Samsun'da, 7 yıldır birlikte olduğunu sevgilisinin 15 yaşındaki kızına tecavüz ettiği iddia edilen dolmuş şoförünün yargılanmasına başlandı.

Edinilen bilgiye göre, evli 2 çocuk annesi E.D. (36) adlı kadın, 7 yıldır ilişki içinde bulunduğu dolmuş şoförü M.Ç.'nin (47), bir yıl önce de 15 yaşındaki kızı B.D.'ye tecavüz ettiğini iddia ederek polise şikayette bulundu. Yaklaşık 3 ay önce tutuklanan dolmuş şoförü M.Ç. hakkında anne-kıza tecavüz suçundan ayrı ayrı dava açıldı.

Dolmuş şoförü M.Ç.'nin, 15 yaşındaki B.D.'ye tecavüz ettiği iddiasıyla Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen M.Ç., duruşmada verdiği ifadede, "E.D. adlı bayan ile 7 yıldan beri devam eden bir ilişkim var. 7 yıl süreçte asla hiç bir şekilde tehdit, cebir ve şiddet uygulayarak cinsel ilişkim olmadı. Tüm cinsel ilişkilerim E.D.'nin rızasıyla oldu. E.D. ile tanışınca psikolojik tedavi gördüğünü anladım. Hastanede yattığını öğrendim. Tanıştıktan 1.5 yıl sonra eşiyle ilişkiye girmediğini, eşini sevmediğini, sürekli kavga ettiklerini söyledi. Eve eşinin bakmadığını ve yiyecek içecek getirmediğini söyledi. Ben gücüm yettiği kadar maddi olarak kendisine destek çıktım. Daha sonra benimle kurduğu cinsel ilişkiden hamile kaldığını söyledi. Ben de bu çocuğu aldırmasını söyledim. Bana günah olacağını belirtti. Bu kez ben de eşiyle ilişkisi olmadığı için olayın ortaya çıkacağını hatırlattım. Bana bebeğin bir aylık olduğunu eşiyle ilişkiye girip bebeği ondanmış gibi davranacağını söyledi. E.D. ile Ordu'nun Fatsa ilçesine gittik. 3 gün kaldıktan sonra Samsun'a döndük. Havza'da kaplıcalara gittik. İlişkimiz böyle devam etti. Bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Doğumdan sonra da ilişkimiz devam etti. E.D.'nin kızı B.D., astım hastasıydı. E.D. benden yardım istedi. Kıza solunum cihazı satın aldım. Aldığım solunum cihazından E.D.'nin kızı iyileşmişti. Kendisine yiyecek göndermeye başladım. E.D. beni kızı ile tanıştırdı. Bazen E.D. ile birlikte piknik yapmaya giderdik, kızı B.D. de bizimle gelirdi. Kızı bana annesinin yanında 'babamdan görmediğim iyilikleri senden gördüm' diyordu. B.D.'yi kendi çocuğumdan ayırt etmedim. Çocuğun da psikolojik tedavi gördüğünü annesinden öğrendim. Kesinlikle B.D. ile ilişkide bulunmadım ve suçlamaları kabul etmiyorum. B.D. bir gün bana bir erkek arkadaşının kendisine sahip olduğunu anlattı. Ben kendisine şikayetçi olmalarını söyleyince bu kişinin çete olduğunu ve korktuğu için şikayetçi olamayacağını söyledi" dedi.

Mağdure B.D. ise, "Annem E.D.'yi bizim evde bir erkekle telefonla konuşurken yakaladım. Şahsa ‘benim hayatımdan çık’ diyordu. ‘Beni tehdit etme’ diyordu. Ben bundan şüphelendim. Anneme sorduğumda, bir arkadaşı olduğunu söyledi. Benden gizli telefonla konuşmasını sürdürüyordu. Anneme ısrarla sorduğumda hayatında bir erkek olduğunu, ondan çocuğu olduğunu ve onunla evleneceğini söyledi. Bana iyi biri olduğunu ifade etti. Bana daha sonra benim babam olacağını belirtti. Ben bunu kabul ettim. Annem, ben ve erkek arkadaşı ile pikniğe gittik. Bana burada tacizde bulundu. Olayı anneme söyledim. ‘Senin arkadaşın bana sapık sapık hareketler yapıyor’ dedim. Annem kendisine sormuş, o da inkar etmiş. Annem de bana inanmadı. Bir gün beni zorla araca bindirdi. Kıranköy Mezarlığı'nın yanına getirdi. Burada ellerimi iple bağladı. Kendisine direnince bana vurmaya başladı. Aracın içinde bana zorla tecavüz etti. Ben iddia ettiği gibi başka biriyle ilişkiye girmedim. Bana tecavüz ettiğinde 14 yaşındaydım. ‘Seni anneme söyleyeceğim’ dediğimde beni öldürmekle tehdit etti. Beni daha sonra yine aynı yere götürüp burada yine zorla tecavüz etti. Daha sonra kollarımı keserek intihara kalkıştım. Beni 3 ay arayla otele götürüp buralarda da ilişkiye girdi. Sanıktan şikayetçiyim. Cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu.

Mahkeme heyeti duruşmaya katılmayan anne E.D.'nin tanık olarak dinlenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.