Bu yılki ÖSS nasıl olacak?
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, bu yıl son kez gerçekleştirilecek Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sorularının geçen yılki ile aynı zorluk düzeyinde olduğunu belirterek, ''Bazı sorular adaylara zor gelirse bundan ke
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, bu yıl son kez gerçekleştirilecek Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sorularının geçen yılki ile aynı zorluk düzeyinde olduğunu belirterek, ''Bazı sorular adaylara zor gelirse bundan kesinlikle endişe duymasınlar. Zor sorular da olmak zorunda'' dedi.
ÖSS, 14 Haziran Pazar günü Türkiye'de ve KKTC'nin başkenti Lefkoşa'da, toplam 4 bin 602 binada, 70 bin 850 salonda gerçekleştirilecek. Sınavda 207 bin 857 kişi (bina sorumlusu, bina yöneticisi, salon başkanı, gözetmen, hizmetli, nakil kuryesi, denetmen) görev yapacak. Sınav saat 09.30'da başlayacak ve 3 saat 15 dakika sürecek.
ÖSYM Başkanı Yarımağan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hazırlıklara ilişkin bilgi vererek, sınava girecek adaylara önerilerde ve uyarılarda bulundu.
Sınavla ilgili hazırlıkların yapıldığını belirten Yarımağan, sınav evrakının sınav merkezlerine nakledilmesiyle hazırlıkların sona ereceğini kaydetti.
Yarımağan, özellikle büyük şehirlerdeki adayların sınava girecekleri binayı sınavdan önce mutlaka görmelerini önererek, ''Çünkü sınav günü gidiş geliş, ulaşım güçlükleri olabilir. Adaylara, sınav yerine ne kadar sürede gidildiğini, nasıl gidildiğini öğrenmelerini öneriyorum, pazar günü sıkıntı çekmemeleri için'' diye konuştu.
Sınavın, 09.30'da başlayacağını anımsatan Yarımağan, ancak adayların en geç 08.30'da sınava girecekleri yerlerde olmaları gerektiğini vurguladı. Adayların kimlik kontrollerinden geçirilerek salonlara alınacaklarına işaret eden Yarımağan, bu nedenle zamanında gitmelerinin önemli olduğunu söyledi.
Cep telefonu uyarısı
Adayları cep telefonu konusunda da uyaran Yarımağan, şöyle konuştu:
''En önemli konu cep telefonu. Cep telefonu ile binaya kesinlikle girilmeyecek. Bina içinde, bir adayın üzerinde kapalı bile olsa cep telefonu bulunduğu tespit edilirse adayın sınavı geçersiz sayılıyor. Adayların zarara uğramamak için cep telefonlarını yanlarına almamaları, ya evde bırakmaları ya da biriyle geliyorlarsa onlara vermeleri gerekiyor.
Binaya girişte cep telefonlarını emanete alma işlemleri çok zor oluyor, telefonlar birbirine karışıyor. Bizim kurallarımız arasında emanet yok. O yüzden adayların binaya telefonları yanlarında olmadan girmeleri gerekiyor. Bunu dikkate alsınlar.''
Başı açık girilecek
Yarımağan, sınava ''Başı açık şekilde girme'' kuralı bulunduğunu da hatırlattı.
Adaylara ''Sakin olmalarını'' öneren ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Yarımağan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu, önemli bir sınav ama sonunda bir sınav. Sınav başladıktan sonra kendilerini çevreden soyutlayarak tamamen sorulara vermeleri, heyecanlanmamaları, planlı çalışmaları, cevap kağıtlarına sahip olmaları, cevap kağıtlarını önlerinde tutmaları, cevap kağıtlarına soru kitap türünü yazıp yazmadıklarını kontrol etmeleri önemli.
3 saat 15 dakikalık süreyi uygun biçimde kullanarak bildiklerini aktarmaya çalışmak önemli.''
Adaylara yanlarında su götürmelerini öneren Yarımağan, ''Bunun dışında yiyecek götürmelerini önermiyorum. Bence su yeterli oluyor.
Sınava girmeden önce ihtiyaçlarını gidermelerinde de yarar var. Sınav sırasında tuvalete gitme ihtiyacı veya sağlık sorunları olursa görevlilerimiz kendilerine yardımcı olacaklar'' dedi.
Kopya tesbit ediliyor
Kopya konusuna da dikkati çeken Yarımağan, ''Kopya çekmenin bir başkasının hakkına tecavüz olduğunu'' vurguladı. ''Adaylar kopya olaylarına karşı duyarlı olsunlar. Çünkü kopya çeken birisi onların hakkını ellerinden almış olacak'' diyen Yarımağan, salon görevlilerinin bu tür olayları saptadıklarında kendilerine rapor ettiklerini, ÖSYM olarak kendilerinin de gereğini yaptıklarını söyledi.
Ünal Yarımağan, ''Ayrıca salonda hiçbir şey tespit edilmese bile merkeze geldikten sonra bilgisayar ortamında aynı salonda sınava giren tüm adayların tüm cevapları birbirleriyle karşılaştırılıyor ve benzerlikler olduğunda onlar için de kopya işlemi yapılıyor. Onun için adaylara cevap kağıtlarına sahip olmalarını, önlerinde tutmalarını öneriyorum'' şeklinde konuştu.
Sınav testleri
Sınav kitapçığında her biri 30'ar sorudan oluşan 8 adet test bulunacağı, toplam 240 soru yöneltileceğini belirten Yarımağan, adayların bu soruların tamamını yanıtlamak zorunda olmadıklarına işaret etti.
Meslek yüksekokulları ve bazı lisans programları ile Açıköğretim Fakültesine gitmek isteyenlerin sınavın birinci aşamasında bulunan 120 soruyu yanıtlamalarının yeterli olduğunu söyleyen Yarımağan, lisans programlarına yerleşmek isteyen adayların da bu 120 soruya ek olarak 60 soru daha yanıtlamaları gerektiğini anlattı.
Ön lisans programlarına yerleşebilmek için asgari 145, lisans programlarına girebilmek için de 165 almak gerektiğini belirten Yarımağan, şunları kaydetti:
''145 puan, sınavın birinci bölümündeki 120 soru üzerinden hesaplanıyor. Bu soruların da ortalama yüzde 15'ini yapmak yeterli oluyor. Yani her testte 30 soru var, her testten 5'er soru çözen bir aday 145 puan elde edebiliyor.
Bir testten daha çok, diğer testten daha az çözenler de 145 puan alabilir. Ama 145 sadece bir baraj puanını geçmek anlamına geliyor. Birçok programa girmek için 145'in çok üstünde puana ihtiyaç var. Bu, girmek istenilen programa göre değişiyor.
Lisans puanlarına girmek için gerekli baraj puanı 165 ve bu puanı elde etmek için, tüm testlerden eşit sayıda olacağını var sayarsak, soruların yüzde 25'ini çözmek gerekiyor. Yani 6 testten 8'er soru yanıtlanırsa, 50 civarında soru çözen aday bu puanı elde ediyor.
Burada da tabii 165'i elde etmek de bir şeyi kazanmak anlamına gelmiyor sadece barajı geçmek anlamına geliyor. Birçok programa yerleşebilmek için bunun çok üstünde puan gerekiyor.''
Puanlar hesaplanırken, her sorunun aynı ağırlıkta olup olmadığı konusunda Yarımağan, şunları söyledi:
''Kesinlikle aynı. Bu konuda bir yanlış bilgi varsa düzeltelim. Zor sorunun getirisi daha fazla, kolay sorunun daha az değil. Aynı testteki soruların ağırlıkları, getirileri hepsi aynı.
Testler arasında da farklılık var tabii. Bir kere testlerin ağırlıkları birbirinden farklı. Örneğin Sayısal-2 testinin puanı hesaplanırken Matematik-2 ve Matematik-1 testleri en fazla getirisi olan testler, bunların ağırlıkları fazla.
Ondan sonra Fen-1 ve Fen-2 testleri, sonra Türkçe, sonra Sosyal Bilimler testi geliyor. Yani hangi puan türü amaçlanıyorsa, o puan türü için belli testlerin ağırlıkları diğer testlerden daha fazla. Ama aynı testin içindeki tüm sorular değerlendirilirken eşit değerde.''
''Bu yılki sınav sorularının nasıl olacağı'' konusunda da Ünal Yarımağan, şunları kaydetti:
''Geçen yılki ile aynı zorluk düzeyinde olduğunu söyleyebilirim. Tabii zorluk, kolaylık biraz da göreceli bir kavram. Kişilere bildikleri şeyler kolay gelir, bilmedikleri şeyler zor gelir.
Şunu da söyleyeyim; bazı sorular adaylara zor gelirse bundan kesinlikle endişe duymasınlar. Zor sorular olmak zorunda. Bu sınava 1 milyon 351 bin dolayında aday giriyor.
Bunların içinde çok değişik seviyelerde olanlar var. Çok yetenekli, soruların neredeyse tümünü yapabilecek adaylar, daha az yapabilecek adaylar var. Bu adayların hepsini birbirinden ayırmak için bizim sorularımızın içinde zor, çok zor, orta zorlukta, kolay, çok kolay olmak üzere her zorluk seviyesinde sorunun olması gerekiyor.''
Engelli adaylar
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Yarımağan, engelli adayların da her yıl olduğu gibi ''özel koşullarda'' sınava gireceklerini söyledi.
Engelli adayların ÖSS için başvururken engellerine ilişkin raporlarını da eklediklerini ifade eden Yarımağan, görme engelli adayların, her birinin ayrı ayrı salonlarda sınava alındıklarını, işitme veya fiziksel engelli adayların da birarada sınava girdiklerini anlattı.
Görme engelli adayların her birine ''okuyucu'' ve ''işaretleyici'' olmak üzere iki görevlinin yardımcı olduğunu belirten Yarımağan, bu nedenle yarım saatlik ek süre verildiğini kaydetti.