İlkokul mezunu Nurşen İnce (38), yazdığı "Anne Saçlarım Nerede?" adlı kitapta, kızının yaşam mücadelesini ve tedavi sürecini anlatarak lösemili ailelere destek olmak istiyor.

11 yaşındaki kızı Tuğçe İbar'ın sık tekrarlanan burun kanaması üzerine gittikleri Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde lösemi teşhisi konulduğunu bildiren anne Nurşen İnce, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Kızımı ilk doktora götürdüğümüzde burundaki kılcal damarlardan kaynaklanan bir enfeksiyon kaptığı belirtildi. Daha sonra ateşi çıktı, boyun bölgesinde şişlik oluştu ve durmaksızın burun kanamaları tekrarladı. Bunun üzerine yapılan tetkiklerde yüzde 30 oranında lösemi olduğu ortaya çıktı. Çok ilerlemediği bir kaç doz ilaçtan sonra tedavinin biteceği söylendi. Ancak ilaçların dozajları giderek artırıldı. Kızım 41 kilodan 29 kiloya düştü. Tedavi süresince aldığı ilaçlar vücudu için çok ağır geldi."

Hastanede ilaç tedavisi aldıktan sonra enfeksiyon kapmamanın önemine işaret eden İnce, Tuğçe'nin hastaneye gitmeyi hiç istemediğini, eve geldiği günlerde bayram sevinci yaşadığını, çok sevdiği saçlarının alınan ilaçlardan dökülmesinden büyük üzüntü duyduğunu, bu nedenle kitabın adının ""Anne Saçlarım Nerede?" olduğunu anlattı.

"Kızım saçlarını çok seviyordu. Ben de çok sevdiği sarı saçlarımı onun üzülmemesi için kazıttım." diyen Nurşen İnce, aylarca destek verme amacı yla kazıtılmış saçlarla kızının yanında yer aldığını söyledi.

Löseminin küçük bir çocuğun kaldıramayacağı kadar ağır bir tedavi süreci olduğuna dikkati çeken İnce, "Kızım da artık iyileşmeyeceğine kanaat getirdi. Onsuz yapamayacağımı, kendisini çok sevdiğimi biliyordu. Bir gün bana 'Anne gel istersen hastanenin camından atlayarak birlikte ölelim' dedi. Sonra da benim için 'Hayır sen güçlü kadınsın ve yaşayacaksın' ifadelerini kullandı. Eşimden yeni boşanmıştım ve hastalık sürecinde kızımla biz, birbirimize destek olduk" diye konuştu.

Lösemili ailelerin çocuklarıyla birlikte hastane odasında doğum günleri kutladıklarını, acı ve sevinçleri paylaştıklarını dile getiren İnce, şöyle devam etti:

"Kızım hastaneden çıkınca bu zorlu süreci yazacağı kitapla anlatmak istedi. Kızım Tuğçe ile hastanede Burçak Çerezcioğlu'nu anlatan "Mavi Saçlı Kız" adlı kitabı okuduktan sonra bana 'Anne ben de bir gün buradan çıkacağım ve anılarımı anlatan bir kitap yazacağım. Adı da 'Turuncu Saçlı Kız olacak' dedi. Ancak kızım verdiği mücadelede başarılı olamadı, hastalığa yenik düştü. Vasiyetini yarım bırakamazdım. İsteği doğrultusunda annelerin bu hastalık hakkında bilgi sahibi olmaları, ne zaman, nerede yakalanacakları belli olmayan hastalıkla nasıl mücadele etmeleri gerektiğini anlatmak için bu kitabı yazdım. Kızımla yaşadığımız hastane günleri, tedavi süreçleri, sevinç ve hüzün kitapta yeniden yaşatıldı. Benden sonraki anneler daha bilinçli olsunlar diye hastalıkla ilgili bütün bildiklerime kitabımda değindim."

15 TL'den satışa sunulan kitaptan elde edilen gelirle özellikle taşradan gelen kalacak yerleri olmayan, maddi olanakları zayıf ailelere katkı sağlamak istediğini ifade eden İnce, "Hastanede kaldığımız için biliyorum, herkesin çok değer vermediği bir 5 TL bile bazı zaman o kadar gerekiyor ki, çocuğunuza ıslak mendil ya da benzeri bir şey alamıyorsunuz. Çünkü o para cebinizde yok. O nedenle lösemili ailelere elimden gelen katkıyı sağlamak istiyorum" dedi.

Yeniden anne olmaktan korktuğunu ve doğacak çocuk için 'acaba onu da kaybeder miyim?"endişesi duyduğunu belirten İnce, "Ben kızımla dolu dolu 11 yıl yaşadım. Şu an onun sevgisini içimde canlı tuttuğum için yaşam mücadelemi sürdürüyorum ve diğer lösemili ailelere destek olmak istiyorum." diye konuştu.