Cinsel istismarcı serbest kaldı, küçük kız korkusunu böyle yazdı
Cinsel istismar sanığı tahliye oldu, çocuk korkusunu günlüğüne yazdı
Kocaeli'nin Kartepe ilçesinde, 2016 yılında 7 yaşında olan kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan Hasan G. (31), yerel mahkeme tarafından verilen 10 yıl hapis cezası sabıkasız geçmişi, cezasının geleceği etkisi üzerindeki olası etkileri değerlendirilerek 8 yıl 4 aya indirildi.
Yargıtay'ın kararı bozmasının ardından bölge mahkemesi de sanığın yargılama süresince göstermiş olduğu olumlu tutum ve davranışlarını dikkate alarak cezayı 6 yıl 8 aya indirince, Hasan G.'nin cezaevinde geçirdiği süre dikkate alınarak tahliyesine karar verildi.Cinsel istismara uğrayan Z.D.'nin Hasan G.'nin tahliye olmasının ardından günlüğüne yaşadığı korkuyu annesinden gizlediğini yazması dikkat çekti.
26 Mart 2016 tarihinde, Kartepe’deki evinin önünde oyun oynayan Z.D, annesi A.D.’nin ellerini yıkamak için eve girdiği sırada ortadan kayboldu. Ailenin polise başvurması ile polis ekipleri ve komşuları küçük kızı aramaya başladı. Sokakta oynayan diğer çocukların anlatımları üzerine yapılan arama çalışmalarında Z.D. bir marangozhaneden çıkarken bulundu.
Küçük kız ailesine Hasan G.’nin kendisini marangoz atölyesine götürdüğünü, burada yaşadığı olayı anlattı. Yapılan doktor kontrolünde Z.D.’nin cinsel istismara uğradığının belirlenmesi ve ailenin şikayeti üzerine hakkında yakalama kararı çıkarılan Hasan G., 1 Nisan 2016’da gizlendiği yerde yakalanarak gözaltına alındı.
Hasan G. hakkında ‘Çocuğun cinsel istismarı’ suçundan Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılırken, 10 yıl hapis cezası verildi. Hasan G.’nin sabıkasız geçmişi, cezasının geleceği etkisi üzerindeki olası etkileri değerlendirilerek cezası 8 yıl 4 aya indirildi. Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin Hasan G. hakkında verilen kararı bozdu.
Geçtiğimiz 4 Şubat günü İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi’nde görülen duruşmaya V.D., eşi A.D. ve kızları Z.D. ve avukatlar katıldı. Duruşmada dosyadaki ifadeler, tanık beyanları, tüm delil ve raporlar yeniden incelendi.
‘AİLESİ ŞİKAYETTEN VAZGEÇMEMİZ KONUSUNDA TALEPTE BULUNDU’
Z.D.’nin annesi A.D. dosyada bulunan ifadesinde olay günü ellerini yıkayıp aşağıya indiği sırada kızının olmadığını fark ettiğini söyleyerek, “Panik oldum. Aramaya başladık. Bir süre sonra telaşla ne kadar olduğunu hatırlamıyorum kızımın caminin bulunduğu yerden bana doğru geldiğini gördüm.
Nerede olduğunu sorduğumda Hasan’ın çağırdığını, önce benden korktuğundan gitmek istemediğini, tekrar çağırınca gittiğini, ‘Sana bir şey vereceğim’ dediğini, daha sonra küçük kulübe gibi bir yere kendisini sokup masanın üzerine yatırdığını, kıyafetlerini çıkardığını, gitmek istemesine rağmen bırakmadığını ve istismarda bulunduğunu söyledi.
Bunları anlattığı sırada komşularımız da vardı. Ben polisi aradım. Şikayetçiyim. Sanığın ailesi bana gelip şikayetten vazgeçmemiz konusunda talepte bulundular. Aynı şekilde tanıklara da gitmişler” diye ifade verdi.
Z.D.’nin babası V.D. kızının olaydan sonra psikolojisinin zarar gördüğünü söyleyerek, “Kızım olayda sonra gece yatarken bağırarak uyanmaya başladı, ‘Baba nerdesin?’ diye bağırıp uyanıyor” dedi.
‘ÜZERİNİ TEMİZLERKEN DOKUNDUM’
Sanık Hasan G. savunmasında suçlamaları kabul etmeyerek, “Ben çalışırken çocuk dükkanın önünde oynuyordu. Bir anda içeriye girdi. Ben makinelere yaklaşmasın diye kenara çektim. Yüz üstü düştü, bende kaldırıp üzerini temizledim. Gönderdim evine. Eve gitti geri geldi. Annesi ‘Kızıma ne yaptın?’ deyince olayı anlattım.
Çok üzerime gelince korkup kaçtım. Ben üzerini temizlerken her yerini temizledim. Vücuduna dokunmam olmuştur ancak ben eteğini falan çıkartmadım, iç çamaşırını indirmedim. Dükkanda en fazla 5 dakika kalmıştır. Kendileri ile husumetimiz yok. Neden böyle iftira attıklarını bilmiyorum” dedi.
MAHKEME TAHLİYE ETTİ
Yargıtay’ın kararı bozmasının ardından bölge mahkemesi de sanığın yargılama süresince göstermiş olduğu olumlu tutum ve davranışlarını dikkate alarak cezayı 6 yıl 8 aya indirince, Hasan G.’nin cezaevinde geçirdiği süre dikkate alınarak tahliyesine karar verildi.
GÜNLÜĞÜNDEKİ YAZISI ÇOCUĞUN KORKUSUNU GÖSTERDİ
Hasan G., tahliye olmasının ardından Z.D.’nin yaşadığı mahalleye geri döndü. Şu an 10 yaşında olan Z.D.’nin günlüğüne yazdığı, daha sonra yırttığı sayfa annesinin dikkatini çekti. Z.D.’nin günlüğüne ‘Bugün şubatın 6’sı. Bugün o çıktı, yani sesi, çok çok korkuyorum ama anneme söylemiyorum’ yazdığı görüldü.
‘SAVUNMASININ SUÇTAN KURTULMAYA YÖNELİK’
Mahkeme kararını şu şekilde açıkladı:
“Dairemizde yapılan yargılamada toplanan deliller, sanığın savunmaları, mağdurun aşamalardaki anlatımları, tutanaklar, tanık beyanları, doktor ve adli tıp kurumu raporları, polis tutanakları ve tüm dosya kapsamında incelenmesi ile delillerin değerlendirilmesi neticesinde, mağdur 2009 doğumlu olup suç tarihinde 7 yaşındadır. Sanık ile gerek kendisinin gerek ise ailesinin olay öncesi bir husumeti bulunmamaktadır.
Dolayısı ile sanığa iftira atmasını gerektirecek bir durumu bulunmamaktadır. Mağdurun yaşı itibariyle bir olayı kurgulayıp bu kurguyu uzun süre devam ettirecek durumu bilimsel olarak bulunmamaktadır. Mağdur olayları ayrıntılı olarak anlatmaktadır. Sanık savunmalarında olay günü sokakta oynayan mağdurun birden çalıştığı dükkanın içine girdiğini, makinelere doğru giderken düştüğünü, kendisinin de onu kaldırıp üzeri tozlandığı için silkeleyip gönderdiğini, sonradan da böyle bir iddia ile karşı karşıya kaldığını beyan ederek olayı kabul etmiş ve fakat suçlamaları reddetmiştir.
Mağdur ve olayın hemen sonrasında sıcağa sıcağına annesine ve yanındaki komşularına olayın nasıl gerçekleştiğini ayrıntılı olarak anlatmıştır. Tanıklar bunu doğrulamışlardır. Mağdur belirtildiği gibi yaşı itibariyle olmayan bir cinsel eylem hakkında hayal ürünü anlatımlarda bulunması hayatın olağan akışı içerisinde makul değildir. Mağdurun sanığın atölyesi ile ilgili detay içeren beyanları ile eylemin oluş şekli ile ilgili beyanlarının ailesinden korkarak uydurabileceği şeyler olmadığı, olayı değişik vesilelerle birkaç kez anlatmasına rağmen ifadelerinde çelişki bulunmaması hususları tüm dosya kapsamında birlikte değerlendirildiğinde sanığın oluşu açıklanan eyleminin ve bu eylemi ile ortaya çıkan suçunun sabit olduğu savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik bulunduğu anlaşılmış, bu sebeple savunmaya itibar edilmeyerek subut bulan suçundan dolayı cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Sanığın, belirlenen ve gerçekleşen suçundan dolayı ceza tayin edilirken suçunu işlenişindeki özellikler dikkate alınarak, asgari hadden hüküm kurulmuş sabıkasız geçmişi cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri sanık lehine indirim sebebi kabul edilmiş, tayin edilen hapis cezasından dolayı hak yoksunluklarına hükmedilmiş ve yapılıp bitirilen açık yargılama sonunda sanığın sabit olan suçlarından dolayı cezalandırması sonucuna varılarak, Yargıtay bozma kararına uyularak hüküm kurulmuştur.
Yargıtay 14. Ceza Dairesinin bozma ilamına uygulanmasına, sanık Hasan G.’nin 15 yaşından küçük olan mağdur Z.D.’ye karşı basit cinsel istismarda bulunduğu sabit olmakla eylemine uyan, suç tarihinde yürürlükte olan ve lehine olan 6545 sayılı yasa ile değişlikten sonraki TCK 103/1-a maddesi yollaması ile TCK’nın 103/1-1 cümle maddesi uyarınca sanığın kastı, suç işleme şekli dikkate alınarak 8 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın suçu işledikten sonra yargılama süresince göstermiş olduğu olumlu tutum ve davranışları lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek cezasının 1/6 oranında indirim sonucu 6 yıl 8 ay hapis ceza ile cezalandırılmasına, sanığın tutuklu kaldığı süre gözönüne alınarak tahliyesine…”