İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, DHKP-C terör örgütünün faaliyetlerine yönelik yürütülen soruşturma sonucunda örgütün yurtdışı faaliyetlerine ulaşıldı.

 

Soruşturma kapsamında, 1999 yılında Belçika Polis birimlerince Knokke şehrinde DHKP-C’ye yönelik yapılan operasyon sonucunda örgüt mensuplarının kullanmış oldukları evde ele geçirilen belge ve dökümanlar Türkiye’ye getirildi.

 

Terör örgütü DHKP-C’ye İstihbari Bilgi Aktardı

 

88 klasör ve yaklaşık 16.000 dosyadan oluşan belge ve dökümanlarda yapılan incelemelerde, polis memuru Atilla Aktin’in DHKP/C terör örgütü mensuplarıyla ilişki içerisinde olduğu ve terör örgütüne istihbari bilgi verdiği ortaya çıktı.

 

Ele geçirilen dökümanlar içerisinde bulunan ve 18 Nisan 1999 tarihinde DHKP-C üyesi Hakkı A. tarafından yazıldığı anlaşılan raporda şu ifadelere ulaşıldı:

 

“Polis arkadaşla (Atilla Aktin) görüşüyorum. Eski İzmir Emniyet Müdürü Ahmet Demir’in evini netleştirmiş, adresi Mithatpaşa caddesi, Mithatpaşa apartmanı, no 602-8 Küçükyalı. Büyük ihtimalle oturduğu evi Haydar Ercan adına kiralamış, apartmanın zilinde bu isim geçiyor. Arabası metalik renk opelcorsa, plakası 35 EBR 64. Arabasını evinin tam karşısında bulunan Konak İlçe Emniyet Müdürlüğüne bırakıyor.

 

Atilla korumasının olmadığını söylüyor. Ayrıca Ahmet Demir’in evinin yanındaki apartmanda Atilla’nın aynı zamanda bizim sempatizanımız olan bir arkadaşın evi var. Bu evi 1 aylığına Ahmet Demir’e ilişkin çalışmada değerlendirebiliriz. Ayrıca Polis Atilla Aktin hakkında bilgi vermiştim, onunla da görüşüyorum.”

 

21 Mayıs 1999 tarihinde Hasan A. tarafından yazıldığı anlaşılan raporda ise, “BÖLGEDEKİ İLİŞKİLER” başlığı altında şu ifadeler yer aldı:

 

“Polis Atilla’yı Hakan biliyordu, bir kez de evine muhabir Turan’ı götürmüştü, Atilla şu anda evini değiştirdi. Operasyondan sonra Atilla’yla görüştüm, onunla daha önceden telefonunun dinlenme ihtimaline karşı ezop belirlemiştik, ona göre randevu yerine geldi, son görüşmemizde temiz gibi görünüyordu.

 

Ancak yine de Hakan’ın bildiği birisi olduğu için temizliği şaibeli. Son görüşmemizde de bir ezop belirleyerek bir randevu belirlemiştik, ancak yeri, gidecek arkadaşa göstermek gerekiyordu, tarifle bulunmaz çünkü. Tarık’ın arkadaşıyız diye telefonla randevulaşarak gidilebilir.

 

Hakan’ın durumuna göre değerlendirmek gerek. Ayrıca onda bizim bir çantamız vardı, o çantanın cebinde bir DHKP/C bildirisi bir de Kuşadası Osman İnce’nin yazdığı rapor var, Atilla orada bir şey olduğunu biliyor ama ne olduğunu bilmiyor, ondan alınmalı.”