Yunanistan'da, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in, 17 Haziran'da gidilmesi kararlaştırılan seçimle birlikte Yunan halkının avroda kalmayı isteyip istemediği konusunda referandum yapılması önerisinin yankıları sürerken, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schultz, Yunanistan'ın memorandumu (yardım anlaşması) bozmaya karar vermesi durumunda "finans musluklarının kapanacağını" söyledi.

Atina'da temaslarda bulunan Schulz, Kathimerini gazetesindeki demecinde, 17 Haziran seçimlerinde Yunan halkının aslında ülkenin AB ile ilişkilerinin ne şekilde olmasına karar vereceğini belirterek, bununla ilgili konuları doğrudan konuşmak için Atina'ya geldiğini belirtti.

17 Haziran seçimlerinde, Yunanistan'ın AB ile bundan sonraki ilişki biçiminin ne şekilde olacağının açıklığa kavuşacağını ifade eden Schulz, "Ben realistim. Yunanistan'a verilmesi kararlaştırılan yeni yardım paketiyle ilgili memorandum 17 ülke tarafından onaylandı. Bunların arasında kişi başına geliri Yunanistan'dan daha az olan ülkeler de var. Buna rağmen, kurtarma paketine 1 milyar destek veriyorlar. Yunanistan eğer bu sözleşmeyi bozmaya karar verirse finans muslukları kapanacak. Anlaşmanın tekrar gözden geçirilmesi için de oy birliği gerekir ki böyle bir şeyin olması mümkün değil. Yunanlıları şoke etmek için söylemiyorum, ama memorandum tanınmazsa finansman dondurulur" dedi.

-"Koşulları yerine getirmeden yardım yok"-

Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble de aynı gazetedeki demecinde, avroda bulunmanın, sağladığı yararlarla birlikte yükümlülükler de içerdiğini belirterek, şartları yerine getirmeden yardım alınacağını düşünmenin "hayalperestlik" olduğunu söyledi.

AB'nin, Yunan makamlarıyla hazırladığı kalkınma programının, Yunanistan'ın ekonomik krizden çıkabilmesi için yegane fırsat olduğunu ifade eden Schaeuble, şöyle konuştu:

"Yunan halkından istenilen fedakarlıkları çok iyi biliyorum ve kızgınlığını anlıyorum. Ancak Avrupalılar ve uluslararası ortaklar Yunanistan'ın kendisinin yapması gereken işleri yapamaz. Bunları seçmenlere anlatmak Yunanlı siyasetçilerin görevidir. Yunan makamlarıyla birlikte oluşturulan kalkınma programı, Yunanistan'ın ekonomik krizden çıkması için yegane fırsattır. Bu program olmadan Yunanistan kalkınamaz. Koşullardan herhangi birini yerine getirmeden yardım alınabileceğini düşünmek ise hayalcilikten başka bir şey değil. Bu nedenle Yunanlılar, seçimlerde sadece bir partiyi seçmeyecekler, aynı zamanda bu varlık sorunlarıyla ilgili de karar vereceklerdir. Tüm olanları bilerek karar vermeleri önemli" diye konuştu.

-SYRIZA çıkışta-

Bu arada, Yunanistan'da yeni erken seçim öncesi yapılan son anketler memoranduma ve kemer sıkma politikalarına karşı çıkan Aleksis Çipras başkanlığındaki Radikal Sol Koalisyon'un (SYRIZA), 6 Mayıs seçimlerine göre oyunu büyük oranda artırdığını gösteriyor.

Kathimerini gazetesinin "Public Issue" araştırma şirketine yaptırdığı anket sonuçlarına göre, SYRIZA yüzde 28 ile birinci, Yeni Demokrasi Partisi (ND) de yüzde 24 ile ikinci sırada bulunuyor.

Gallup araştırma şirketi "Alco"nun düzenlediği ankette ise ND yüzde 22,1 ile birinci, SYRIZA da yüzde 20,4 ile ikinci sırada yer alıyor.

Panhelenik Sosyalist Hareket PASOK'un oy oranlarının ise yüzde 15-12 arasında bulunduğu anketlerde, 6 Mayıs seçimlerinde yüzde 6,9 oy toplayarak 21 milletvekili seçen aşırı sağcı Altın Şafak'ın ise düşüşte olduğu gözüküyor.

Anketlerde Altın Şafak'ın oy gücü yüzde 4,5-3,5 civarında gösteriliyor.

ND'nin yüzde 18,85 oy oranıyla birinci geldiği 6 Mayıs seçimlerinde, SYRIZA yüzde 16,78 oy alarak ikinci olurken, PASOK 13,18 ile üçüncü, Altın Şafak da 6,97'lik oy oranıyla altıncı sırada yer almıştı.