Türkiye'nin Savunma Sanayii'nden Büyük Başarı: MİDLAS İlk Füze Denemesini Gerçekleştirdi
Türkiye, MİDLAS projesiyle TCG İstanbul'dan ilk füze atışını başarıyla gerçekleştirerek deniz kabul testlerini geçti. Bu atış, yerli ve milli savunma kabiliyetinin güçlenmesinde önemli bir adımı temsil ediyor.
Türkiye Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı'nın (SSB) himayelerinde ve Roketsan'ın ana yükleniciliğinde yürütülen Milli Dikey Atım Lançer Sistemi (MİDLAS) projesi, önemli bir aşamayı başarıyla tamamladı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hayata geçirilen MİLGEM Projesi'nin bir parçası olarak geliştirilen MİDLAS, Türkiye'nin ilk milli fırkateyni TCG İstanbul üzerinden gerçekleştirdiği füze atışıyla deniz kabul testlerini başarıyla geçti.
Bu tarihi atış, savunma sanayii sektöründe önemli isimlerin katılımıyla gerçekleşti. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve diğer önemli savunma sanayii temsilcileri bu önemli anı yerinde izledi. Görgün, yaptığı açıklamada bu atışın sadece başlangıç olduğunu ve devamının geleceğini ifade ederek, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yerli ve milli imkanlarla güçlenmeye devam edeceğini vurguladı.
TCG İstanbul fırkateyninden HİSAR-D RF füzesinin başarıyla ateşlenmesi, Türkiye'nin savunma kabiliyetinde yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor. Bu test aynı zamanda, Türkiye'de ilk defa bir deniz platformundan milli bir hava savunma füzesinin, milli bir lançer kullanılarak ateşlendiğini gösteriyor.
Projede yer alan diğer firmalar olan Aselsan, Havelsan ve STM'nin katkılarıyla gerçekleştirilen bu başarı, gelecekte SİPER, SAPAN ve ATMACA gibi füzelerin de MİDLAS sisteminden atılabilmesinin önünü açıyor. Ayrıca, TCG İstanbul'da bulunan milli savaş yönetim sistemi ADVENT ve diğer gemi radar/sensör ve atış kontrol sistemlerinin entegre bir şekilde kullanılmasıyla HİSAR-D RF füzesinin güvenli bir şekilde fırlatılması sağlandı.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı'nın açıklamasına göre, bu kritik başarı, Türk Deniz Kuvvetleri'nin 'dikey atım yeteneği' kazanması ve 'milli hava savunma şemsiyesi' ile güçlenmesi anlamına geliyor. Bu başarılar, Türkiye'nin savunma sanayii alanındaki ilerlemesinin ve bağımsızlık yolundaki kararlı adımlarının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: