Türkiye İspanya olur mu?
Gayrimenkul sektöründe yaşanan sıkıntılar nedeniyle krize sürüklenen, bankalarını kurtarmak amacıyla 100 milyar Euro'luk dış yardım talebinde bulunan İspanya’da yaşanan sıkıntıların bir benzerinin Türkiye’de yaşanma riski sorgulanıyor. 2004 yılından iti
Gayrimenkul sektöründe yaşanan sıkıntılar nedeniyle krize sürüklenen, bankalarını kurtarmak amacıyla 100 milyar Euro'luk dış yardım talebinde bulunan İspanya’da yaşanan sıkıntıların bir benzerinin Türkiye’de yaşanma riski sorgulanıyor.
2004 yılından itibaren büyük bir canlılığın yaşandığı, geçen sene yüzde 11 büyüme kaydeden Türk konut sektörünün gidişatını İspanya’daki gidişata benzeterek aynı sorunun İstanbul’da yaşanabileceğini kaydeden Eski İspanya Sanayi Bakanı'nın söylemleri 'Türkiye de risk altında mı?' sorularını yeniden gündeme getirdi.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye gelen, aynı zamanda N+1 International Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Santiago Eguidazu, İspanya’daki asıl krizin gayrimenkulden kaynaklandığını kaydederek bankaların 300 milyar euro finansmanı gayrimenkul sektörüne verdiğini bunun sonucunda İspanya’da inanılmaz büyüme olduğunu, oluşan balonun patladığını belirterek aynı riskin Türkiye’de de söz konusu olduğunu belirtmişti.
THE LİRA, İspanya’da konut sektöründe yaşanan sıkıntıların, bir benzerinin Türkiye’de yaşanması ihtimalini konunun uzmanlarına sordu.
‘’BANKACILIK SEKTÖRÜ SAĞLAM’’
Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, THE LİRA’ya yaptığı değerlendirmede, şu an için Türkiye’de bir balon riskinin bulunmadığını ifade etti. Kurum, yurtdışında konut fiyatlarının çok yükseldiğini kaydederek o yükselmiş fiyatlar üzerinden bankaların sıkıntıya düştüğünü, Türkiye’de ise şu anda benzer bir durumun yaşanmadığını belirtti.
İspanya, ABD, İngiltere, Almanya’daki metrekare fiyatları ile Türkiye’deki metrekare fiyatları karşılaştırıldığında Türkiye’de fiyatların görece çok düşük kaldığını ifade eden Kurum, Türkiye’deki fiyatların yurtdışı fiyatları yakalaması durumunda benzer bir riskin söz konusu olabileceğini belirtti. Fakat Türkiye’deki bankacılık sektörünün oldukça ilerlemiş ve sağlam olduğunu kaydeden Kurum, gerekli tedbirlerin zamanında alındığını dile getirdi.
Büyüme hızı olarak karşılaştırıldığında da arada büyük farklılıklar bulunduğunu bildiren Kurum, sorunlu ülkelerin büyüme hızının Türkiye’dekinden daha yavaş olduğunun altını çizdi.
KONUT KREDİLERİNDE RİSK YOK
Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Dumankaya, THE LİRA’ya yaptığı değerlendirmede, konut kredilerinin GSMH’ye oranının İspanya’daki oranın 7-8 kat aşağısında olduğunu dikkat çekti. Yabancıya satılan konutlar bazında karşılaştırma yapmak gerektiğinde benzer seyrin görüldüğünü kaydeden Dumankaya, şu anda balon riski görmediğini, çok İleriki yıllarda büyümenin katlanarak devam etmesi, yabancı alımlarının katlanarak artmaya başlaması durumunda 10-15 sene sonra benzer riskin söz konusu olabileceğini belirtti.
Türkiye’nin sahip olduğu genç nüfusuyla, yılda ortalama 600 bin konut ihtiyacı olduğunu bildiren Dumankaya, Türkiye’nin dinamiklerinin daha farklı olduğunu dile getirdi.
Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı, etraftaki konutların yüzde 65’ini depreme dayanıksız konutların oluşturduğu düşünüldüğünde mevcut durumda balon riskinin söz konusu olmadığına da vurgu yaptı.
Konut kredilerinin ödenme oranına bakıldığında Türkiye’de konut kredilerinin geriye dönüş oranının yüzde 99 seviyesinde olduğunu kaydeden Dumankaya, geriye dönmeyen kredi oranının çok düşük olduğunu ayrıca İspanya’da fiyatların taleple beraber çok hızlı bir şekilde arttığını, Türkiye’de ise tam tersi bir durumun söz konusu olduğunu bildirdi.
Türkiye’de fazlasıyla arz olduğunu belirten Dumankaya, arz fazlalığının fiyatları belli bir seviyede tuttuğunu ifade etti. Türkiye’de kar marjlarının da daha düşük olduğunu kaydeden Dumankaya, son senelerde talepteki sağlıklı seyre dikkat çekti.
'NE YAPARSAM SATARIM DÖNEMİ YOK'
2004 yıllarında tüketicinin dolduruşa geldiği, arzın talebe yetişemediği dönemlerin geride kaldığını dile getiren Dumankaya, talebin dengeli ve sağlıklı ilerlediğini belirtti.
İşini iyi yapanların daha hızlı yükselebildiği bir dönemin içinde bulunduğunu bildiren Dumankaya, "Ne yaparsam satarım dönemi yok. Satıcı dönemi değil alıcı döneminin içerisindeyiz. Bundan dolayı da işin içine teknolojinin katıldığı yeni konutları görebiliyoruz, çok farklı projeler oluşturuluyor" diye konuştu