Giresun’da Maliye'den emekli olduktan sonra “Arzuhalcilik” yapmaya başlayan Mehmet Aksu, gelişen teknolojiye rağmen daktilo ile dilekçe yazmayı sürdürüyor. 

Giresun’da bu mesleği devam ettiren son kişi olan Mehmet Aksu, artık arzuhalciliğin önemini yitirmeye başladığına işaret etti.

Memur olarak görev yaptığı Maliye'den emekli olduğunu belirten Aksu, o dönemde boş zamanlarını yine bugünkü gibi köyden gelen vatandaşlara yardımcı olmakla geçirdiğini emekli olduktan sonra da arzuhalciliğe başladığını söyledi. Aksu “Emekli olduktan sonra 20 yılı aşkın zamandır arzuhalcilik yapıyorum. Genelde, miras davaları, evlenme, boşanma davalarıyla ilgili dilekçe yazıyorum. Bunun yanı sıra adliye personelinden hakim, savcı, yazı işleri müdürlerinden bilgi alarak vatandaşları yönlendiriyor veya yardımcı oluyorum. Zaten kurumlara benim yazdığım dilekçeler gittiğinde hemen biliyorlar ki bu dilekçeyi ben yazdım. Çünkü benden başka daktilo kullanan artık kalmadı” dedi.



“Bilgisayar yerine daktiloyu tercih ediyorum”

Gelişen teknolojiye rağmen daktilo ile dilekçe yazmaya devam eden Aksu “Bilgisayarım var, kullanmasını da biliyorum. Fakat maalesef bilgisayardan randıman alamadım. Zaten bilgisayarlardaki tüm bilgiler kafamızda yazılı. Müşterilerim de daktiloyu tercih ediyor. Genelde çalıştığımız kişiler kırsal kesimden olduğundan illa ki bu daktilonun sesini duyacak. Hatta ben daktilo ile çalışırken sesini duyanlar yanıma gelip dinliyorlar. Bu benim için bir ayrıcalık oluyor" diye konuştu.



”Daktilomla aramda duygusal bir bağ var"

Daktilo ile çalışırken ayrı bir mutluluk duyduğunu da anlatan Aksu “Daktilo benim için bir ihtiyaçtan ziyade bir gelenek. Ben bu geleneği sürdürebildiğim kadar sürdürmek istiyorum. Belki benim bu durumuma teknolojiyi kabul edemeyen birisi olarak görülsem de ben teknolojiye direnen biriyim. Ayrıca daktilo ile yazarken büyük bir mutluluk duyuyorum. O daktilo sesindeki keyfi bilgisayarda alamıyorum. Onun için bilgisayardan ziyade benim gibi emektar olan ve bu mesleğe başladığım yıllarda edindiğim daktilomla dilekçe yazmayı sürdürüyorum. Bunun hem benim için hem de bize gelen müşteriler için ayrı bir keyfi oluyor. Ayrıca daktilomu bir kenara atıp bilgisayarın başına geçmiş olsam sanki bana darıldığını düşünüyorum. Ben de emektar daktilomdan ayrılmak istemiyorum” şeklinde konuştu.



”Arzuhalciler duruşmalara girerdi”

Arzuhalcilerin bir zamanlar duruşmalara girdiğini de anlatan Aksu “Avukatlık bu kadar yaygın değilken hatta 1980’li yıllara kadar ilçelerde avukatlar olmadığı için ya da gitmek istemedikleri için avukatların görevini arzuhalciler yapardı. Arzuhalciler hem dilekçe yazar hem de savcılıktan aldıkları yetki belgesiyle davacı veya davalı vekili olarak duruşmalara girerlerdi. Şimdi ise arzuhalcilik artık yok denecek kadar. Bu mesleğin son temsilcileriyiz. Bu işte bir gelecek göremiyorum çünkü talep yok. Ben emekliyim, yetişemediğim yerde emekli maaşımdan dükkan masraflarına takviyede bulunuyorum. Adresimiz belli olsun diye burada duruyorum diyebilirim” ifadelerini kullandı.