Yemen savaşında son detaylar
Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri, hava harekatının sürdüğü Yemen'de Aden'e sığınan tüm yabancı diplomatları tahliye etmek için operasyon başlattı. Birleşmiş Milletler de Sana'daki ekiplerini tahliye ettiğini açıkladı.Yemen'de iktidarı ele geçiren Husilere
Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri, hava harekatının sürdüğü Yemen'de Aden'e sığınan tüm yabancı diplomatları tahliye etmek için operasyon başlattı. Birleşmiş Milletler de Sana'daki ekiplerini tahliye ettiğini açıkladı.
Yemen'de iktidarı ele geçiren Husilere yönelik Suudi Arabistan öncülüğünde hava hareketı sürerken, Aden'de bulunan yabancı diplomatların bölgeden çıkarılması için harekete geçildi.
Ülkede Husilerin başkent Sana'yı ele geçirdiğinden beri liman kenti Aden'e sığınan yabancı diplomatları tahliye operasyonunu Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri yürütüyor. Birleşmiş Milletler de Sana'daki ekiplerini tahliye ettiğini açıkladı.
Suudi Devlet Televizyonu'nda yer alan habere göre 'Fırtına' adı verilen tahliye operasyonu sabah saatlerinde başladı.
Husilerin ilerleyişi sürüyor
Yoğun hava saldırılarına rağmen Husiler, yeni bölgeleri ele geçirerek Aden’e doğru ilerliyor. Yerel güvenlik kaynaklarının aktardığı bilgilere göre, Husiler Arap Denizi kıyılarında kritik bölge ve Aden’e 100 km uzaklığında yer alan Şakra bölgesini ve buradaki limanı ele geçirdi.
Devrik Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’e bağlı güçlerden destek alan Husiler, Şebve eyaletinde Bihan bölgesini de ele geçirdiler. Bihan bölgesi Şebve’nin Husilerin eline düşen ilk bölgesi oldu.
Al Jazeera muhabirinin aktardığı bilgilere göre, zırhlı araçlarla donanımlı Husilere bağlı taze kuvvetleri Taiz’den Lahic’e ulaştı. Lahic, Aden’e yaklaşık 30 kilometre mesafede.
Bombardıman sürüyor
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da bulunan komuta merkezinde açıklama yapan sözcü, gece saatlerindeki bombardımanda Husilerin hava savunmasının hedef alındığını duyurdu. Sözcü, Suudi Arabistan sınırına doğru hareket halindeki kara birliklerinin de savaş uçakları ile vurulduğunu söyledi.
Suud Deniz Kuvvetleri de Aden'deki Suudi Arabistan diplomatik personelini bölgeden tahliye ediyor.
Sana'daki Al Jazeera kaynakları, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait savaş uçaklarının akşam saatlerinde Sana’daki bazı hedefleri bombaladığını söyledi.
Kaynaklar, Sana’nın güneyinde bulunan Husilere ait askeri tesis ve silah depolarının havadan üç kez bombalandığını belirtti.
Silah depolarının hedef alınması üzerine Husilerin depoları tedbir amaçlı boşalttığı ve silahları bilinmeyen yerlere taşıdığı ifade edildi.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, hava saldırılarında başkent Sana'daki Deylemi askeri üssü, 1. zırhlı tümen, Fec Attan bölgesindeki havacılık tugayları karargâhı, havacılık fakültesindeki uçaksavarlar, Nakam Dağı'ndaki silah depoları ve özel kuvvetler hedef alındı.
Görgü tanıkları, saldırıların ardından Nakam ve Fec Attan'daki silah depolarından alevlerin yükseldiğini aktardı. Başkent Sana ise elektriklerin kesilmesiyle karanlığa gömüldü.
Husilere pusu
Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'ye bağlı birliklerle Güney Halk Komitesi güçleri, Lahic kentinde Husilere pusu kurdu. Bir zırhlı personel taşıyıcının imha edildiği pusuda 20 Husi öldü.
Husi Ensarullah hareketinin güneydeki ilerleyişinin bir parçası olan ve Aden'e 50 kilometre mesafedeki Lahic kenti yer yer şiddetli çatışmalara sahne oluyor. Dünkü çatışmalarda da 5 sivil ölmüş, 20 kişi yaralanmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcülerinden Jeff Rathke ise, günlük basın toplantısında, "Bunun ucu açık bir askeri operasyon olmasını istemiyoruz” dedi.
Rathke, ABD’nin Arap ülkelerinin olası kara operasyonunu destekleyip desteklemediğine yönelik soruları ise yanıtsız bıraktı.
Yemen'in devrik lideri Ali Abdullah Salih ise operasyonları durdurun çağrısı yaptı. Salih, Suudi Arabistan öncülüğündeki güçlerin askeri operasyonu durdurmasını ve diyaloga geçilmesini istedi.
Dün Aden kentinden Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’a giden Yemen Cumhurbaşkanı Hadi ise Mısır’a geçti.
Bugün başlayacak Arap Birliği Zirvesine katılacak olan Hadi, özel bir uçakla zirvenin yapılacağı Şarm El Şeyh kentine gitti. Hadi, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi tarafından havaalanında karşılandı.
Hadi, Sisi ile görüşmesinin ardından "bazı bölgesel güçlerin Yemen'in iç işlerine müdahale etmeye çalıştığını ve mezhep farklılıklarını ayrılık tohumları ekmek için kullandığını" söyledi. Suriye, Libya ve Irak'a işaret eden Hadi, "Yemen'in sonunun, mezhep çatışmaları ve iç savaşın yaşandığı bazı bölge ülkelerinin sonu gibi olmamasını temenni ediyorum" dedi.
Hadi, ülkesine sunduğu siyasi destekten ve "Kararlılık Fırtınası" operasyonuna katılmasından ötürü Mısır yönetimine teşekkür etti.
Sisi ise "Mısır, hiç bir zaman kardeşlerinin yanında yer almaktan geri kalmadı ve kalmayacak. Onları zor zamanlarında desteklemeye devam edecek" diye konuştu.
Yemen krizinin geçmişi
Devrimin ardından siyasi süreçlere daha fazla katılım talep eden Husilerin gösterileri ve bölgedeki aşiretlerle çatışarak nüfuz alanlarını genişletmesi, Yemen'de istikrarsızlığa yol açmıştı. Merkezi yönetimle yapılan uzlaşma görüşmelerinin sonuç vermemesi üzerine başkent Sana'da bazı stratejik yerleri kontrol altına alan Husiler, Ocak 2015'te başkanlık sarayına girmiş, bu olayın ardından ev hapsinde tutulan Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi, bir süre sonra Aden'e geçerek ülkenin halen meşru lideri olduğunu duyurmuştu. Bu süreçte Husiler tarafından alınan bütün siyasi kararların da geçersiz olduğunu ilan eden Hadi'nin bu açıklamasına, Husilerin ilerleyişini İran'ın bölgedeki nüfuz alanını genişletme çabası olarak gören başta Suudi Arabistan olmak üzere birçok Arap ülkesi ve BMGK da destek vermişti.
Hadi'nin, Aden'i "geçici merkez" ilan etmesi ve bazı ülkelerin diplomatik temsilciliklerini burada sürdüreceği yönündeki açıklamalarının ardından Husiler, "karşı direnişin merkezi" haline gelen Aden'e doğru harekete geçip, kentteki bazı stratejik noktaların denetimini ele geçirmişti. Hadi yönetiminin üst düzey yetkililerinin Arap Birliği ve uluslararası topluma, acil askeri müdahale çağrısının ardından Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon, Husilere yönelik operasyon başlatmıştı.
Mısır savaş gemileri yolda
Suudi Arabistan'ın desteklediği Mısır'daki Sisi yönetimi, Yemen operasyonuna destek vermek amacıyla dört savaş gemisini Aden Körfezi'ne yolluyor.
Reuters'a konuşan Süveyş Kanalı'ndan yetkililer, savaş gemilerinin kanaldan geçerek Aden Körfezi'ne doğru yola çıktığını belirtti.
Mısır, Yemen operasyonuna destek veren 10 ülkeden biri.
'Kara operasyonu gerekebilir'
Bu arada Reuters'e konuşan Suudi Arabistan'dan güvenlik kaynakları, hava operasyonlarının ardından Yemen'de düzenin sağlanması için kara operasyonuna da gerek duyulabileceğini belirtti.
İsmini açıklamayan bir güvenlik kaynağı Reuters'a yaptığı açıklamada, 'Yemen'de düzeni sağlamak için kara operasyonu gerekebilir" dedi.
Suudi Arabistan ülkenin güneyindeki havaalanlarında tüm iç ve dış uçuşları durdurma kararı aldı.
Reuters'ın yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, Yemen'de çatışmalar nedeniyle büyük limanlar kapatıldı.
TV ve gazete binalarına baskın
İran destekli Şii Husi Ensarullah hareketi militanları, başkent Sana'daki Al Jazeera bürosu ile bazı özel televizyon kanalları ve gazete binalarına baskın düzenleyerek ele geçirdi.
Masdar Basın Kurumu kaynaklarından alınan bilgiye göre, Husi militanları, kurum ile aynı binada bulunan Yemen Şebab televizyonu binasına zorla girerek eşyaları yağmaladı, kanal çalışanlarını dışarı çıkardı.
Masdar gazetesi editörü Sami Numan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2 askeri devriyeyle gazete ve kanala giren Husilerin, binayı askeri kışlaya çevirmeye çalıştıklarını söyledi.
Başkent Sana'daki Al Jazeera bürosuna da zorla giren Husi militanları kameraları kırıp büroyu yağmaladı. Husilerin özel televizyon kanalı Saide'ye baskın düzenlediği ve televizyon çalışanlarını, binayı boşaltmaya zorladıkları kaydedildi.
Mısırlı uydu yayını sağlayıcısı Nilesat'ın, Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'nin talebi üzerine Husilerin kontrolünde olan 4 TV kanalının yayınını durdurduğu öne sürülmüştü.
İRAN'DAN YEMEN'E YARDIM AÇIKLAMASI
İran sağlık bakanlığı, Yemen'e karşı Suudi Arabistan önderliğinde yapılan hava saldırıları üzerine bugün bakanlıkta bir toplantı yapıldığını duyurdu. Toplantının ardından yapılan açıklamada, "devrim hükümeti" olarak adlandırılan Yemen hükümetinin talepte bulunması halinde İran'ın bu ülkeye yardım gönderebileceği kaydedildi. Tahran, ayrıca saldırılarda yaralanan Yemenlileri ülkelerindeki hastanelerde tedavi etmeye de hazır olduğunu belirtti.
52 YEMENLİ TAHRAN'DA TEDAVİ GÖRÜYOR
Tahran yönetimi Yemen'deki bir cami saldırısında yaralanan 52 kişiyi 23 Mart'ta tedavilerine devam edilmek üzere İran'a getirmişti. Yaralılar şu an Tahran'daki bir hastanede tedavi ediliyor.
YEMEN DEVLET BAŞKANI HADİ RİYAD'A GİTTİ
Suudi Arabistan'ın Yemen'deki askeri müdahalesi sürerken Yemen Devlet Başkanı Abdrabbuh Mansur Hadi'nin Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a gittiği açıklandı.
Suudi yetkililer, Hadi'nin Suudi başkenti Riyad'da olduğunu, Arap Birliği zirvesine katılmak üzere iki günlüğüne Mısır'a gideceğini söyledi.
Bu, Hadi'nin Aden'den ayrılması ardından nerede olduğuyla ilgili ilk açıklama oldu.
Suudi Arabistan Çarşamba günü Yemen'de hava operasyonu başlatmıştı.
İran operasyonu 'tehlikeli' olarak nitelemişti.
Suudi Arabistan, 'Hadi'nin meşru yönetimini koruduğunu' söylüyor.
Hadi geçen ay Sana'dan ayrılması ardından güneydeki Aden kentine gelmişti.
Perşembe günü bir Suudi yetkili Hadi'nin Riyad'a gittiğini ancak Mısır'daki zirveye Yemen'in meşru lideri olarak katılacağını söyledi.
İran: En kısa sürede bitirilmeli
Yemen'de isyancı Şii Husileri desteklediği iddia edilen İran ise Suudi Arabistan'ın saldırılarına tepki gösterdi.
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, dış güçlerin askeri müdahalesinin Yemen'de sadece daha fazla kan dökülmesine ve insanların katledilmelerine yol açacağını söyledi.
İsviçre'nin Lozan kentinde gazetecilere bir açıklama yapan Zarif, Sana'da bombardıman sonucu ölenler olduğunu belirtti ve ekledi:
"Askeri harekatın mümkün olan en kısa sürede bitirilmesi ve soruna diyalog yoluyla çözüm bulunması gerekir. Biz askeri harekatın gerilimi artıracağına ve harekata dahil olan ülkeler dahil hiç kimseye fayda getirmeyeceğine inanıyoruz."
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marzieh Afkham da Yemen'deki operasyonu "işgal" olarak nitelendirdi.
Husilerin liderlerinden Muhammed el Bukhaiti ise Suudi Arabistan'ı ve bu ülkenin oluşturduğunu açıkladığı koalisyona katılan ülkeleri pişman olacakları yolunda uyardı.
El Bukhaiti saldırıların daha geniş çaplı bir savaşa yol açacağını söyledi.
Erdoğan: İran Yemen'deki güçlerini çekmeli
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fildişi Sahili Devlet Başkanı Vattara ile düzenlediği basın toplantısında Yemen'deki durumu değerlendirdi. Erdoğan "İran bölgeyi adeta domine etmeye çalışmaktadır. Bu durum bizi, Körfez ülkelerini rahatsız etmeye başlamıştır. Buna gerçekten tahammül etmek mümkün değil" dedi.
Cumhurbaşkanı günün erken saatlerinde de France 24 Televizyonu'na konuşmuş, Yemen'de Suudi Arabistan'ın müdahalesini desteklediğini ve Türkiye'nin askeri operasyona lojistik destek verebileceğini söylemişti.
Basın toplantısında yine İran'ın etkisine değinen Erdoğan, şunları söyledi:
"Yemen'de Husilerin yaptıkları sadece mezhepsel bir çatışmadır. Bu adeta Şia- Sünni çatışmaya dönüştü. Biz böyle bir şeye asla olumlu bakmayız. ... İran bölgeyi kendine domine etmenin gayreti içerisinde. Buna müsaade edilebilir mi? İran'ın yaptığı bizi rahatsız etmiştir. İran'ın bunu görmesi lazım. Irak'a bakın. Bir taraftan DEAŞ'la (İslam Devleti- IŞİD) uğraşılıyor diğer bir taraftan İran'ın oraya gönderdiği Devrim Muhafızlarıyla. İran'ın Yemen'den, Suriye'den ve Irak'tan artık oralarda hangi güçleri varsa onları çekmesi lazım. Bu ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı göstermesi lazım."
Türkiye Dışişleri Bakanlığı da daha önce Yemen'deki gelişmelerle ilgili bir açıklama yapmış, Ankara'nın Suudi Arabistan'ın hava saldırılarınadestek verdiğini belirtmişti.
'100 savaş uçağı, 150 bin asker'
Suudi Arabistan'ın Yemen'de hava saldırılarına başladığını ise bu ülkenin ABD Büyükelçisi Adel El Cubeyr açıklamıştı.
Başta Suudi Arabistan olmak üzere, Körfez ülkeleri İran'ı Husileri desteklemekle suçluyor, Husilerin Yemen'i tamamen ele geçirmelerinin güvenlikleri için doğrudan stratejik bir tehdit oluşturduğunu vurguluyor.
Suudi Arabistan hükümetinin danışmanlarından biri, Husilere karşı oluşturulan koalisyonda Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Katar, Kuveyt, Ürdün, Mısır, Fas, Sudan ve Pakistan'ın bulunduğunu; 100 savaş uçağı ile 100 bin askerin harekat için tahsis edildiğini söyledi.
ABD'den lojistik destek
ABD ise koalisyona istihbarat da dahil olmak üzere lojistik destek veriyor.
Beyaz Saray Sözcüsü Bernadette Meehan ABD güçlerinin Yemen'de doğrudan savaşmadıklarını söyledi.
Son olarak, Yemen Cumhurbaşkanı Hadi'nin destekçileri ise Husilerle yoğun çatışmalar sonrası Aden Havaalanı'nı yeniden ele geçirdiklerini açıkladı.
Husiler Ocak ayında başkent Sana'yı ele geçirmiş, Hadi'yi ev hapsine almış ve beş kişilik bir "Başkanlık Konseyi" oluşturmuşlardı.
Ancak Cumhurbaşkanı Hadi ev hapsinden kaçmayı başararak ülkenin güneyindeki Aden kentine gitmiş ve "Görevimin başındayım" mesajını vermişti.
ERDOĞAN: 'İRAN YEMEN'DEKİ GÜÇLERİNİ ÇEKMELİ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fildişi Sahili Devlet Başkanı Vattara ile düzenlediği basın toplantısında Yemen'deki durumu değerlendirdi. Erdoğan "İran bölgeyi adeta domine etmeye çalışmaktadır. Bu durum bizi, Körfez ülkelerini rahatsız etmeye başlamıştır. Buna gerçekten tahammül etmek mümkün değil" dedi.
Cumhurbaşkanı günün erken saatlerinde de France 24 Televizyonu'na konuşmuş, Yemen'de Suudi Arabistan'ın müdahalesini desteklediğini ve Türkiye'nin askeri operasyona lojistik destek verebileceğini söylemişti.
Basın toplantısında yine İran'ın etkisine değinen Erdoğan, şunları söyledi:
"Yemen'de Husilerin yaptıkları sadece mezhepsel bir çatışmadır. Bu adeta Şia- Sünni çatışmaya dönüştü. Biz böyle bir şeye asla olumlu bakmayız. ... İran bölgeyi kendine domine etmenin gayreti içerisinde. Buna müsaade edilebilir mi? İran'ın yaptığı bizi rahatsız etmiştir. İran'ın bunu görmesi lazım. Irak'a bakın. Bir taraftan DEAŞ'la (İslam Devleti- IŞİD) uğraşılıyor diğer bir taraftan İran'ın oraya gönderdiği Devrim Muhafızlarıyla. İran'ın Yemen'den, Suriye'den ve Irak'tan artık oralarda hangi güçleri varsa onları çekmesi lazım. Bu ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı göstermesi lazım."
Türkiye Dışişleri Bakanlığı da daha önce Yemen'deki gelişmelerle ilgili bir açıklama yapmış, Ankara'nın Suudi Arabistan'ın hava saldırılarına destek verdiğini belirtmişti.
YEMEN'E MÜDAHALE SONRASI DOLAR YÜKSELİŞTE
Suudi Arabistan'ın Yemen'deki iç karışıklığa müdahale etmesinin ardından küresel piyasalarda petrol yükselişe geçti. Petrolün varil fiyatının 60 dolara kadar çıkması net petrol ithalatçısı Türkiye'de TL'ye değer kaybı olarak yansıyor.
ABD Doları sabah saatlerinde Türk Lirası karşısında 2,61 seviyesine yükselerek son bir haftanın en yükseğini gördü.
Dolar/TL kuru dün 2,57 seviyesinden günü tamamlamıştı.
Petrol fiyatlarındaki yükseliş, Türkiye'nin yanı sıra Brezilya ve Hindistan gibi diğer gelişen ülkelerin para birimlerinde de satış baskısı yarattı.
Reuters haber ajansına bilgi veren bir bankanın döviz masası işlemcisi, yatırımcıların jeopolitik riskleri değerlendirdiğini ifade etti ve "Küresel piyasalar petrol arzını etkileyebilecek uzun sürebilecek bir askeri çatışma ortamı olabileceğini fiyatlıyorlar" dedi.
Yemen, küresel petrol trafiğinin en önemli geçiş noktalarından birisi olan Basra Körfezi'ne kıyısı bulunuyor. Ülkedeki karışıklıkların büyümesiyle birlikte petrol üretiminde olmasa bile petrol sevkiyatında sorunlar yaşanabileceği ifade ediliyor.
Suudi Arabistan'ın ABD Büyükelçisi Adel el-Cubeyr, Riyad'ın Yemen'de Şii Husilere karşı askeri operasyon başlattığını açıklamıştı.
Suudi Arabistan dünyanın en büyük petrol ihracatçısı konumunda. Dünyadaki kanıtlanmış petrol rezervlerinin de yaklaşık yüzde 16'sı Suudi Arabistan'da bulunuyor.
Dolar/TL 2,57'ye gerilemişti
TL'de bugün tekrar gözlenen satış baskısı son günlerde yerini alımlara bırakmıştı.
İki hafta önce Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı ile görüştükten sonra "Tatlıya bağladık" açıklaması yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerinin ardından TL'de kademeli değer kazancı başlamış ve Dolar/TL 2,64 üzerindeki rekor seviyelerden 2,55'lere kadar geri çekilmişti.
Kaynak : BBC, AA. Al jazeera, DHA