Yüksek yağış alan coğrafyanın her dem yeşil doğası içerisine dağılmış olan tarihi köy yerleşimleri ve taş yapılar doğa ile birlikte ziyaretçilerine doyumsuz bir görsel şölen sunmaktadır. Tarihi Santa yerleşimleri, günümüzde yaz aylarında yayla olarak kullanılan bir yerleşim gibi gözükse de Osmanlı döneminde 13 mahallesi ve 5 bin kişiden fazla nüfusu olan önemli bir kervan ve madenci köyü idi. Yerleşime ait ilk kayıt 1539'da mezra ve 1554 te Osmanlı Devleti tarafından derbentçi (kervan sorumlusu) köyü kurulumu ile başlamıştır. Tarihi Santa yerleşimlerinden günümüze 400'ün üzerinde ev, dükkan, okul, kilise, çeşme gibi döneminin özgün tarihi taş yapı ulaşmıştır. Santa tarihi İpek Yolu ve sonrası kervan ve de askeri amaçlı yaylalardan geçen güzergahın (Trabzon-Galyan, Kazıklıova-Taşköprü, Gümüşhane yada Bayburt yaz yolu) yamacında ve yolun güvenlik ve bakımından sorumlu bir köy olarak gelişmiş, 1700 sonrası çevredeki madenlerin işletmeye açılması ile aldığı göçlerle nüfusu artarak 1800'lerde 5 binin üzerine çıkmış bir yerleşim yeri idi. 1850 sonrası madenlerin kapanması, işsizlik, iç huzursuzluklara bağlı olarak nüfusun önemli bir kısmı Santa dışına, Trabzon ve köylerine, başka illere ve hatta ülke dışına göç etmiş idi. 1923 Yunanistan-Türkiye nüfus mübadelesi anlaşması ile Santa'da kalan tamamı Ordodox Hıristiyan yaklaşım bin civarındaki nüfus Trabzon limanı üzerinden Yunanistan'a göç etmiştir. Mübadele sonrası tamamen boşalan Santa'nın araziler ve mülkleri hazineye kaydedilmiş idi. 1930 sonrası Arsin, Yomra ve Araklı köy sakinlerince, yıkılmamış sağlam kalan konutların bir kısmı ve araziler hazineden kiralama, satın alma yada zilliyet usulü ile alınarak yayla yerleşimi olarak yeniden iskan edilmiş idi” dedi.