Yüzyıllardır yaşatılan gelenek

Türkler'in önemli geleneklerinden biri olan ve tarihte konargöçer yaşam tarzlarının bir sonucu olarak ortaya çıkan yayla şenlikleri, günümüzde Türkiye'nin HALEN çeşitli yörelerinde sürdürülüyor.Doğu Karadeniz'de hayvancılıkla uğraşan insanlar, koyun, inek

Yüzyıllardır yaşatılan gelenek

Türkler'in önemli geleneklerinden biri olan ve tarihte konargöçer yaşam tarzlarının bir sonucu olarak ortaya çıkan yayla şenlikleri, günümüzde Türkiye'nin HALEN çeşitli yörelerinde sürdürülüyor.

Doğu Karadeniz'de hayvancılıkla uğraşan insanlar, koyun, inek ve keçilerine otlak bulmak için havaların ısınmaya başladığı 10 Mayıstan itibaren yaylalara göç ediyor.

Tarihte Türklerin hayvancılıkla tanışmasıyla başlayıp günümüzde de yaşatılan konargöçer geleneğin bir parçası olarak, her yıl yaz aylarında Doğu Karadeniz'de yayla şenlikleri düzenleniyor.

Yerli ve yabancı turistlerin de ilgisini çeken bu şenliklerde bir araya gelen bölge halkı, kemençe ve tulum eşliğinde horon tepip eğlenerek, dostluklarını pekiştiriyor.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hikmet Öksüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihte Türklerin, hayvancılıkla uğraşmaları nedeniyle konargöçer bir yaşam tarzı sürdürdüğünü anımsattı.

Türklerin hayvanlarına otlak bulmak için Mayıs ayı sonu ile Haziran ayı başlarında ''yaylak'' denilen ve rakımı yüksek olan yaylalara çıktığını, kışın da ''kışlak'' denilen az rakımlı alanlara indiğini belirten Öksüz, yayla şenliklerinin, Türklerin bu yaşam tarzının bir sonucu olarak ortayı çıktığını ifade etti.

ŞENLİKLERİN AMACI: DAYANIŞMA VE BİRLİKTELİĞİ SAĞLAMAK

Prof. Dr. Öksüz, bu geleneğin Doğu Karadeniz'de halen sürdürüldüğünü anımsatarak, şunları söyledi:
''Türk tarihinde, göçle gidilen yayla döneminde, kültürün ortaklığını ve yayla ortamında dayanışmayı artırmak amacıyla yayla şenlikleri yapılırdı. Türklerin konargöçer kültüründe obalar ve boylar arasındaki dayanışma ile birliktelik bu şenliklerle sağlanırdı. Bizim hala süren yayla şenliklerimiz vardır.

Aslında bunlar bir eğlencenin yanında bir ortak kültürün beraberce paylaşılması ve yaşanılması organizasyonlarıdır. O binlerce yıllık Türk kültürü, yazılı değil ama sözlü kültür ortamında bu törenlerle günümüze kadar taşınmıştır.''

Prof. Dr. Öksüz, bugün Doğu Karadeniz'de yapılan Kadırga Yaylası ve Sultanmurat Yaylası şenliklerinin bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, ''Bu şenlikleri modern yaşamın festival anlayışıyla karıştırmamak lazım'' dedi.

Konargöçer geleneğin sonucu olarak Orta Asya'dan Anadolu'ya kadar uzanan yaylalara göç geleneğinin, bazı değerleri Anadolu'ya getirdiğini ifade eden Öksüz, ''Bugün hala bazı yer adları konargöçer yaşantının, yayla geleneğinin bir sonucu olarak Orta Asya'dan buraya intikal etmiştir'' diye konuştu.

Prof. Dr. Öksüz, günümüzde ise hayvancılığın, kırsal kesimden kentlere, özellikle Türkiye'nin batısındaki kentlere göç yüzünden bitmeye başladığını ifade ederek, ''Modern yaşamın, sanayileşmenin bir sonucu olarak son 25-30 yıldır büyük göçler olunca, yaylalara göç ile hayvancılığın da tarihsel arka planı ister istemez unutulmaya yüz tutuyor'' dedi.

YÜZYILLARDIR SÜREN GELENEK YAŞATILIYOR VE YAŞATILACAK

Trabzon'a bağlı Şalpazarı ilçesi Belediye Başkanı Fehmi Cengiz de günümüzde yayla şenliklerinin Haziran ve Temmuz aylarında yapıldığını belirterek, bu şenlikler öncesi köylerdeki kadın ve erkeklerin davul, zurna ve kemençe eşliğinde, şenliklerin yapıldığı Kadırga Yaylası ve Sis Dağı gibi alanlara çıktığını söyledi.

Bu şenliklere Trabzon, Gümüşhane ve bölge halkının yoğun katılımının olduğunu dile getiren Cengiz, ''Yüzyıllardır süren bu gelenek halen yaşatılıyor. Şenlikler geçmiş yıllarda olduğu gibi devam ediyor ve devam da edecek'' diye konuştu.

SANATÇILAR ŞENLİKLERE RENK KATIYOR

Cengiz, Karadeniz'deki yayla şenliklerinin aslına uygun olarak yapılması gerektiğini belirterek, İsmail Türüt, Hülya Polat, Sebahattin Yanık gibi yöresel sanatçıların bu etkinliklere katılmasının şenliklere renk kattığını ifade etti.
Cengiz, ''Biz birlik ve beraberlikten yanayız. Şenliklerin amacı da halkın birlik ve beraberliğinin sağlanmasıdır. Doğu, batı, kuzey, güney şeklinde de ayrım yapmamak lazım.

Yöresel sanatçıların yanında İbrahim Tatlıses, İbrahim Can gibi sanatçıların da Karadeniz'deki yayla şenliklerine gelmesi de birlik ve beraberliğin sağlanmasında etkili oluyor'' dedi.

Fehmi Cengiz, halk arasındaki kaynaşmanın devamı için yayla şenliklerinin yaşatılması gerektiğini sözlerine ekledi.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler