Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sema Turan, koronavirüste vakalarının yüzde 40´ından fazlasını, 23 yaş altı kişilerin oluşturduğunu söyledi.

Turan, "Gençler üniversiteye başladı ve oradaki birtakım kurallara uyumdaki sıkıntı gençlerin pozitifleşmesine neden oluyor" dedi

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sema Turan, koronavirüste vaka sayılarının 30 bini geçtiğini hatırlatarak, "Bu pozitif vakaların çoğunluğu aslında genç yaş grubundan oluşuyor. Şu an ki pozitif vakaların yüzde 40´ından fazlası 23 yaş altı. Üniversiteler açıldı. Gençler üniversitelere başladılar ve oradaki birtakım kurallara uyumdaki sıkıntı gençlerin pozitifleşmesine neden oluyor. Gençlerin pozitif olmasının hastane ve yoğun bakım yükü açısından bir artışa neden olmadığını görüyoruz. Ancak gençler eğer pozitif olurlarsa büyüklerine ya da daha yaşlı insanlara bulaştırabiliyorlar. Bu durum yaşlı insanlarda hastalığın çok ağır geçmesine neden olabilmektedir'' diye konuştu.

'ARTIK AŞI İLE ÖNLENEBİLİR HASTALIK'

Prof. Dr. Turan, hala aşısını olmamış gençlere uyarıda bulunarak, "Rahat tavır içerisinde olmak, arkadaşlarıyla bir arada olmak, okula devam etmek istiyorlarsa sinemaya gitmek gibi her türlü aktiviteyi yapabilmeleri için aşılarını olmaları gerekiyor. Bu pandemi sürecinde aşılamanın güçlü bir şekilde devam etmesi pandeminin sonlanmasına yardımcı olacaktır. Aşı ile önlenebilir bir hastalık yüzünden bu noktada olmak tabi ki çok üzücü. Çünkü bu artık aşı ile önlenebilir bir hastalık. Bu tanımlamayı belki 1 yıl önce yapamıyorduk. Ama artık yapabiliyoruz" dedi.

'30 YAŞ ALTI AŞISIZ'

30 yaş altındakilerin aşısız grupta olduğunu dile getiren Turan, "Ne yazık ki sosyal medyada birtakım olumsuz söylemler gençlerimizi etkiliyor. Bu hastalığı kimin nasıl geçireceği, bu virüsün kimi ne yönde etkileyeceği hiç belli olmuyor. Bu virüsün yaratacağı hastalık tablosu kişiden kişiye değişiyor. Yani 20'li yaşlarında genç insan da çok ağır bir akciğer tutulumu ile karşımıza gelebiliyor. Yoğun bakımlarda oldukça fazla sayıda hasta var. Gebeler özellikle önemli bir grubu oluşturuyor. Gebeler hastalığı aşısız olmaları nedeniyle çok ağır geçiriyorlar. Hem anne hem bebek için sıkıntılı bir dönem oluyor. Anneyi de bebeği de korumak için uğraşıyoruz bu süreçte. Son güncellenen rehberimizde gebelerin de aşılanması gerektiğini vurguladık. O yüzden gebelerin de aşılanmalarını öneriyoruz. Çünkü olası bir Covid-19 virüsü ile enfekte olmaları durumunda aldıkları risk çok daha yüksek oluyor" diye konuştu.

'KISITLAMA GÜNDEMİMİZDE DEĞİL'

Prof. Dr. Turan, kısıtlama konusunun ise Bilim Kurulu'nda gündeme gelmediğini ve kısıtlamaya gitmek istemediklerini belirterek, "Aşılama hızının artarak devam etmesi ve insanların kendi bireysel önlemlerine dikkat etmesi bu noktada çok önemli. Bu ikisi çok iyi yapılırsa başka şeye gerek kalmayacaktır" dedi.