Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Adnan Ekinci, kadınlarda erkeklere oranda iki kat daha fazla görülen orta kulak kemikçik kireçlenmesinin denge bozukluklarına neden olabildiğini söyledi.
Dr. Öğretim Üyesi Adnan Ekinci, görülme sıklığı artan ve hastaların günlük yaşantısını güçleştiren orta kulak kemikçik kireçlenmesi hakkında önemli bilgiler verdi. Bu kireçlenmenin hastada denge kaybı başta olmak üzere bir çok sağlık sorununa neden olabildiğini belirten Ekinci, “Orta kulak kemikçiklerinden olan üzengi kemiğinin iç kulakla birleştiği yerde kireçlenme nedeniyle hareket kabiliyetinin azalması hastalığıdır. Bu kireçlenme nedeniyle kulağa gelen sesler iç kulağa düzgün bir biçimde iletilemediği için hastada iletim tipi bir işitme kaybı meydana gelir. Hastanın iç kulağındaki işitme sinirinde bir bozukluk yoktur. Hastalarda işitme kaybına ilave olarak kulak çınlaması ve baş dönmesi de görülebilir” dedi.
Kadınlarda daha sık görülüyor
Ekinci, kadınlarda daha sık görülen hastalığa yakalanma yaş aralığını 15 ila 45 olarak açıklayıp, “Genelde 15-45 yaşları arası ortaya çıkmaktadır. On yaşından önce ve 45 yaşından sonra başlaması nadirdir. Kadınlarda erkeklere göre 2 kat daha fazla görülür. Bu hastalığın nedeni tam olarak bilinmemektedir, fakat genetik faktörler başlıca sorumlu tutulmaktadır. Ayrıca kızamık enfeksiyonlarının hastalığı tetiklediği bilinmektedir. Gebelerde hormonal değişiklere bağlı olarak bu hastalığın ilerlemesinin hızlandığı bildirilmiştir. Hastalığın ön tanısı kulak muayenesi ve bazı işitme testinde iletim tipi işitme kaybı tespit edilmesiyle konulabilir. Bilgisayarlı Tomografi ile hastalığa ait kireçlenme odağı ortaya koyulabilir. Kesin tanı ise ameliyat sırasında üzengi kemiğinin hareket etmemesinin görülmesi ile konmaktadır” dedi.
Tedavisi mümkün
Ekinci, hastalığın tedavisinin mümkün olduğunu ifade edip, “Otoskleroz cerrahisi 'stapedotomi' adı verilen bir ameliyattır. Bu ameliyat genel anestezi altında mikroskop kullanarak yapılır. Öncelikle mikroskop eşliğinde kulak zarı alttan kaldırılarak üzengi kemiğinin iç kulakla eklem yaptığı tabanına bir delik açılır. Diğer kemikçik ile bu delik arasına Ses iletimi sağlayacak bir protez oturtulur. Bu protezler genelde titanyum veya teflondan üretilmiştir. Böylece kemikçik zinciri bütünlüğü ve hareketliliği sağlanır, sesler iç kulağa düzgün biçimde iletilmiş olur. Daha sonra kulak zarı yerine yatırılır, dışkulak yoluna tampon konularak operasyona son verilir” dedi.
İki ay içinde işitme kaybının tamamen ortadan kalkacağına vurgu yapan Ekinci konuyla ilgili şunları söyledi. “Ameliyat sonrası kulak tamponları çıkarıldıktan sonra işitme yavaş yavaş iyileşmektedir. 2 ay sonunda ise işitme tamamen düzelir. Ameliyattan sonra hastalar 7-10 gün içinde günlük işlerine dönebilirler. Ameliyat sonrası ilk haftalarda yüksek seslerden çok rahatsız olabilirler. Ayrıca bu dönem içinde kulakta çıtırtı benzeri seslerin duyulması normal olarak beklenen belirtilerdir. Otoskleroz ameliyatı sonrasında baş dönmesi beklenen bir durumdur. Bazı kişilerde baş dönmesi ile birlikte bulantı-kusma da görülebilir. Bu nedenle ameliyattan hemen sonraki dönemde hasta yakınlarından destek alma ihtiyacı duyabilir. Ameliyat sonrası hastalarımız 3 ay boyunca ağır iş yapmamaları, yük kaldırmamaları, ıkınmamaları, basınç değişikliklerine maruz kalacakları uçak veya kara yolculukları yapmamaları gerekmektedir. Otoskleroz cerrahisi ileri derece incelik ve deneyim gerektiren hassas bir ameliyattır. Deneyimli ellerde işitme açısından son derece yüz güldürücü sonuçlar elde edilebilmektedir”
