Prof. Dr. Mustafa Türkmen'den balıkçılara uyarı!

Giresun Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Türkmen, sezon öneci balıkçılara uyarıda bulundu.

Prof. Dr. Mustafa Türkmen'den balıkçılara uyarı!

Giresun Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Türkmen, "Balıkçılarımızın yeni sezona bilinçsize avlanmak yerine balıkların daha iyi gelişimine ve bir sonraki yıl için üremelerine fırsat vererek sezon sonuna kadar dengeli bir avlanma stratejisi uygulamaları daha faydalı olacaktır" dedi.
 
Karadenizli balıkçılar 1 Eylül'de başlayacak av sezonu öncesinde son hazırlıklarını yapıyor. Tekne ve ağlarını yeni av sezonuna hazır hale getiren balıkçıların beklentisi ise bereketli bir sezon geçirmek. Giresun Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Türkmen, yaklaşan av sezonu öncesinde balıkçılara uyarılarda bulundu. Denizlerimizde en fazla avlanan hamsinin stratejik bir av ürünü olduğunu ifade eden Prof. Dr. Türkmen, son yıllarda iklim değişikliği ve besin ağındaki değişimlerle birlikte denizlerdeki balık avının da değişkenlik gösterdiğine dikkat çekti. Türkmen, “Türkiye'de balıkçılık denildiğinde Karadeniz akla geliyor. Çünkü Türkiye balıkçılığının yaklaşık yüzde 70-75'e yakını Karadeniz'den elde ediliyor. Yine yıllara göre değişmekle birlikte bu oranın yaklaşık yüzde 75’lik bölümünü hamsi oluşturuyor. Bu da hamsinin bizim için stratejik bir ürün olduğunu gösteriyor. Avcılık ile elde edilen balık üretiminin azalışının nedenleri içerisinde hamsi üretiminin azalış ve yükselişinin önemli olduğunu görüyoruz. Bunu verilerle ortaya koyacak olursak 2007 yılında yaklaşık 600 bin tonluk balık avı üretimi var ve bunun yaklaşık 400 bin tonunu hamsi oluşturuyor. 2017 yılına baktığımızda ise 320 bin ton civarındaki balık avında da 158 bin tonunu hamsi oluşturuyor. Yani hamsinin azalışına, artışına göre değişen av verimi var” dedi. 

“Sürdürülebilir balıkçılık için bilinçli avlanma şart” 
Denizlerimizde hamsinin bol ya da az oluşunu etkileyen faktörleri de anlatan Prof. Dr. Türkmen, “Hamsinin varlığını veya yokluğunu belirleyen öncelikli neden de üreme, beslenme ve kışlama ile ilgili göçlerdir. Bu göçleri de etkileyen en önemli faktör iklim değişikliği, yani su sıcaklığıdır. Diğer nedenler ise besin ağındaki değişimlerdir. Besin ağındaki değişmeleri şu verilerle ortaya koyabiliriz. TÜİK verilerine baktığımızda 2004 yılında 340 bin ton hamsi avı üretimi var, aynı yıl palamut avı 5 bin 700 ton. 2005 yılında hamsi avı 138 bine düşüyor, palamut avı miktarı ise 70 bin 700 tona çıkıyor. Rakamlara baktığımız zaman hamsinin bol olduğu dönemlerde palamudun az olduğunu görüyoruz. Çünkü besin zincirine göre hamsiyi tüketecek palamut ve benzeri türler az olduğu için hamsi bol. Palamut ve benzeri diğer karnivor türler ile hamsi arasında ters bir orantı var. Bu durum hamsiyi besin olarak kullanan diğer karnivor türler için de söylenebilir. Tabii ki bu durumu etkileyen başka pek çok faktörden de bahsedebiliriz. Bunlara ekleyeceğimiz bir başka neden ise bilinçsiz ve aşırı avlanmadır. Balıkçılarımız henüz üreme boyutuna gelmemiş balıkları avlarsa bir sonraki yıl doğal olarak döl verecek birey sayısı azalacak, bunun sonucunda av verimi de azalacaktır. Dolayısıyla bilinçli avcılık yapılarak bir kez olsun avımıza üreme imkânı sağlanmalıdır. Hamsi için avlanma boyu 9 cm’dir, yani 9 cm’in altındaki bireyler avlanmamalıdır. Dolayısıyla balıkçılarımızın ağ gözü açıklıklarını buna göre ayarlamaları daha doğru olacaktır. Yine teknolojinin olanakları kullanılarak aşırı avlanma da faktörlerden biridir. Balık stoklarının sürdürülebilir olması için av yasaklarına uyulması kaçınılmazdır. Eğer sürdürülebilir olmazsa gelecek yıllarda krizler oluşuyor. Ülkemizde 18 bin balıkçı teknesi var. Bunun 15 bini denizlerde, yaklaşık 3 bini ise iç sularımız olan göllerimizde avlanmaktadır. Sürdürülebilir balıkçılık için büyük ölçekli balıkçıların uluslararası sularda avlanması tavsiye edilmektedir. Ülkemizde yıllara göre değişmekle birlikte yaklaşık 500-600 bin tonluk balık avcılığı yapılırken, tüketimi kişi başı yaklaşık 6 kilogramdır. Aslında bu çok düşük bir tüketimdir. Dünya ortalaması ise kişi başı 19 kilogram, İzlanda'da ise 92 kilogramdır. Balıkçılarımızın tüm bu avlanma yasaklarına uyduklarını tahmin ediyor ve rastgele diyerek, bol avlı bir sezon geçirmelerini temenni ediyorum” dedi. 

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler