Fındık sektöründe, kısa, orta ve uzun vadeli politikaların kalıcı olarak uygulanmasına imkan tanımak amacıyla, en etkili kurul haline getirilen Ulusal Fındık Konseyi'nin (UFK) yönetim kurulunun Ankara'da yaptığı ziyaret ve toplantılar, fındığın geleceğini şekillendiriyor.

Sebahattin Arslantürk başkanlığındaki UFK'nın toplantı ve 3 bakanla yaptıkları görüşmelerde, fiyatın serbest piyasa koşullarında belirlenmesi, üreticinin mağduriyeti halinde ise prim sistemi ile desteklenmesi ilkle olarak kabul edilerek, bu mihval üzerine politikaların geliştirilip, kurulması ilke olarak kabul edildi.

Giresun Ziraat Odası Başkanı Özer Akbaşlı ile KFMİB Başkan Yardımcısı Dursun Gürsoy'un mazeretleri nedeniyle yer almadığı 9 kişilik yönetim kurulunun 7 üyesi önce toplantı yaptı, daha sonra Tarım ve Köşişleri Bakanı Mehdi Eker, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak'la görüşmelerde bulundular.

UFK'nın yönetmeliğini hazırlayan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nda bakan Eker ile görüşen UFK yönetim kurulu üyeleri, yönetmelikle yeni düzenlemeler yapılması ve konseyin sağlıklı gelir kaynaklarına kavuşturulması gerektiğini belirtikten sonra, fındığın piyasa ekonomisi koşullarında ticaretinin yapılması için şartların oluşturulmasını istediler.

Bakan Mehdi Eker, tarım konseylerinin kuruluş amacının, sözü hak sahibine teslim etmek olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Artık söz bizden çıkmış, sahibine verilmiştir. Fındıkta nasıl bir uygulama yapılacağı artık,konseyin hazırlayacağı rapor doğrultusunda olacaktır. Devlet bu işin içinde sadece yönlendirici ve kontrol edici olarak bulunmalıdır. Geçmiş yıllarda Fiskobirlik, son iki yılda ise TMO eliyle bir takım uygulamalar yapılsa da, işin doğrusunun bu olmadığı anlaşılmıştır. Böylesi bir ihraç ürünüyle zarar etme değil, azami derecede kar götürecek politikalar uygulanmalıdır. Konseyden kısa sürede yapılması gerekenlerle ilgili rapor bekliyoruz.”

-ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI GÜLER-
Fındığın her aşamasında yer alan birisi olduğunu vurgulayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler ise, “Fındığa artık biraz daha farklı bakmak lazım. Sürekli konuştuklarımız, hep aynı şeyler. Fiyat, destekleme vs.. Oysa fındığa gerçek değeri üzerinden bakmak lazım. Nedir? Kalorisi nedir? Bu kalorinin değeri nedir? Bunları tespit ederek yeni bir yol haritası çizilmesi gerekir” dedi.
Hilmi Güler, özellikle Doğu Karadeniz üreticisinin dekardan alınan 80-100 kg'lık verim yüzünden mağdur olduğunu, devletin desteklemeyi mutlaka bu kesimde ve meyilli arazilerde yapması gerektiği fikrinde olduğunu da sözlerine ekledi.

-BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANI ÖZAK-
Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak, kendi kendine bırakıldığı zaman, politikasını oluşturabilecek bir üründe devletin yıllardan beri müdahaleci bir politika izleyerek, yanlışa yanlış kattığını gördüklerini belirterek, şunları söyledi:
“Bu iş böyle başladı, böyle gitmez. Giderse devlet bu yükün altından kalkamaz. Bu yükün böyle girmesine de gerek yok. Çünkü, doğru uygulanabilecek tedbirler var. Piyasa şartlarına bırakacak, mağdur olan üreticiyi destekleyecek, ürettiğinizin tamamını satacaksınız. Biz adeta tam bunun tersini yapıyor, yanlış politikalarla başka ülkeleri üretici, kendimize rakip yapıyoruz.”

Özak, UFK'nın sunacağı rapor doğrultusunda, 3 bakan olarak öncelikle bir araya gelerek, doğru stratejiler için yapılması gerekenleri katkı sağlayacaklarını ve daha sonra bunu bakanlar kuruluna getireceklerini ifade ederek, “Bunun geciktirilmeden yapılması lazım. Fındık rekoltesi Nisan ortalarında kendini gösterecek. İşte bunun için acele etmeliyiz” diye konuştu.

UFK Başkanı Sebahattin Arslantürk, yaptıkları ziyaretlerde edindikleri izlenimin, sektörün tamamen serbest piyasa koşullarına bırakılırken, üreticinin mağduriyetini önleyici politikaların değişik argümanlar da göz önünde bulundurularak devreye sokulması gerektiğini belirterek, “ Konseyde herkesimin temsilcisi var. Ortak akıl oluşmuştur. 15 gün içinde gereken raporlara hazırlayarak yetki sahiplerine teslim edeceğiz. Yetki sahiplerinden de bundan önce yaptıkları yanlışları tekrarlamamalarını ve fındığın serbest piyasa şartlarına bırakarak, üreticiyi korumalarını bekliyoruz” diye konuştu.