Uğur Mumcu Kimdir?

Uğur Mumcu kimdir, nerelidir, kaç yaşındadır? İşte Uğur Mumcu hakkındaki tüm detaylar...

Uğur Mumcu Kimdir?

UĞUR MUMCU KİMDİR?

Uğur Mumcu, 22 Ağustos 1942 tarihinde Nadire - Hakkı Şinasi Mumcu çiftinin oğlu olarak Kırşehir'de dünyaya gelmiştir.

Uğur Mumcu anısına ailesi tarafından Ekim 1994'te "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı" adında bir vakıf kurulmuştur. Eşi Şükran Güldal Mumcu, 23. Dönem TBMM'ye İzmir milletvekili olarak girmiş ve 10 Ağustos 2007 - 7 Haziran 2015 tarihleri arasında TBMM başkanvekilliği görevini yürütmüştür. Ağabeyi ve İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Ceyhan Mumcu'nun Uğur Mumcu ile ilgili röportajlarının bir kısmı "Kardeşim Uğur Mumcu" adıyla bir kitapta toplanmıştır.

Uğur Mumcu Kimdir?

EĞİTİMİ VE KARİYERİ:

İlköğretimi Ankara Devrim İlkokulu'nda ve ortaöğretimi Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi'nde okuyan Mumcu çok aktif bir öğrenciydi. 1961'de avukat olmak üzere başladığı üniversite eğitimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 1965'te tamamlamıştır. Henüz öğrenciyken 26 Ağustos 1962 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan "Türk Sosyalizmi" başlıklı makalesiyle Yunus Nadi Ödülü'nü almıştır. 1963'te fakültede öğrenci derneği başkanı seçilmiştir. 1969-1972 yılları arasında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde İdare Hukuku Profesörü Tahsin Bekir Balta'nın asistanı olarak çalımıştır.

ASKERLİK DÖNEMİ:

Askerliğini yapmaya hazırlandığı sırada, 12 Mart döneminde, bir yazısında kullandığı, "Ordu uyanık olmalı." sözleriyle "orduya hakaret etmek" ve "sosyal bir sınıfın öteki sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü kurmak" suçunu işlediği iddiasıyla gözaltına alınmıştır. Mamak Askeri Cezaevi'nde pek çok aydınla birlikte bir yıla yakın kalan Mumcu, bu davadan dolayı 7 yıl hapse mahkûm edilmiştir. Fakat bu karar Yargıtay tarafından bozulmuş ve Mumcu serbest bırakılmıştır. Bu olaydan sonra askerliğini yedek subay olarak yapması gerektiği hâlde 1972-1974 yılları arasında Ağrı'nın Patnos ilçesinde, resmî tanımıyla "sakıncalı piyade eri" olarak askerliğini tamamlamıştır. Patnos'ta ağır koşullar altında askerliğini yaparken zaten uzun zamandan beri var olan ülseri yüzünden mide kanaması geçirmiştir.

Uğur Mumcu Kimdir?

GAZETECİLİK HAYATI:

Yeni Ortam gazetesinde köşe yazarlığı yapan Uğur Mumcu, 1975’ten itibaren Cumhuriyet’te "Gözlem" başlıklı köşesinde düzenli olarak yazmaya başlamıştır. Aynı zamanda Anka Ajansında çalışmaktaydı. 1975 Mart'ında makalelerinden oluşan "Suçlular ve Güçlüler" adlı kitabını yayımlamıştır. Aynı yıl, Altan Öymen'le birlikte hazırladıkları, Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya Demirel'in hayalî mobilya ihracatını konu edinen "Mobilya Dosyası" adlı kitabı yayımlanmıştır.

1977 yılından sonra sadece Cumhuriyet için yazmaya başlamıştır. "Gözlem" başlıklı köşesinde 1991 yılının kasım ayına kadar aralıksız olarak yazmıştır. 1977’de "Sakıncalı Piyade" ve "Bir Pulsuz Dilekçe" kitapları yayımlanmıştır. Ertesi yıl, "Sakıncalı Piyade" adlı yapıtını Rutkay Aziz ile birlikte tiyatroya uyarlamıştır. Oyunu Ankara Sanat Tiyatrosu'nda tam 700 kere sahnelemiştir. 1978’de ise ünlülerin yaşam öykülerini, siyasal geçmişlerini bir güldürü zenginliğiyle anlattığı kitabı "Büyüklerimiz" yayımlanmıştır.

Türkiye'de 12 Eylül 1980 Darbesi'ne giden süreçte yaşananları eleştirmiştir. Türkiye'de terör olaylarının artması nedeniyle 1979 yılında, 12 Mart dönemi öncesi ve sonrası gençlik liderlerinin yaşadıklarını kendi ağızlarından yansıttığı ve silahlı eylemlerle bir yere varılamayacağına dikkat çektiği kitabı "Çıkmaz Sokak"ı yayımlanmıştır.  7 Mart 1980 tarihinde yayımladığı yazısında anarşi ve terör ortamını şu sözlerle eleştirmiştir.

"Bunun adı solculuk mu? Yoksul erlerin üstüne kurşun yağdıran, banka soyan eşkiyalık mıdır solculuk? Böyleyse, yerin dibine batsın böyle solculuk... Bunun adı milliyetçilik mi? Savcıları, yargıçları, üniversite öğretim üyelerini, emniyet müdürlerini öldüren, yurttaş kanı içen canavarlık mıdır milliyetçilik? Böyleyse, yerin dibine batsın böyle milliyetçilik..."

19 Temmuz 1980'de eski başbakan Nihat Erim'in öldürülmesinden sonra 21 Temmuz 1980'de yazdığı "Savaşın Böylesi..." başlıklı yazısında ise teröre çare bulamayan siyasileri eleştirmiştir:

"İşçisiyle, köylüsüyle, öğrencisi, öğretim üyesiyle, askeri ve sivili ile, okumuşu ve okumamışı ile yurttaşların kanını bu ölçüde sorumsuzca akıtan bir başka 'çok partili hayat' var mı yeryüzünde?"

12 Eylül 1980 Darbesi'ni "yağmurun yağması gibi doğal bir olay" olarak tanımlamıştır. Darbeden birkaç gün sonra, 17 Eylül 1980 günü yazdığı yazıda ise 12 Mart dönemini değerlendirerek Deniz Gezmiş, Mahir Çayan gibi isimlerin banka soyma, adam kaçırma, fidye isteme gibi eylemlerini "bireysel terör" olarak tanımlamış ve geçmişten ders alınması gerektiğini ifade etmiştir. Mumcu, aynı yazısında, "adam öldüren, cinayet işleyen solculuğun hainlik, katillik ve halk düşmanlığı" olduğunu yazmıştır. 1 Temmuz 1983 tarihinde yayımladığı yazısındaysa, "12 Eylül'ün Türkiye'yi bir iç savaş tehlikesinden kurtardığını, bunu açıkça kabul ve ilan etmeden hiçbir soruna çözüm bulma olanağının olmadığını, bunun nesnel bir gerçek ve somut bir olgu olduğunu" savunmuştur.

1981’de terörün silah kaçaklığıyla ilgisini ortaya koymak ve kamuoyunu bu konuda uyarmak için yazdığı "Silah Kaçakçılığı ve Terör" yayımlanmıştır. Aynı yıl, Mehmet Ali Ağca'nın Papa'yı öldürme girişiminden sonra Ağca üzerine inceleme ve araştırmalarını yoğunlaştırmıştır.

1982’de "Ağca Dosyası", ardından "Terörsüz Özgürlük" adlı makale derlemesi yayımlanmıştır. 1982 Anayasası'nı eleştirmiştir. 1983 yılında Ağca ile cezaevinde röportaj yapmıştır. 1984 yılında Aziz Nesin öncülüğünde bir grup tarafından T.C. Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Başkanlığına sunulan Aydınlar Dilekçesi'nin hazırlanmasına katılmıştır. 12 Eylül döneminde aydınlara yapılanları anlatan "Sakıncasız" adlı oyunu yazmış, "Papa-Mafya-Ağca" kitabını yayımlamıştır.

1987’de araştırmacı gazetecilik açısından büyük bir başarı kabul edilen "Rabıta" ve "12 Eylül Adaleti" kitaplarını, 1991’de de en önemli araştırmalarından biri olan "Kürt-İslam Ayaklanması 1919-1925" kitabını yayımlamıştır.

Uğur Mumcu Kimdir?

1991 yılında İlhan Selçuk ve yaklaşık seksen Cumhuriyet gazetesi çalışanı ile birlikte gazeteden ayrılmıştır. Bir süre işsiz kalan Mumcu, 1 Şubat - 3 Mayıs 1992 tarihleri arasında Milliyet gazetesinde yazmış, Cumhuriyet gazetesindeki yönetim değişikliği üzerine 7 Mayıs 1992'de Cumhuriyet'e dönmüştür.

PKK'yı, "şiddet yoluyla sonuç almak isteyen bir Kürt milliyetçisi terör örgütü" olarak tanımlamıştır. PKK'nın yaptığı katliamlara tepki vermeyen derneklere, gazetelere vb. tepki gösterdi. İnsan Hakları Derneği de Mumcu'nun eleştirdiği oluşumlardan biri olmuştur.

7 Ocak 1993 tarihinde "Mossad ve Barzani" isimli bir yazı yazmıştır. Bu yazısında Barzani, CIA ve Mossad arasındaki bağlantılara değinmiş ve yazısını şöyle bitirmiştir:

"Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD'ın Kürtler arasında? Yoksa CIA ve MOSSAD, antiemperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?"

8 Ocak 1993 tarihli Cumhuriyet gazetesindeki "Ültimatom" başlıklı yazısında ise yakında yayımlayacağı kitabında istihbarat örgütleri ile Kürt milliyetçileri arasındaki bağlantıları açıklayacağını yazmıştır.

Kardeşi ve İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ceyhan Mumcu, suikasttan önce Uğur Mumcu'nun İsrail elçisiyle görüşme yaptığını basına gönderdiği açıklamada yazmıştır.

Gazetecilik hayatı başarılarla dolu olan Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993 tarihinde uğradığı bombalı saldırı sonucu hayatını kaybetmeden önce polis-mafya-siyaset ağının derin boyutlarını araştırmaktaydı. Öldürülme sebebi olarak Abdullah Öcalan'ın bir müddet Millî İstihbarat Teşkilatı için çalıştığı iddiasını araştırması iddia edilmektedir.

Uğur Mumcu Kimdir?

SUİKAST:

Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giderek hayatını kaybetmiştir. Suikastın hemen ardından olay yerinde inceleme yapan uzmanların hiçbir delil bulamadığı, patlamayla etrafa dağılan ve cımbızla toplanması gereken delillerin ise süpürgeyle süpürüldüğü iddia edilmiştir.

Suikastı; İslamî Hareket Cephesi, İBDA-C, Hizbullah gibi örgütler üstlenmiştir.  Suikastın arkasında Mossad'ın ve kontrgerillanın olduğu da iddia edilmiştir. Ergenekon Davası sanıklarından Ümit Oğuztan, iddianamede yer alan ifadesinde, Mumcu'nun, seri numarası silinmiş ve Kürdistan Demokratik Partisi lideri Celal Talabani'ye götürülen silahlarla ilgili araştırması nedeniyle öldürüldüğünü iddia etmiştir. Bununla beraber ağabeyi Ceyhan Mumcu, kendi yaptığı araştırmada ölümüne yakın bir süre içerisinde Mossad ve Barzani ilişkisi ortaya çıkınca İsrail Büyükelçisinin ısrarla kardeşi Mumcu'yla bire bir olarak görüşmek istediğini ancak Uğur Mumcu'nun tek görüşmeyi kabul etmemesine rağmen görüşmenin yapıldığını belirtmiştir. Ayrıca suikast öncesinde Uğur Mumcu, "Kürt Dosyası" başlıklı kitabını yazmaktaydı. Bu kitabında PKK'nın ortaya çıkışını, Kürt ayaklanmalarını, Öcalan'ın aldığı dış desteği ve Barzani-İsrail-Öcalan ilişkisini incelemekteydi. Kitabını bitiremeden ölmüştür.

Suikasttan sonra Mumcu'nun ailesini ziyaretleri sırasında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ve İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, "cinayeti çözmenin devletin namus borcu olduğunu" belirterek âdeta namus sözü vermişlerdir. Suikastın failleri ise yakalanamamıştır. Mumcu'nun kızı Özge Mumcu, 28 Şubat belgeseline yaptığı açıklamada şöyle dedi:

"Her siyasi cinayet sonrası olduğu gibi, 'Mutlaka çözülecektir. Kanı yerde kalmaz. Namus borcudur.' sözleriyle yaklaştılar ve hani Demirel'inden -o dönemin başbakanıydı-, içişleri bakanı İsmet Sezgin'di, Erdal İnönü başbakan yardımcısıydı. Hepsi 'namus borcu sözü' verdiler. Cenazede, olay yerine geldiklerinde, hepsi... Ama namus borçlarını yerine getiremediler."

Uğur Mumcu'nun mezarı Ankara'da Cebeci Asri Mezarlığı'ndadır.

Uğur Mumcu Kimdir?

SEDAT PEKER'İN AÇIKLAMASI:

Organize suç örgütü lideri olarak tanımlanan Sedat Peker, 23 Mayıs 2021'de YouTube aracılığıyla, suikastın Mehmet Ağar tarafından düzenlendiğini iddia etmiştir:

“Uğur Mumcu, görüşüne katılırsınız-katılmazsınız, bence şehittir. Yahu namuslu adamdı, şerefli adamdı, her şeyden önce dürüst adamdı, neden öldürüldü? Öldürüldüğünde yazdığı yazılara bakın: terörden beslenen terör lordları, bunun üzerine çalışma. Hep terör bölgelerinde uyuşturucu tarlaları, satışları olur. Hep ama. Ve silah ticareti. Uğur Mumcu şehit ediliyor, yanına ilk gelen kim? Katiller en önce gelir: Mehmet Ağar! Eşine diyor ki: 'Ben gıyaben tanıyorum, dünyanın en iyi insanı.' 'Ben' diyor, 'Buradan bir tuğla çekersem devlet aşağı çöker!', bu meşhur sözdür, devletin içinde yaşayanlar bunu bilirler.”

Sedat Peker'in açıklamalarının ardından Uğur Mumcu'nun eşi, eski CHP Milletvekili Güldal Mumcu şöyle konuştu:

“Senelerdir, 'Uğur Mumcu Cinayeti'nin aydınlatılması için kim ne biliyorsa anlatsın, işin ucu kime dokunuyorsa dokunsun.' dedik. Çekin tuğlaları, yıkılsın duvar, altında kim kalırsa kalsın!”

ÖZEL HAYATI:

Uğur Mumcu, 1976 yılında eşi Güldal Mumcu ile hayatını birleştirmiştir. Çiftin Özge Mumcu ve Özgür Mumcu adında iki çocuğu vardır.

Uğur Mumcu Kimdir?

ÖDÜLLERİ:

1962 Yunus Nadi Ödülü ("Türk Sosyalizmi" başlıklı makalesiyle)
1979 Türk Hukuk Kurumu Yılın Hukukçusu Ödülü
1979 Çağdaş Gazeteciler Derneği Yılın Gazetecisi Ödülü
1980, 1987 Sedat Simavi Vakfı Kitle Haberleşme ve Gazetecilik Ödülü
1980, 1982 ve 1992 İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Ödülü (inceleme dalında)
1983 İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Ödülü (röportaj ve seri röportaj dalında)
1984, 1985 ve 1987 Nokta Dergisi Yılın Doruktaki Gazetecisi Ödülü
1987 İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Ödülü (güncel yazılar dalında)
1987 Cumhuriyet Gazetesi Örnek Gazeteci Ödülü ("Rabıta Olayı" dolayısıyla)
1988 Cumhuriyet Gazetesi Bülent Dikmener Haber Ödülü
1993 Nokta Dergisi Doruktakiler Basın Onur Ödülü
1993 Gazeteciler Cemiyeti Basın Özgürlüğü Ödülü

ESERLERİ:

Mobilya Dosyası (1975), Suçlular ve Güçlüler (1975), Sakıncalı Piyade (1977), Bir Pulsuz Dilekçe (1977), Büyüklerimiz (1978), Çıkmaz Sokak (1979), Rabıta (1987), Tüfek İcad Oldu (1980), Silah Kaçakçılığı ve Terör (1981), Söz Meclisten İçeri (1981), Ağca Dosyası (1982), Terörsüz Özgürlük (1982), Papa-Mafya-Ağca (1984), Sakıncasız (1984), Devrimci ve Demokrat (1985), Liberal Çiftlik (1985), Aybar ile Söyleşi (1986), 12 Eylül Adaleti (1987), İnkılap Mektupları (1987), Bir Uzun Yürüyüş (1988), Tarikat-Siyaset-Ticaret (1988), 40'ların Cadı Kazanı (1990), Kâzım Karabekir Anlatıyor (1990), Kürt İslam Ayaklanması 1919-1925 (1991), Gazi Paşa'ya Suikast (1992), Kürt Dosyası (1993), Katiller Demokrasisi (1997), Saklı Devletin Güncesi "Çatlı vs." (1997), Gazetecilik (1998), Polemikler (1998), Uyan Gazi Kemal (1998), Bu Düzen Böyle mi Gidecek? (1999), Söze Nereden Başlasam (1999), Bomba Davası ve İlaç Dosyası (2000), Unutmayalım, Unutturmayalım (2003), Eğilmeden Bükülmeden (2004), Kır Çiçekleri (2004), Türk Memet Nöbete (2004), Dost Yüzlerde Zaman (2005), Çocuklar İçin (2009), İsterler ki Susalım (2011), Beyaz Melek (2011)

Uğur Mumcu Kimdir?

HAKKINDA YAZILAN KİTAPLAR:

Değer, Emin. Uğur Mumcu ve 12 Mart Geriye Dönüşün İlk Adımı. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 1996.

Gerger, Adnan. Uğur Mumcu'yu Kim Öldürdü?. İmge Kitabevi Yayınları, Ankara 2011.

Mumcu, Ceyhan. Kardeşim Uğur Mumcu. Kaynak Yayınları, Ankara 2008.

Mumcu, Güldal. İçimden Geçen Zaman. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 2012.

Özel, Sevgi. Uğur Olsun! - Bir Devrimcinin Öyküsü. Bilgi Yayınevi, 3. baskı, Ankara 2003.

Özsoy, Ali; Fırat, Gökçe; Yaman, Onur. Sol'un Namusu: Uğur Mumcu. İleri Yayınları, İstanbul 2009.

Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı. Uğur Mumcu Cinayeti. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 1997.

Tüleylioğlu, Orhan. Ben, Uğur Mumcu'yum. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 2011.

Tüleylioğlu, Orhan. Uğur Mumcu Ölümsüzdür. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 2012.

Mumcu, Güldal. "İçimden Geçen Zaman" Yayınevi:UM:AG Araştımacı Gazetecilik Vakfı, Ankara 2012.

HAKKINDA HAZIRLANAN BELGESELLER:

Duvar Belgeseli Uğur Mumcu Bölümü (2009) Hazırlayan: Günel Cantak 26 Haziran 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

Karlı Sokak - Uğur Mumcu Belgeseli (2010) Yönetmen: Ali Murat Akbaş 5 Mart 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

HAKKINDA BESTELENEN ŞARKILAR:

Uğur'lar Olsun - Selda Bağcan

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler