Dershane yöneticilerinden ortak tepki
FEM Dershanesi Müdürü Orhan Öztürk, kapatma kararını eleştirirken, "Sokaktaki sade vatandaştan akademik çevrelere, muhalefet partilerin milletvekili, sözcü ve liderlerinden iktidar partisinin milletvekillerine, eski Milli Eğitim Bakanlarına, bazı bankalar
FEM Dershanesi Müdürü Orhan Öztürk, kapatma kararını eleştirirken, "Sokaktaki sade vatandaştan akademik çevrelere, muhalefet partilerin milletvekili, sözcü ve liderlerinden iktidar partisinin milletvekillerine, eski Milli Eğitim Bakanlarına, bazı bankalara, iş çevrelerinden pek çok sivil toplum örgütüne ve Cumhurbaşkanına kadar toplumun her kesiminden yüzde 1970'lerde ifade edilen karşı çıkışlara rağmen nedendir bu dershaneleri kapatacağım ısrarı." dedi.
Bursa'nın İnegöl ilçesinde faaliyet gösteren dershane temsilcileri, FEM Dershanesi'nde bir araya gelerek hükümetin dershaneleri kapatmaya yönelik çalışmalarına tepki gösterdi. FEM, Anafen, Birey, Kültür ve Pi Analitik Dershanesi temsilcilerinin katıldığı basın toplantısında dershaneler adına FEM Dershanesi Müdürü Orhan Öztürk bir açıklama yaptı.
"Keşke dershaneler bu kadar gerekli olmasa." diyerek konuşmasına başlayan Öztürk, şunları söyledi: "Okullarımız herkese eşit ve kaliteli eğitim sunabilse, her anne baba çocuğuna iyi bir gelecek sağlayabilecek eğitim olanaklarına sahip olsa. Her çocuk bir başka çocuğu geçmek zorunda kalmadan kendi ilgi ve yetenekleriyle uygun okullarda okuyabilse, kendine uygun iş-meslek olanaklarına kavuşabilse... Keşke çocuklarımız sadece yavaş öğrendikleri için yada daha fazla öğrenme arzusuyla özel derse ihtiyaç duymuş olsa. Böylesine dershane tartışması yaşanır mıydı? Yeni demokratikleşme paketlerinin açıldığı, toplumun demokrasi beklentilerinin çok yüksek olduğu ortamda dershaneleri ortadan kaldırmayı amaçlayan hür teşebbüse aykırı yasa tasarıları hazırlanır mıydı? Eğitim öğretim hakkını, öğrenim özgürlüğünü, çalışma özgürlüğünü, hukukun en temel ilkelerini görmezden gelecek bu kadar yasakçı yasa taslakları hazırlanır mıydı?"
Dershanelerin kapatılması konusuna vatandaşların yüzde 70'inin karşı çıktığını dile getiren Orhan Öztürk, şöyle konuştu: "Sokaktaki sade vatandaştan akademik çevrelere, muhalefet partilerin milletvekili, sözcü ve liderlerinden iktidar partisinin milletvekillerine, önceki Milli Eğitim Bakanlarına, bazı bankalara, iş çevrelerinden pek çok sivil toplum örgütüne ve de Sayın Cumhurbaşkanına kadar toplumun her kesiminden yüzde 1970'lerde ifade edilen karşı çıkışlara rağmen nedendir bu dershaneleri kapatacağım ısrarı. Toplumun önemli bir kesimini ilgilendiren, ulusal ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı bulunan, girişim özgürlüğünü, öğrenme ve öğretme hakkını, anayasal bir dizi haklarımızı yok sayan, dershaneleri sistem dışına çıkarma ve ortadan kaldırma çabalarına karşı çıkmak en temek hakkımızdır. Şimdi soruyoruz, neden MEB eğitim sistemini iyileştirmek yerine kendi kurumları özel dershaneleri dışlamak istemektedir? Devlet, iyileştirmediği sistemi içinde özel ders alma güzü olana ayrıcalık tanımış, yoksul halk çocuklarının elinden dershane fırsatını almış olmayacak mıdır? Atama bekleyen 150-200 bin öğretmeni atayamazken, dershane sektörünün istihdam ettiği 100 bin çalışan için hangi istihdam olanağını yaratacaktır? Mevcut özel okulların yüzde 60 kapasiteyle çalıştığı ortadayken dershanelerin okula dönüşümünü tek alternatif olarak sunmak ve kapanmalarına yol açmakla ne elde edilecektir? Ve daha pek çok soru. Bu hukuksuzluğu kamuoyuyla paylaşıyor, Milli Eğitim Bakanlığımızı bir kez daha özel dershane sektör temsilcileriyle soruna ortak çözüm bulmaya davet ediyoruz."