Bayburt'ta dezavantajlı üreticilerin gelir seviyelerinin artırılması ve ata tohumlarının geleceğe taşınması amacıyla yürütülen "Bayburt Eko-Köy Projesi" sayesinde sezonda 120 ton sebze ile 80 bin demet yeşillik üretiliyor.
İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansının (KUDAKA) desteğiyle Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı çerçevesinde 2022'de "Bayburt Eko-Köy Projesi" hayata geçirildi.
Proje kapsamında kent merkezine yaklaşık 5 kilometre uzaklıktaki Kopuz Köprüsü mevkisinde 55 dekarlık atıl arazi bir yılda ıslah edilerek tarıma elverişli hale getirildi.
Çiftçilikle geçimini sağlayan ve kendine ait yeri olmadığı için ekim yapamayan 22 kişiye, içerisinde iki sera ve konteynerin bulunduğu 2,5'ar dekarlık arazi 3 yıllığına hibe edildi.
Ata tohumuyla kimyevi gübre kullanmadan patates, biber, domates, patlıcan, salatalık ve lahana gibi 36 çeşit sebze üreten çiftçiler, hasadını yaptıkları mahsulü hem pazarda hem de dalından kendileri toplamak isteyenlere satıyor.
Kış şartlarının çetin geçtiği kentte yılın 6 ayı üretim yapabilen çiftçiler, sezonda yaklaşık 120 ton sebze ile 80 bin demet yeşillik üreterek kentin bu alandaki ihtiyacının karşılanmasına katkı sağlıyor.
Verim geçen yıla göre 5 kat arttı
Bayburt Tarım ve Orman Müdürü Selami Ersen, ekolojik köyde üretime geçen yıl başlandığını söyledi.
Topraktaki mikroorganizma beslenmesinin bu yıl sağlandığını belirten Ersen, dolayısıyla verimin geçen yıla göre 5 kat arttığını vurguladı.
Çiftçilerin profesyonelce işlerini yaptığına dikkati çeken Ersen, "Burası hobi bahçesi niteliğinde bir yer değil, üretim merkezi şeklinde değerlendiriyoruz. Buradakilerin hepsi atadan, dededen bu işi daha önce yapan bağcı diye tabir ettiğimiz çiftçilerimiz." dedi.
Alanda bu yıl yüksek verim aldıklarını vurgulayan Ersen, yazın kentin sebze ihtiyacının üçte birinin buradan karşılandığını anlattı.
Ersen, proje sayesinde sezondan yaklaşık 2 ay önce mahsul alındığını ifade ederek, "Şu anda burada üretilen sebzeleri pazara götürerek halkla buluşturuyorlar. Bunun yanı sıra ilimizde görev yapan il dışından memurlar başta olmak üzere birçok vatandaş burada dalından toplayarak da mahsulü satın alabiliyorlar." diye konuştu.
Ekolojik köyün aynı zamanda çocuklar için de bir deneyim merkezi olduğuna işaret eden Ersen, çocukların aileleriyle alana gelerek dalından sebze toplayarak çiftçilerin çalışmalarını gözlemlediğinin altını çizdi.
Ersen, ürünlerin tamamen organik olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Kesinlikle kimyevi gübre kullanmadan, hastalıklar için ilaç kullanmadan kontrolümüzde üretim yapılıyor. Bu tür şeyler kullanmadığımız için de gerçekten Bayburt'un yüksek rakımının da verdiği aromayla beraber lezzetli sebzelerimiz yetişiyor. Domatesin, soğanın markette alamadığınız kokusunu buradaki sebzelerimizde hem yapı olarak hem de kıvam olarak görebiliyorsunuz."
Projenin ikinci etabı için de KUDAKA'ya başvurduklarını belirten Ersen, kabul edilmesi durumunda hem üretim alanının büyütüleceğini hem de pazar alanı, depolama ve müşterilerin vakit geçirebileceği alanlar yapılacağını sözlerine ekledi.
"Burası bir fabrika gibi ve Bayburt'un sebze ihtiyacının üçte birini karşılıyoruz"
Ekolojik köyde üretim yapan çiftçi Ramazan Sevinç ise atıl alanın, yapılan çalışma sayesinde üretim alanına dönüştürüldüğünü söyledi.
Alanın, çiftçilerin ekebilmesi için uygun hale getirildiğini anlatan Sevinç, "Burada 22 aile çalışıyor, her biri 5 kişilik ev geçindiriyor. Burası bir fabrika gibi ve Bayburt'un sebze ihtiyacının üçte birini karşılıyoruz. Burada alışveriş yapılıyor. Aileler gelip isteği gibi toplayabiliyorlar. Bu ortamı, bu havayı teneffüs ediyorlar." dedi.
Evinin sebze ihtiyacını yazın ekolojik köyden karşıladığını ifade eden Tacettin Yücesoy da "Devamlı buradan alışveriş yapıyoruz. Çok memnunuz, hem taze hem organik ürünler. Herkese de buraya gelip yerinden almalarını tavsiye ediyorum." diye konuştu.
Kaynak: