Trabzon'da bir asrı aşkın geçmişi bulunan ve kuyumculuk mesleğinde makineye girmemiş tek el sanatı olan ''Trabzon hasırı'', artık vitrinlerde patentli şeklide satılacak.

Trabzon Kuyumcular Odası Başkanı Musa Başak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 100 yılı aşkın süredir sürdürülen hasır sanatını yaşatmak için çeşitli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Hasırın üretiminde kaliteyi ön planda tuttuklarını ve 2005 yılında coğrafi işaret tescilini aldıklarını anımsatan Başak, bir ay önce de yaptıkları patent başvurusunun olumlu sonuçlandığını kaydetti.

Başak, patent almalarıyla birlikte Trabzon hasırının korunmasına yönelik önemli bir başarı kazanıldığını vurguladı.

Patentle birlikte hasırın yapımında büyük pay sahibi olan atölyelerle bazı sözleşmelerin yapıldığına işaret eden Başak, şöyle devam etti:
''Trabzon hasırına patent vurulmaya başlanmıştır. Satışta olan ürünlerde patent rumuzu olmak zorunda. Alım ve satım yapacak olan meslektaşlarımızın da bu konuda dikkatli olmasını istiyoruz. Bunun denetlenmesi Valiliğin öncülüğünde yapılacak. Halkımızın da bu konuda dikkat etmesi ve destek olmasını istiyoruz. Damgasız ürünlere rağbet edilmemeli.''

Başak, patentli Trabzon hasırlarının kent piyasasına katkı sağlayacağını ve tanıtım konusunda da geniş kitlelere ulaşacağını sözlerine ekledi.

-HASIRIN YAPILIŞI-

Külçe ve hurda altının eritilerek yeniden 22 ayar tel haline dönüştürülmesiyle yapılan Trabzon hasırı, gerdanlık, bilezik, küpe ve yüzükten oluşuyor. Hasır bilezik, 31 ile 32 mikron inceliğindeki altın ya da gümüş tellerin ilmek ilmek örülmesiyle yapılıyor.
Kumaş gibi örülen ve istenilen uzunluklarda kesilerek çeşitli objelerin yapılabildiği bu sanatta, düzgünlük önemli bir detay olarak kabul ediliyor.
Trabzon hasırı, boyutlarına göre 3 bin ile 8 bin TL arasında değişen fiyatlarla satışa sunuluyor.