'İç meselemiz diye birşey kalmadı'
TÜSİAD Genel Kurulu'nun onur kunuğu olan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan yaptığı konuşmada yapılan reformlara yenilerinin ekleneceğini belirterek Türkiye'nin artık iç meselesi diye bir şeyin kalmadığının altını çizdi. Babacan sözlerine şöyle devam etti;
TÜSİAD Genel Kurulu'nun onur kunuğu olan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan yaptığı konuşmada yapılan reformlara yenilerinin ekleneceğini belirterek Türkiye'nin artık iç meselesi diye bir şeyin kalmadığının altını çizdi. Babacan sözlerine şöyle devam etti;
Türkiye çok önemli bir dönemeçten geçiyor. Hem kendi içindeki meseleler, hem Avrupa'daki ekonomik kriz hem de Arap Baharı'nın etkilediği ülkelerdeki zor durumdan etkilenmektedir. 2011 zor bir yıl oldu. Türkiye'nin reform sürecinin devamı için halk seçimde önemli bir mesaj verdi ve 'yola devam' dedi. Bundan sonra önümüze koyduğumuz reform gündemi sadece Türkiye için değil dünya için de önemli. Bugün Türkiye'de iç meseleler diye birşey kalmadı. Kendi içimizde yaptıklarımız hem Afrika'da hem Avrupa'da hem de Orta Doğu'da konuşuluyor.
"BAŞKA ÜLKELERE REFORM YARDIMI YAPIYORUZ"
Bir reform birimi kurmuş durumdayız. Tunus Mısır ve Libya gibi gelişmekte olan ülkelerin ekonomik ve siyası reformlarına destek veriyoruz.
İçinde bulunduğumuz bölge zor bir dönemden geçiyor. Komşularımızla ilgili sıkıntılar var. Arap Baharı yaşayan ülkelerdeki bu süreci sıhhatli bir süreç olarak görüyoruz. Demokrasiye geçmede her zaman sancılar olur. Bu bölgenin daha istikrarlı bir bölge olmasını istiyorsak daha düzenli ve kansız geçmesi için bu ülkelere destek vermemiz gerekiyor .
Kapalı rejimlerle internet ve uydunun olduğu bir toplumu yönetmek mümkün değil. Biz uyarılarda bulunuyorduk. 'Baskı geliyor, değişimi önce siz yapın' dedik. Arkasından tek tek dediğimiz gibi geldi.
"SINIRLAR KALKSIN"
İnsanların sermayenin, ürünlerin, hizmetlerin ve enerjinin rahat dolaşabildiği bir bölge istiyoruz. Bölgede sınırların kalkmasını istiyoruz. Burada sadece Kuzey Afrika ve Orta Doğu'dan değil Balkanlar ve Kafkaslar'dan da bahsediyorum.
Suriye'de öngörülebilirlik oluştuğunda ara verdiğimiz çalışmalara devam edeceğiz.
Daha geniş bir coğrafya ile çalışmamız gerekiyor. Avrupa'yla olan ticaret hacmini bağlı kalmadan ihracatımızı dağıtmamız gerekiyor.
Afrika'nın yüzde 95'inde temsilcimiz var. THY artık 18 şehre direkt uçuruyor.
"HUKUK DEVLETİ OLMALIYIZ"
Hukuk olmadıktan sonra ne demokrasimiz ne ekonomimiz arzu ettiğimiz noktaya gelmeyecektir. Yargı, reform alanında en geri kaldığımız alan oldu. Mutlaka çözmemiz gerekiyor. Hükümet olarak kararlılığımız tam. Sancılar kuşkusuz olacaktır. Ne yapacağımızı biliyoruz. Adımlar attık, devam ediyoruz.
DEMOKRASİ ETKİSİ
Sosyal güvenlik sistemindeki sorunlar, zayıf siyasi kararlılık büyük problem. Bunu sağlayabilen ülke Avrupa'da pek yok. Teknokrat hükümetlerle reformların yapılacağından kuşkuluyum.
EURO BÖLGESİ'NDE BÜTÇE AÇIKLARI
Portekiz'de ciddi bir hareketlenme var. İtalya'da Berlusconi gitti ama risk göstergeleri değişmedi. Fransa'da da risk göstergeleri iyi durumda değil.
Asıl sorun yaşayan ülkelerin tahvillerini Fransa elinde tutuyor. Zor durumdaki Yunanistan, İrlanda, İspanya, Portekiz ve İtalya'nın tahvilleri Almanya ve Fransa'nın elinde. Bu nedenle bu kadar uğraşıyorlar. 2 hafta önce yapılan operasyonla bankalar arasındaki güvensizlik ortaya çıktı. Parası olan gidip merkez bankasına koydu.
"2012 HER AÇIDAN DAHA İYİ BİR YIL OLACAK"
ABD'nin ve Avrupa'nın ortaya koyduğu bir orta vadeli programları yok. Orta vadede ne olacak belli değil. Tahminler var ama çok geniş tahminler. Biz 3 yıllık bir plan uygulayarak kendimizi ayrıştırmış olduk.
Avrupa'da tedbir paketi açıklayan ülkeler kamu harcamalarını artırırken biz bütçe açığını kademe kademe düşürme planları yaptık.
Para politikalarını etkin uyguladık ve merkez bankasının müdahaleleri ile de Avrupa'dan farklı davrandık.
Biz 2012 yılında yüzde 4'lük bir büyüme öngörüyoruz. Şu anki şartlar altında. 2012 yılı her açıdan 2011 yılından daha iyi bir yıl olacak.