı metal, 5 farklı ftalat ve organoklorür bileşiğinin belirlenmesi planlanıyor. Bu analizler, hem bölgedeki kirlilik düzeylerinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacak hem de bölgenin korunması için alınacak kararlara bilimsel veriler sunacak.
Ayrıca, Prof. Dr. Bakırdere'nin liderliğindeki araştırma ekibi, bu çalışmaların Türkiye'nin Antarktika Antlaşması'nda "danışman ülke" statüsü elde etmesine de yardımcı olabileceğini öngörüyor. Bu statü, Türkiye'nin Antarktika'da bilimsel araştırma ve çevresel koruma konularında daha fazla söz sahibi olmasını sağlayabilir.
Projeye dair sonuçlar, yüksek etki faktörüne sahip uluslararası dergilerde yayınlanan 12 bilimsel çalışmayla zaten bilim dünyasında kabul görmüş durumda. Türkiye'nin kutup araştırmalarına katkısı, uluslararası bilimsel toplulukta tanınmaya ve takdir edilmeye devam ediyor. Bu çalışmalar, aynı zamanda ülkenin bilimsel ve çevresel politikalarda uluslararası arenada daha rekabetçi ve etkili bir oyuncu olmasının yolunu açıyor.
Kaynak: