Türkiye, yapay zekanın hızlı gelişimi karşısında önemli adımlar atmaya devam ediyor. TÜBİTAK tarafından geliştirilen "Türkçe Büyük Dil Modeli", yapay zekanın Türkçe kaynakları daha iyi anlamasını ve Türk kültürüne uyum sağlamasını hedefliyor. Bu model ile Türkiye, teknoloji bağımsızlığını artırırken, kültürel yozlaşmayı önlemeyi amaçlıyor.

Dünya çapında büyük teknoloji firmalarının dil modelleri, genellikle İngilizce gibi Batı dillerine yoğunlaşmış durumda. Örneğin, Meta'nın geliştirdiği modelde Türkçe, ilk 16 dil arasında yer almazken, OpenAI'nin modelinde Türkçe kaynakların kullanım oranı sadece %0.16 seviyesinde. Bu durum, Türkçe'nin yapay zeka modellerinde yeterince temsil edilmemesi riskini beraberinde getiriyor.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na bağlı TÜBİTAK BİLGEM, bu boşluğu doldurmak için "Türkçe Büyük Dil Modeli" üzerinde çalışıyor. Bu model, Türkiye'nin teknolojik olarak yurt dışına bağımlılığını azaltmayı ve yerli kaynaklarla yapay zeka teknolojisini geliştirmeyi amaçlıyor. Ayrıca, modelin Türk kültürü, örf ve adetlerini de barındırması sayesinde, teknoloji kullanımının gençler üzerinde olası olumsuz kültürel etkilerinin önüne geçilmesi hedefleniyor.

Proje kapsamında, internet ve dijital kaynaklardan toplanan Türkçe metinler kullanılarak bir veri havuzu oluşturuldu ve Türkçe'nin dilbilimsel özelliklerini dikkate alan özel bir "tokenizer" geliştirildi. Bu tokenizer sayesinde, Türkçe metinlerin yapay zeka modelleri tarafından daha etkin şekilde işlenmesi sağlanacak.

TÜBİTAK'ın bu girişimi, yapay zeka çağında Türkiye'nin dil ve kültür bağımsızlığını korumasına katkı sağlarken, yerli ve milli teknoloji hamlesi çerçevesinde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Modelin geliştirilmesi süreci, farklı doğal dil işleme alanlarında başarı metrikleriyle değerlendirilerek en iyi hale getirilmesi üzerinde duruluyor. Bu stratejik girişim, Türkiye'nin kültürel ve teknolojik bağımsızlığını pekiştirmeyi amaçlıyor.