Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Yıllarca YÖK üniversitelerin önünü kapadı. YÖK ile eskiden diyalogumuz yoktu. Bir ideoloji kavgasına kapılıp gidiyorlardı. YÖK reformdan geçirilmeli hatta kaldırılması bile düşünülebilir" dedi.

Bahçeşehir Üniversitesi Hükümet ve Liderlik Okulu ile Türkiyem Vakfı'nın ortaklaşa düzenlediği "2023: Türkiye'nin Yüzün Yıl Vizyonu" konferansında konuşan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan açıklamalarda bulundu.

2023 yılının sembolik bir yıl olmaktan öteye geçip somut ve gerçekçi adımların atılması gereken bir döneme karşılık geldiğine değinen Babacan konuşmasında, "2023'te ilk 10 ekonomiden biri olmayı hedefledik ve bunu da yaparken tüm dünya ülkelerini analiz ettik. 12 Haziran seçim beyannamesinin ana konusunu da bu oluşturuyor. Temel ana mesajımız 2023 olacak" dedi.

Babacan'ın konuşmasında altını çizdiği noktalar ise şunlar oldu: "2008 sonunda hissetmeye başladığımız kriz tüm ülkeleri etkiledi. Kriz öncesi ve kriz sonrası 2 ayrı dönem var. Kriz herkes için milat oldu ancak bizim de hedeflerimize ulaşmamız açısından fırsat yarattı. Avrupa ülkelerinin kriz öncesi ve sonrası beklentileri değişti. Bu da bizim önümüzü açtı. İkinci Dünya Savaşı'ndan çıkan Japonya ve Almanya, 10-15 yılda dünyanın en büyük ekonomileri haline geldi. Bunu sağlayan da yetişmiş insan gücüdür.

Bu güce yatırım yapmalıyız. Türkiye'de kalkınmanın önünü açacak tek yatırım eğitim olacaktır. Buna yatırım yapmak da hedeflerimizin başında geliyor. Artık her ilde bir üniversite görmek mümkün. Yıllarca YÖK üniversitelerin önünü kapadı. YÖK ile eskiden diyalogumuz yoktu. Bir ideoloji kavgasına kapılıp gidiyorlardı. YÖK reformdan geçirilmeli hatta kaldırılması bile düşünülebilir. Çünkü merkezden eğitimi yönetmek çok zor. Bir süre sonra bu sistem çökecektir.

Dünyanın en büyük 16. ekonomisi iken ilk 500'de neden üniversitemiz yok sorusuna cevap vermeliyiz. Yaptığımız atılımlar tüm dünya ülkelerinin gündeminde. Pek çok ülke bizimle işbirliği yapmak için projeler geliştiriyor. Biz hiçbir zaman kendimize model ülkeyiz demedik. Bu dış ülkelerin bize yaptığı yakıştırmadır".