Hurda indirimi geliyor mu?
ÖTV indiriminin kalkmasının ardından sektör hurda indirimini bekliyordu. Ancak Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, otomotiv sektöründe hurda teşviğine ilişkin ''Kısa vadede bir hurda indirimi gerçekleşemeyecek'' dedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafı
Yayınlanma:
ÖTV indiriminin kalkmasının ardından sektör hurda indirimini bekliyordu. Ancak Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, otomotiv sektöründe hurda teşviğine ilişkin ''Kısa vadede bir hurda indirimi gerçekleşemeyecek'' dedi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından düzenlenen Katar 1. Türk İhraç Ürünleri Sergisi için Katar'a bulunan Ergün, gazetecilerle düzenlenen sohbet toplantısında, hurda teşviği konusunun biraz karmaşık olduğunu, değerlendirilmesinin biraz zaman alacağını ve üzerinde titiz bir çalışma yapılması gerektiğini söylediğini hatırlattı.
Ergün, hurda teşviğinde bir takım zorlukların olduğunu dile getirerek, hurda indiriminin ilave talep yaratıp yaratmayacağı sorunun yanıtının önemli olduğunu kaydetti.
ESKİ ARAÇLARI DAR GELİRLİLER KULLANIYOR
Türkiye'de eski araç kullananların daha çok dar gelirli kesimler olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Hatta eski araçlara göre yeni araçların vergisi yüksek, eski araçların vergisi düşük. Bunlar çevreyi daha çok kirleten araçlar, bunların vergisi yüksek olursa, bunlardan vazgeçilir, yeni araçlara yönelme olur gibi, başlangıçta insana çok sıcak gelen ve parlak fikir gibi görünen bu konuya, yakından baktığınız zaman böyle olamayabileceğini görüyorsunuz.
HURDA İNDİRİMİYLE YENİSİNİ ALABİLİR Mİ?
Bunun vergilerini yükselttiğiniz zaman arabayı zor bela alan ve kullanan bir kitlenin vergilerini yükseltmiş olacaksınız. Çevre etkileri, şunlar, bunlar bu tartışmaların hepsine hak veriyorum, bir de böyle bir gerçek var. Bu kitle arabasını hurda indirimiyle değiştirip, yerine yenisini alabilecek bir kitle midir? Bu sorunun da cevabı önemli. Eğer arabasını hurda indirimiyle değiştirip, yerine yenisini alabilecek bir kitleyse o zaman ilave bir talep imkanı var demektir. Bunlar el değiştirecek, bu indirimden parası olup da yararlanmak isteyen bunu ucuz fiyata alacak.''
HURDA TEŞVİĞİ İLE TALEP YARATILABİLMELİ
Hurda teşviğinde önemli bir konunun da eski araçların teslimat sistemi olduğunu, hurda araçların trafik sicilinden düşmesinin yeterli olmadığını anlatan Ergün, bugün Türkiye'de hurda araç teslimatında tek bir yapının olduğunu, üretici ve satıcı firmaların da teslim alabileceği yeni bir otomobil hurdası ekonomisinin ortaya çıkabileceği bir alt yapıya ihtiyaç bulunduğunu belirtti.
Bakan Ergün, uygulanacak hurda teşviği ile ilave bir talep yaratılması gerektiğini vurgulayarak, o zaman bunu uygulamanın daha kolay olacağını kaydetti.
Baştan beri prensip olarak hurda teşviğine sıcak baktıklarını söylediklerini anımsatan Ergün, ''Sadece yeni bir otomobil talebi meydana getirmek açısından değil, çevresel nedenlerle de trafik güvenliği açısından, eski araçların trafikten çekilmesi, yerine daha güvenli, çevreye karşı daha duyarlı araçların devreye girmesi, trafiğe çıkması daha uygun bir yaklaşım ama bu nedenle böyle olmasına rağmen bir alt yapı ve talep yaratma sorunu, gelir düzeyi düşüklüğü nedeniyle düşük gelirli insanların üzerine ilave yükler getirme sorunu ister istemez bu konunun zamana yayılmasına neden oluyor'' diye konuştu.
Nihat Ergün, kısa zaman önce Ekonomik Koordinasyon Kurulunda (EKK) konuyu değerlendirdiklerini ve yazılı bir açıklama yaptıklarını ifade ederek, ''Kısa vadede bir hurda indirimi beklentisi olmasın. Çünkü kısa vadede bir hurda indirimi gerçekleşemeyecek. Hurda teşviği ancak uzun vadede bir çalışmayla hayata geçebilir'' dedi.
SEKTÖRÜNDE YENİ SEÇENEKLER
Ergün, piyasada yeni seçeneklerin ortaya çıkacağını, otomobil firmalarının fiyatla ilgili bir takım rekabetçi avantajları tüketiciye sunmaları gerekeceğini ve kredi kuruluşlarının, bankaların, tüketici kredilerinde daha cazip, daha düşük faizli ve daha uzun vadeli kredi imkanları ortaya çıkartacaklarını söyledi.
Yeni otomobile ihtiyacı olan Türkiye'de belli bir potansiyelin olduğunu dile getiren Ergün, bu potansiyelin, firmaların rekabetçi fiyatlarıyla ve kredi kuruluşlarının daha avantajlı kredi mekanizmalarıyla piyasada farklı bir atmosfer oluşturacağını ifade etti.
Ergün, bir sektörün geleceğini tek bir harekete bağlamak o sektör açısından da doğru bir yaklaşım olmayacağını dile getirerek, yeni bir talep yaratması noktasında, hurda indiriminin de sektöre belli bir katkısının olabileceğini ancak sektörün geleceğini bir tek böyle bir uygulamaya bağlamanın, sektörün tam fotoğrafını veren, çok gerçekçi bir yaklaşım olmayacağını kaydetti.
Otomobil sektörünün mevcut ekonomik yapı içerisinde yeni alternatifleri yeni argümanları kendisinin de üretmesi gerektiğini belirten Ergün, bunu sektörün kendisinin üretebileceğini düşündüğünü anlattı.
Bakan Ergün, ÖTV indiriminin uygulandığı dönemde otomobil firmalardan, fiyatlarına zam yapanların olduğunu hatırlatarak, ''Bu olayı tüketicilerde, bizler de çok şık bir davranış olarak görmedik şahsen. Yani öyle bir ortamda vergi indirimlerini zamla etkisiz hale getirmek yada kendi adına kara dönüştürmek, o gün itibariyle çok doğru bir yaklaşım olarak algılanmadı'' şeklinde konuştu.
Bütün sektörlerin izlenmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Tüketim malları, otomotiv, demir çelik, beyaz eşya, mobilya gibi sektörlerin hepsinde bazı şeyler yapıldı. Bu sektörlerin bundan sonraki gelişmelerini, dünyadaki ekonomik gelişmeleri yakından takip etmeden, hemen spekülatif bir yaklaşımla olayı eğilmek doğu olmaz. Dünyanın değişik piyasalarında da otomotiv sektörü açısından bazı müspet gelişmeler de var. O gelişmelerle birlikte ele alıp bir izleyelim konuyu. Konuyu izlemeden yakın takibe almadan, nereye gidiyor? İnsanlar ne yapıyor. Sektör kendine ne adımlar atıyor. Dünyadaki gelişmeler nereye gidiyor? Finans kurumları bu konuyla alakalı yeni yaklaşımlar geliştirebiliyor mu? Bütün bunları birlikte değerlendirelim ondan sonra oturur yine hep beraber masanın etrafında yeni kararlar alınması icap ediyorsa yeni kararlar alırız. Ama evvela bir manzarayı gelişmeleri görmek lazım.
Bizim ülkemizde vergiyle alakalı çok ciddi reformlara ihtiyaç var. Vergi reformu çokça üzerinde durduğumuz bir konu. Mesela Kurumlar Vergisinde önemli adımlar attık. Kurumlar Vergisi bir dönemde yüzde 46'ydı şimdi yüzde 20'lere çektik. Teşvik bölgelerinde yüzde 2'ye kadar düşen yerler var. Kurumlar Vergisinde bu tür ilerlemeler kaydedildi. Özel Tüketim Vergisini, otomobiller açısından, otomobil özel tüketim vergisi midir? Sorusunu düşündükten sonra cevaplamak gerekir. Bence otomobil bir müddet sonra Avrupa'daki gibi özel tüketim vergisine ya da ağır ÖTV'ye konu olmaktan çıkacaktır. Çünkü özel tüketim aracı olmak diye yorumlanmayacaktır. Artık günlük ihtiyaç olarak yorumlanacaktır. Zannedersem bir dönem, bir müddet sonra da KDV dışında, ÖTV gibi vergilerle vergilendirilmeyen bir ürüne dönüşmüş olacaktır. Ama bunun için henüz erken...''
REKABET KURULU SORUŞTURMASI
Bakan Ergün, Rekabet Kurulu'nun otomotiv sektöründe faaliyet gösteren 19 teşebbüs hakkında soruşturma açılmasına ilişkin de şunları kaydetti:
''Haksız rekabetle ilgili şikayetler, tereddütler olursa, piyasada, haksız rekabetin bazen firmaların birbirinin aleyhine sonuçlar doğurması, bazen de tüketicinin aleyhine de sonuçlar doğurması ihtimali var. Bu nedenle bu konuların incelenmesi kadar doğal bir şey yoktur. Bu konular incelenecek, ortada böyle bir şey var mı yok mu o incelemeden sonra bir rapor halinde ortaya çıkacak onun başka bir amacı yok. Otomobil sektörüne durup dururken, (Bakalım, gidip biraz ortalıkta dolaşıp can yakalım) düşüncesiyle kimse hareket etmiyor. Bir takım verilerle hareket ediyor, onların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı araştırmalar sonucunda ortaya çıkar.''
İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından düzenlenen Katar 1. Türk İhraç Ürünleri Sergisi için Katar'a bulunan Ergün, gazetecilerle düzenlenen sohbet toplantısında, hurda teşviği konusunun biraz karmaşık olduğunu, değerlendirilmesinin biraz zaman alacağını ve üzerinde titiz bir çalışma yapılması gerektiğini söylediğini hatırlattı.
Ergün, hurda teşviğinde bir takım zorlukların olduğunu dile getirerek, hurda indiriminin ilave talep yaratıp yaratmayacağı sorunun yanıtının önemli olduğunu kaydetti.
ESKİ ARAÇLARI DAR GELİRLİLER KULLANIYOR
Türkiye'de eski araç kullananların daha çok dar gelirli kesimler olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Hatta eski araçlara göre yeni araçların vergisi yüksek, eski araçların vergisi düşük. Bunlar çevreyi daha çok kirleten araçlar, bunların vergisi yüksek olursa, bunlardan vazgeçilir, yeni araçlara yönelme olur gibi, başlangıçta insana çok sıcak gelen ve parlak fikir gibi görünen bu konuya, yakından baktığınız zaman böyle olamayabileceğini görüyorsunuz.
HURDA İNDİRİMİYLE YENİSİNİ ALABİLİR Mİ?
Bunun vergilerini yükselttiğiniz zaman arabayı zor bela alan ve kullanan bir kitlenin vergilerini yükseltmiş olacaksınız. Çevre etkileri, şunlar, bunlar bu tartışmaların hepsine hak veriyorum, bir de böyle bir gerçek var. Bu kitle arabasını hurda indirimiyle değiştirip, yerine yenisini alabilecek bir kitle midir? Bu sorunun da cevabı önemli. Eğer arabasını hurda indirimiyle değiştirip, yerine yenisini alabilecek bir kitleyse o zaman ilave bir talep imkanı var demektir. Bunlar el değiştirecek, bu indirimden parası olup da yararlanmak isteyen bunu ucuz fiyata alacak.''
HURDA TEŞVİĞİ İLE TALEP YARATILABİLMELİ
Hurda teşviğinde önemli bir konunun da eski araçların teslimat sistemi olduğunu, hurda araçların trafik sicilinden düşmesinin yeterli olmadığını anlatan Ergün, bugün Türkiye'de hurda araç teslimatında tek bir yapının olduğunu, üretici ve satıcı firmaların da teslim alabileceği yeni bir otomobil hurdası ekonomisinin ortaya çıkabileceği bir alt yapıya ihtiyaç bulunduğunu belirtti.
Bakan Ergün, uygulanacak hurda teşviği ile ilave bir talep yaratılması gerektiğini vurgulayarak, o zaman bunu uygulamanın daha kolay olacağını kaydetti.
Baştan beri prensip olarak hurda teşviğine sıcak baktıklarını söylediklerini anımsatan Ergün, ''Sadece yeni bir otomobil talebi meydana getirmek açısından değil, çevresel nedenlerle de trafik güvenliği açısından, eski araçların trafikten çekilmesi, yerine daha güvenli, çevreye karşı daha duyarlı araçların devreye girmesi, trafiğe çıkması daha uygun bir yaklaşım ama bu nedenle böyle olmasına rağmen bir alt yapı ve talep yaratma sorunu, gelir düzeyi düşüklüğü nedeniyle düşük gelirli insanların üzerine ilave yükler getirme sorunu ister istemez bu konunun zamana yayılmasına neden oluyor'' diye konuştu.
Nihat Ergün, kısa zaman önce Ekonomik Koordinasyon Kurulunda (EKK) konuyu değerlendirdiklerini ve yazılı bir açıklama yaptıklarını ifade ederek, ''Kısa vadede bir hurda indirimi beklentisi olmasın. Çünkü kısa vadede bir hurda indirimi gerçekleşemeyecek. Hurda teşviği ancak uzun vadede bir çalışmayla hayata geçebilir'' dedi.
SEKTÖRÜNDE YENİ SEÇENEKLER
Ergün, piyasada yeni seçeneklerin ortaya çıkacağını, otomobil firmalarının fiyatla ilgili bir takım rekabetçi avantajları tüketiciye sunmaları gerekeceğini ve kredi kuruluşlarının, bankaların, tüketici kredilerinde daha cazip, daha düşük faizli ve daha uzun vadeli kredi imkanları ortaya çıkartacaklarını söyledi.
Yeni otomobile ihtiyacı olan Türkiye'de belli bir potansiyelin olduğunu dile getiren Ergün, bu potansiyelin, firmaların rekabetçi fiyatlarıyla ve kredi kuruluşlarının daha avantajlı kredi mekanizmalarıyla piyasada farklı bir atmosfer oluşturacağını ifade etti.
Ergün, bir sektörün geleceğini tek bir harekete bağlamak o sektör açısından da doğru bir yaklaşım olmayacağını dile getirerek, yeni bir talep yaratması noktasında, hurda indiriminin de sektöre belli bir katkısının olabileceğini ancak sektörün geleceğini bir tek böyle bir uygulamaya bağlamanın, sektörün tam fotoğrafını veren, çok gerçekçi bir yaklaşım olmayacağını kaydetti.
Otomobil sektörünün mevcut ekonomik yapı içerisinde yeni alternatifleri yeni argümanları kendisinin de üretmesi gerektiğini belirten Ergün, bunu sektörün kendisinin üretebileceğini düşündüğünü anlattı.
Bakan Ergün, ÖTV indiriminin uygulandığı dönemde otomobil firmalardan, fiyatlarına zam yapanların olduğunu hatırlatarak, ''Bu olayı tüketicilerde, bizler de çok şık bir davranış olarak görmedik şahsen. Yani öyle bir ortamda vergi indirimlerini zamla etkisiz hale getirmek yada kendi adına kara dönüştürmek, o gün itibariyle çok doğru bir yaklaşım olarak algılanmadı'' şeklinde konuştu.
Bütün sektörlerin izlenmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Tüketim malları, otomotiv, demir çelik, beyaz eşya, mobilya gibi sektörlerin hepsinde bazı şeyler yapıldı. Bu sektörlerin bundan sonraki gelişmelerini, dünyadaki ekonomik gelişmeleri yakından takip etmeden, hemen spekülatif bir yaklaşımla olayı eğilmek doğu olmaz. Dünyanın değişik piyasalarında da otomotiv sektörü açısından bazı müspet gelişmeler de var. O gelişmelerle birlikte ele alıp bir izleyelim konuyu. Konuyu izlemeden yakın takibe almadan, nereye gidiyor? İnsanlar ne yapıyor. Sektör kendine ne adımlar atıyor. Dünyadaki gelişmeler nereye gidiyor? Finans kurumları bu konuyla alakalı yeni yaklaşımlar geliştirebiliyor mu? Bütün bunları birlikte değerlendirelim ondan sonra oturur yine hep beraber masanın etrafında yeni kararlar alınması icap ediyorsa yeni kararlar alırız. Ama evvela bir manzarayı gelişmeleri görmek lazım.
Bizim ülkemizde vergiyle alakalı çok ciddi reformlara ihtiyaç var. Vergi reformu çokça üzerinde durduğumuz bir konu. Mesela Kurumlar Vergisinde önemli adımlar attık. Kurumlar Vergisi bir dönemde yüzde 46'ydı şimdi yüzde 20'lere çektik. Teşvik bölgelerinde yüzde 2'ye kadar düşen yerler var. Kurumlar Vergisinde bu tür ilerlemeler kaydedildi. Özel Tüketim Vergisini, otomobiller açısından, otomobil özel tüketim vergisi midir? Sorusunu düşündükten sonra cevaplamak gerekir. Bence otomobil bir müddet sonra Avrupa'daki gibi özel tüketim vergisine ya da ağır ÖTV'ye konu olmaktan çıkacaktır. Çünkü özel tüketim aracı olmak diye yorumlanmayacaktır. Artık günlük ihtiyaç olarak yorumlanacaktır. Zannedersem bir dönem, bir müddet sonra da KDV dışında, ÖTV gibi vergilerle vergilendirilmeyen bir ürüne dönüşmüş olacaktır. Ama bunun için henüz erken...''
REKABET KURULU SORUŞTURMASI
Bakan Ergün, Rekabet Kurulu'nun otomotiv sektöründe faaliyet gösteren 19 teşebbüs hakkında soruşturma açılmasına ilişkin de şunları kaydetti:
''Haksız rekabetle ilgili şikayetler, tereddütler olursa, piyasada, haksız rekabetin bazen firmaların birbirinin aleyhine sonuçlar doğurması, bazen de tüketicinin aleyhine de sonuçlar doğurması ihtimali var. Bu nedenle bu konuların incelenmesi kadar doğal bir şey yoktur. Bu konular incelenecek, ortada böyle bir şey var mı yok mu o incelemeden sonra bir rapor halinde ortaya çıkacak onun başka bir amacı yok. Otomobil sektörüne durup dururken, (Bakalım, gidip biraz ortalıkta dolaşıp can yakalım) düşüncesiyle kimse hareket etmiyor. Bir takım verilerle hareket ediyor, onların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı araştırmalar sonucunda ortaya çıkar.''
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.