TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta mücadele eden Hekimoğlu Trabzon yarın (01.04.2021 Perşembe) Manisa FK ile zorlu bir mücadeleye çıkacak.

Karşılaşma öncesinde Haber61’e açıklamalarda bulunan Yasin Palaz, ilk 7-8 hafta sonrasında takımın yavaş yavaş oturmasıyla belli bir yolu katettiklerini belirterek şunları söyledi;

KIRILMA NOKTALARI YAŞADIK

“Ligi şöyle değerlendirerek başlayalım. Buraya belli beklentiler içinde geldik. Bunun üzerinden yola çıktığımızda sezon başı yeni kurulan bir takım olduğu için bunun dezavantajlarını yaşadık. Karşımızdaki rakip Manisa bizim bir üstümüzdeki takım. Geçen seneden 8-9 oyuncusunun kemik kadro olarak kaldığı sadece üzerine belli başlı eklemelerin yapıldığı hazır bir rakibe karşı başlamış olduk. İlk 7-8 hafta istediğimiz sonuçları alamasak da ondan sonraki süreçte gerek takımın birbirini tanıması, gerekse bazı şeylerin oturmasıyla belli bir yolu kat ettik. Ama belirli kırılma noktaları yaşadığımızı düşünüyorum ben. Bunun en başında Manisa maçı geliyor. Oradaki kendi adımıza talihsiz ve üzücü bir sonuçtu. Herkesin kendine yakıştırmadığı bir sonuçtu. Bizden beklenenin bu olmadığının elbette farkındaydık. İyi bir periyod varken, kupada da iyi bir maçtan sonra, Trabzon şehrine iyi bir hediye verdikten sonra açıkçası bu beklentinin çok çok altında kalan bir maç oldu. Bu bizi biraz rahatsız etti açıkçası. Bunun sonrasında toparladık ama kendi yaptığımız puan kayıpları ile Manisa takımının puan farkını açmasına biz sebep olduk diye düşünüyorum. 

MAKASIN AÇILMASININ EN BÜYÜK SEBEBİ

Biz kadro ve ekip kalitesinin farkında olan bir takımız. Bunu sadece bazı maçlarda sonuçlara yansıtamadık. Bir örnek verirsek, Kocaeli maçı oynadık biz, deplasmanda ilk yarının son maçı. Belki 6-7 ile bitecek bir maçtı ama 1-1 beraberlikle noktalandı. Üzerine Amed’de 2-1 öne geçmişken son on dakikada takım halinde bu noktada kimsenin üzerine bireysel olarak bir şey alınmaması lazım, kazanıyorsak da takım kaybediyorsak da takım olarak bakmamız gerekiyor. On dakika kala yediğimiz iki tane golle yine mağlup ayrıldık. Osman hoca ayrıldıktan 12 saat sonra oynadığımız bir Maraş maçı var. Baktığımızda kağıt üzerinde puan kaybı yaşamamamız gereken bir maç derken 1-1’lik bir beraberlikle ayrıldık. Uşak ve Erzincan deplasmanından 0-0 ile döndük. Baktığınız zaman bu birçok şeyi özetliyor. Burada yaşanan 12 puan bandındaki puan kaybı şu anki makasın açılmasının en büyük sebebi. Bunun rahatsızlığını yaşadık mı yaşadık, bizden beklenen bu değildi. Ama play-off ile alakalı insanların kafasında soru işareti varken açıkçası benim böyle bir endişem yoktu. Kendime olan inancım ve kendi takımıma olan inancımdan kaynaklı. 

VERMEMİZ GEREKEN BİR MESAJ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM

Burada çünkü güzel bir işleyiş var güzel bir yönetim var, buna layık olmaya çalışan ve reaksiyon vermeye çalışan bir takım var. Bunun akabinde de belirli bir süreçte olan farkı gösterdik. İkinci yarının başında yaşanan talihsizlik ve birçok maçın bizim elimizdeyken puan kayıplarının yaşanması bizi demoralize etmiş gibi görünse de hem dört maçın dördündeki galibiyet serisi hem de play-off hattında yerimizi biraz daha sağlamlaştırmamız bizim için önemliydi. Çünkü geleceğe yönelik mesaj vermemiz gerekiyordu. Manisa maçında 6-1’lik mağlubiyetin üzerine bu hafta geliyorlar. Bizim için her anlamda önemli bir maç. Eğer ki puan farkını kabul edip, realist olup onların var olan liderliklerini hakkını vererek kabul edebiliyorsak, bizim ikinci olarak yukarıya vermemiz gereken bir mesaj olduğunu düşünüyorum.  Neticede önümüzde çok önemli bir play-off var. Bu ligde her şey bitti denilecek bir durum söz konusu değil. Çünkü play-offda kupanın bir ucu hakla bizim elimizde. Biz kendi kalitemizin, kadromuzun ya da işleyişin burada başımızdaki insanların bizden ne beklediğinin ve neyi hedeflediklerinin farkındayız. Bu doğrultuda bu yolda yürüyeceğiz. İlk maçın bir rövanşı olacak, bizi rahatsız eden bir mağlubiyetti. Bunun belki bizim üzerimizde deformasyonları çok oldu. Bunun da kendimiz için, insanların kendine saygısı için prestiji için ve insanların ileriye dönük mesajlar verebilmesi adına kesinlikle ve kesinlikle tek sonuçlu bir maç olsun istiyoruz. Umarım galibiyetle sonuçlanır ve buradaki birçok insanı mutlu ederiz ve mutlu oluruz diye düşünüyorum. 

HEDEFİN OLDUĞU YERDE OLMAYA ÇALIŞTIM HEP

Yapı olarak realist bir adamım. Tamamen gerçekçi yaklaşmayı severim. Fazla işkolik ve disiplinli bir yapım var. Bunu öncelikle genç kardeşlerime aktarıp var olan, çünkü belli bir yaş grubu ile yeni nesil oyuncuların arasında az da olsa bir kuşak farkı var. Değişen ve modernleşen toplum içerisinde bunu az da olsa eski kafalılıkla bunu mikslemeye çalışıyoruz. Olaya duyulan aidiyet, sahiplenme, bunların seviyesini artırırsak zaten yeni neslin bir şeyleri kolay elde etme ihtimalini herkes biliyor. Ama kolay olmuyor, hayatta hiçbir şeyi kolay elde edemezsiniz. Mutluluklar kolay gelmiyor, başarılar kolay gelmiyor. Daha sonra bir takımla oynarken bile o galibiyeti alırken çok zorlanabiliyorsunuz. Veya bu takım sizden puan alır mı diye düşünürken bile o reaksiyonu vermeden, mücadele etmeden, hiçbir şekilde başarılı olma şansınız bana göre yok. Neticede en büyük örneğini Barselona gibi bir takımın yeri geliyor 6 tane 8 tane gol yediğini görebilirsiniz. Bunların içinde bireysel olarak hedeflerim öncelikle genç kardeşlerime belirli bir noktaya kadar onlara hem takımın içerisinde var olan yaşadığım tecrübelerle belli bir noktaya getirmek. Kendi bireysel kariyer hedeflerim olarak da, ben üst ligden buraya geldim ama buradaki belli bir yapıyı belli bir projesi süper lig tecrübesi olan ve birinci lig tecrübesi olan veya bu liglerin gediklisi olan futbolcu kardeşlerimizi belli bir noktaya taşımaya inandığım için burada bulundum. Burada istenilen şey de aynı şeydi belli bir noktada. Hedefin olmadığı hiçbir yerde olmadım hangi ligde olursa olsun. Hedefin olduğu yerde olmaya çalıştım hep. Olmaya da devam edeceğim. Hedefim şampiyon olmak ve bir apolet daha kazanmak. Ama birinci oluruz ya da play-offdan çıkarız benim için önem arz etmiyor. O kupa bu kulübün içine geldiği sürece, bu takım bir üst ligde yer aldığı sürece benim için önemli olan bu. Kısa vadede hedefim burada birinci ligde olmak daha sonra da bu doğru yapının birçok kulübe örnek olmasını sağlayabilecek birçok oluşumun içinde bulunmak istiyorum. Burayı bir üst lige taşıyıp var olan hem yönetimsel hem tesisleşme bir çok imkan olarak buradaki kulübün yukarıya yakıştığını düşündüğümden dolayı üst lige çıkmak istiyorum.

TRABZON’DAKİ İNSANLARIN FUTBOLA OLAN BAKIŞI BENİ MUTLU EDİYOR

Futbol dünya üzerindeki belki de en çekici mesleklerden biri, gerek izlenme gerek içerisinde bulunma aktif olarak. Ama bazı şehirler futbolla yatıp kalkıyor diye bir tabir var. Trabzon şehri böyle bir şehir. Sokakta gezerken, bir esnafın yanından geçerken bir Trabzonspor forması, bordo mavi herhangi bir şeye rastlamamak imkansız gibi bir durum. Açıkçası ben de birçok Trabzonlu aile dostlarımızla aynı yerde büyüyüp yetiştiğimiz için hem o insanların yapısını yaşamız tecrübe etmiş biri olarak ben buraya gelmekten çok mutluydum. Ben her futbolcunun hayali gibi Beşiktaş’ta oynamak isterim, Fenerbahçe’de Galatasaray’da oynamak isterim diyebilirdim ama ben Trabzon şehri zordur klişesinin altında nedense benim gençlikteki hayalim Trabzonspor’da oynamaktı. Ben zoru başarmayı seven bir adamım yapım gereği. O yüzden buraya karşı her zaman bir sempatim oldu. Burayla anlaşırken geçen seneden beri neticede bir arz talepler vardı buna istinaden kendi içimde o hesaplaşmayı yaparken o anlamda mutluluk vericiydi benim için. Benim için asıl olan hedef. İnsanların yaklaşımı, oluşturulan topluluk. Trabzon’daki insanların futbola olan bakışı beni mutlu ediyor. Belki seyircili ortama geçildiği zaman, daha kalabalık bir ortamda belki bazen olumsuz reaksiyonlarla karşılaştığımızda bile ben o reaksiyonlara karşılık verebilecek yapıda bir adamım. O beni ayrıca motive edecek bir durum. Gelsinler 3-4 bin kişi bir şekilde kulübümüzü desteklesin, bu şehrin bir takımı olduğunu buradaki herkese ve dış dünyaya hissettirsinler isterim. O yüzden Trabzon’daki o futbola bakış açısını, her şeyin zorluğu olduğu gibi burada da zorluklar yaşayabilir burayı bilmeyen insanlar ama ben fazlasıyla burada mutluyum. Buranın insanıyla ikili ilişkilerim yüksek ve değerli. Geldiğim için de hiç pişmanlığım yok. İnşallah üzerine koyarız ve şu taraftarsızlık olayı açılır, her şey normale sağlıklı bir şekilde döner, onlarla da buluşuruz. 

BU SENE BU TAKIMI BİR ÜST LİGE ÇIKARTACAĞIZ

Taraftara mesajım, bireysel olarak, inanılmaz inanç doluyum Allah nasip ederse önce bizim başımızdaki insanların bize verdiği değere layık olmak adına sonra da kendi bireysel kariyerlerimiz kendi hedeflerimiz ve kendi başarılarımız için, bu sene bu takımı bir üst lige çıkartacağız. Ondan sonra da birinci ligde, o zaman ister televizyonda izlerler ister stada bekleriz. İnşallah bu şehre bu şampiyonluğu getirmek istiyoruz.