Özellikle yaz mevsiminde beslenme alışkanlıklarında önemli değişimler görüldüğünü ve bu durumun da bağırsak florasında değişimlere yol açtığını kaydeden Dr. Selçuk Kaya, buna bağlı olarak bağırsak enfeksiyonlarının görülme sıklığının da arttığını kaydetti.

Kaya, yaz aylarında artış gösteren ishalin bariz bir enfeksiyon hastalığından kaynaklanması durumunda uygun anti-mikrobiyel ilaçlarla tedavi edilmesi gerektiğini aksi takdirde istenmeyen sonuçlara yol açabileceğini söyledi.

Bağırsak enfeksiyonlarının en önemli belirtisinin ishal şeklinde görüldüğünü dile getiren Dr. Kaya, “Sıcak havalarda kaybedilen sıvı miktarı fazladır. Kişi bu sıvı kaybını gidermek isteyecektir. Ancak alınan sıvının temizliğine dikkat etmek gerekir. Bunun yanında yaz aylarında aperatif yeme alışkanlıkları da ön plana çıkar. Açıkta satılan içecek ve yiyecekler, çiğ olarak ve kabuğu soyulmadan tüketilen yiyecekler, başta ishal olmak üzere çeşitli bağırsak enfeksiyonlarına yol açabilir” dedi.

İshalde bol ve sulu dışkılama sebebiyle sıvı kaybının çok yüksek olduğunu belirten Dr. Kaya, “İshalde yüksek miktarda su ve tuz kaybedildiği için dilde ve ağızda kuruma meydana gelir. Kaybedilen bu sıvı ve tuzlar tekrar yerine konulmazsa tansiyon düşüklüğüne, halsizliğe ve bitkinliğe yol açar. Çocuklar ile yaşlılarda daha tehlikeli olan bu süreçte kaybedilen sıvının dengelenmemesi böbrek yetmezliğine ve istenmeyen başka sonuçlara sebep olabilir” şeklinde konuştu.

“İshalin en önemli tedavisi, vücudun kaybettiği sıvının tekrar yerine konulmasıdır” diyen Dr. Kaya, şunları kaydetti:

“Bunun yanı sıra elektrolit adını verdiğimiz potasyum, klor ve sodyum gibi tuzlar da yeniden yerine konulmalıdır. Çünkü ishalde sadece su tüketmek kaybedilen sıvının dengelenmesi anlamına gelmeyebilir. Bulantı veya kusma sebebiyle ağızdan sıvı alamayan hastalara ise serum verilmelidir. İshal sağlıklı bir insanda ölümle neticelenmez. Ancak ishal bariz bir enfeksiyon hastalığından kaynaklanıyorsa ve uygun anti-mikrobiyel ilaçlarla tedavi edilmezse istenilmeyen sonuçlara yol açabilir.”

Dr. Selçuk Kaya, ishalin ağır seyretmesi ve 3-4 günden uzun sürmesi, hastanın genel tablosunu bozması ve yüksek ateş, bulantı ve kusma ile birlikte seyretmesi durumunda vakit geçirilmeden bir sağlık kuruluşuna müracaat edilmesi gerektiğini ifade etti.