Fındık için açlık grevi

Türkiye'de fındık üreticileri için kurulan ilk sivil toplum kuruluşu olan ve Türkiye'de fındık üreticileri ile ilgili ilk sivil toplum kuruluşunu kuran Ordu Fındık Üreticileri Derneği Başkanı Zekeriya Kara, açlık grevine gideceğini açıkladı. Kara, amacını

Fındık için açlık grevi

Türkiye'de fındık üreticileri için kurulan ilk sivil toplum kuruluşu olan ve Türkiye'de fındık üreticileri ile ilgili ilk sivil toplum kuruluşunu kuran Ordu Fındık Üreticileri Derneği Başkanı Zekeriya Kara, açlık grevine gideceğini açıkladı.

Kara, amacının fındık fiyatının yeniden gözden geçirilmesi, pazarlama imkânların artırılması gibi yıllardır hayata geçirilmeyen uygulamaların yapılması ve üreticinin Avrupa'dan başlayarak içine çekildiği tefecilik sisteminin devlet eli ile ortadan kaldırılmasını sağlamak olduğunu söyledi.

"Ben şimdiye kadar kimsenin burnunu kanatmadım, kimsenin hukukuna dokunmadım." diyen Kara, "Sadece düşüncelerimi ifade ediyorum. Ben fındık üreticisi vursun yıksın demiyorum, buna karşıyım. Bunu da yapacak güçteyiz ama Karadeniz insanı terbiye görmüş insanlardır. Karadeniz insanı devletine karşı terbiyelidir. İstesek bunu da yaparız bunu yapacak gücümüz var. İstesek üreticiyi sömüren sömürgecilerin Ordu'daki uzantılarını bir gecede keseriz. Bunu yaparız ama biz Karadeniz insanı terbiye görmüş insanlarız. Ama bizi bu durumlara düşürenler terbiyesiz asıl. İstesek biz bunu yaparız ama yapmayacağız. Karadeniz insanı kimseye zarar vermez kendini ancak ilhak eder. Bunun için açlık grevine gideceğiz." dedi.

Ordu'daki 100 bin üreticiden 10 bin kadarının borcunu ödeyemez durumda olduğunu aktaran Kara, "Yarın intiharlar artarsa şaşırmamak lazım, bu gayet doğal. Karadeniz insanı gururludur, biri bizden borcunu istediğinde başımızı önümüze eğer uyku uyuyamayız. Bunun için haklarımızı, geleceğimizi düşünerek açlık grevine gitme kararı aldım. Ölünceye kadar da bundan vazgeçmeyeceğim. Ölünceye kadar ya da devletin kurumları tarafından gerçekten ikna edilene kadar. İnanıyorum ki açlık grevi yaptığım yerde yalnız olmayacağım, diğer üreticiler de bana katılacak. İyi düşünsünler ve bu verilen fındık fiyatını geri alsınlar." diye konuştu.

Fındıkta geçen seneki fiyatın da kalmadığına işaret eden Kara, "Türkiye'de hangi fiyat geri geldi ki fındığın fiyatı geri geliyor? Benim gübrem mi ucuzladı, işçim mi ucuzladı, hangisi oldu? Fındık çok oldu diye ölelim mi? Ne yapalım bu şartlarda gidip devletin kurumlarına mı saldıralım? O da bize yakışmıyor, yazık değil mi? O zaman açlık grevine gideceğiz. Belki bu sayede Türkiye'de tarımın makus talihini değiştirebiliriz. Başlarını önlerine eğsin düşünsünler, yarın çok kötü bir durumla karşılaşabiliriz. Bizim bu feryatlarımızı çok iyi değerlendirsinler. Bakın yarın çok kötü bir durum ile karşılaşabiliriz, insanları kontrol edemeyecek bir durumla karşılaşabiliriz. Bu kötü sonu engellesinler. Düşünsünler, kimseyi tehdit değil ama uyarıyorum, bu kararı geri alsınlar." şeklinde konuştu.

Fındık üreticisinin perişan edilmeyeceğinin ifade edildiğini aktaran Kara, şöyle devam etti: "Geçen seneki fiyat geri çekilerek halk güldürülür mü? Ordu Fındık Üreticileri Derneği'nin de üyesi olduğu Ulusal Fındık Konseyi'nin fındık maliyetini 2 YTL'ye indirmesine de çok üzüldüm. Fındık fiyatı inince Türkiye daha çok mu kazanacak, hayır değil. Halbuki bizim burada Avrupalı alıcının baskısını kırmamız için el birliği yapmamız gerekirken yapmıyoruz. Bizim fabrikalarımız Avrupa'dan önden para almasa böyle yapar mı, fiyatın düşük olması için çabalar mı? Ama sömürgecik dünyanın her yanında böyle işte. Ama bu işten devletin de kaybı var kazancı değil. Fındık fiyatı düşük olunca Türkiye daha çok mu döviz kazanıyor, hayır kaybediyor aslında. Hem malı ben üreteceğim hem de fiyatı başkası belirleyecek, var mı böyle bir şey? Bizim burada Avrupa'nın fiyat baskısı ve oyunlarına karşı birlik olmamız lazım ama olmuyor. Bu durumda tek çare üreticinin bilinçlenmesidir."

Üreticinin tüccar tarafından faiz batağına bağlandığının altını çizen Kara, "Bu düzenin bozulması için yasaların çıkması lazım. Üreticiye parayı devletin vermesi lazım. Üreticisine güvenmeyen devlet o üreticinin devleti olamaz. Bu aslında çok kolay, herkes Çiftçi Kayıt Sistemi'ne bağlı, ne kadar fındık ürettiği belli. Mesela Ziraat Bankası'na diyecek ki üreticiyi bu ürettiği ürünün onda biri, ikisi kadar kredi vereceksin. Banka da parasını, üretici fındığı Ofis'e verdiğinde oradan tahsil edecek. Bunu çözmek çok kolay aslında. Ama bu yapılmadığı için aylık yüzde 5, yıllık 3, aylık 30 ile para veren tefeci tüccarlar üreticiye para vererek sürüp gidecek bir sömürü sarmalını içine çekiyor. Bu sarmalın bir ucu da yurt dışında. Bunu önlemek için yasaların çıkması gerekiyor." şeklinde konuştu.

Öte yandan dernek, açlık grevi kararına diğer üyelerin de katılıp katılmayacağını belirlemek için olağanüstü kurul kararı aldı.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler