"Trabzonspor bir dünya markasıdır"

Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Hacıkerimoğlu Trabzonspor ve gündeme dair konuştu

"Trabzonspor bir dünya markasıdır"

Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Hacıkerimoğlu birbirinden önemli açıklamalarda bulundu. 

SAVAŞÇI BİR TAKIM GÖRDÜM
Trabzonspor’u Molde maçında izleme fırsatı bulduğunu söyleyen Hacıkerimoğlu, “Rakibin 18 lig, 2 Avrupa olmak üzere 20 maç oynamasına karşın ilk resmi müsabakasına çıkan Trabzonspor bazı eksikliklerinin olmasına rağmen sahada sırıtmadı. Çünkü Molde daha hazır bir takımdı. Bir seyirci gözüyle baktığımda keyifli çok güzel bir maça tanıklık ettik. Hatta savaşçı bir takım gördüm sahada. Özellikle İstanbul’dan beni arayan arkadaşlarım 7-8 maç sonra Trabzonspor’un daha iyi bir takım olacağı iddiasında bulundular. Tabii ki bu onların görüşü. Ben hep temkinliyimdir bu konularda. Beklemekte fayda var. Fakat taşlar tam yerine oturduğunda Türk futbolu iyi bir Trabzonspor karşısında bulacaktır” dedi. 

AVCI İŞİNİ İYİ YAPAN BİR İSİM
Abdullah Avcı’nın iyi bir teknik adam olduğunu söyleyen Hacıkerimoğlu, “Abdullah hoca hem teknik bilgisi ile hem de işine sevgisini katan iyi bir isim. Abdullah hocaya Trabzonspor Kulübü, camiası ve taraftarları sahip çıkarsa başarılı olacağına inanıyorum” dedi. 

ESKİ GÜNLERE DÖNÜŞ YOLU
TFF’nin statlar konusundaki aşı kararını çok yerinde bulduğunu söyleyen Mustafa Hacıkerimoğlu, “Uzmanların söylediklerinden anladığım kadarıyla hastanelerde aşısız hastalar yatıyor. Yani aşıyı tek önlem, tek çare görüyorlar. Uzun süredir bu konu üzerinde arkadaşlarımızla birlikte çalışıyorduk. TFF olarak bizim için en önemli şey insan sağlığıdır. Hiç bir şey bunun önüne geçemez. Dolayısıyla futbolun en önemli unsurlarından biri taraftardır. Geçen sezon tribünlerin boş olması her futbol severin içini acıtmıştır, kahretmiştir. Aynı şey oyuncular içinde geçerli. Boş tribüne oynamak onları da derinden yaralamıştır. Bu durum kulüplere de maddi külfet olarak ağır bir yük bindirmiştir. Yeniden tribünlerin şenlik ve şölen alanına dönmesi için elimizde aşı fırsatı var. Bu fırsatı değerlendirmeliyiz. İnanıyorum ki Dünya’nın başına bela olan bu virüsün üstesinden gelip, yeniden safları sıklaştırarak maç keyfini doyasıya hep birlikte yaşayacağız. O günler de çok uzak değil” diye konuştu.

TRABZON-RİZE ETLE TIRNAK GİBİDİR
Trabzonspor ile Rizespor arasındaki dostluk köprüsünün yeniden oluşmasının baş aktörlerinden biri olan TFF yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Hacıkerimoğlu, “Trabzon-Rize etle tırnak gibidir.  Bu iki şehrin içerisinde aynı ailelerin üyeleri var. Akrabalık, çok hısımlık bağı var. Akrabanın bir kolunun Rize’de, bir kolunun Trabzon’da olduğunu saysak bitiremeyiz. O kadar yani.  Trabzonspor kulübünde çok sevdiğimiz Rizeli arkadaşlarımız görev yapmış.  

Trabzon’un Federasyon yöneticisi olduğum zaman dikkatimi çeken bir şey vardı. Rizespor maçlarında Rize’de , Trabzonspor maçlarında Trabzon’da arabaların taşlanması, Stat lavabolarının kırılması, insanların birbirine edepten yoksun şekilde küfür etmeleri beni çok yaraladı. Rizeli ve Trabzonlu ile konuştum, mutlu olan kimseye rastlamadım. Onun için Rize’nin hem spor da hem siyasette hem iş dünyası temsilinde olan birçok arkadaşımız ile toplantılar yaptık.

Sporla uyuşmayan, komşuluk ilişkilerine uymayan, hısımlık akrabalık ilişkileri ile bağdaşmayan görüntülerin ortadan kalkması için yapılan toplantılarda Rizespor başkanı Tahir Kıran’da var. Çok ciddi destekleri oldu. Tahir Kıran’ın başkan olmasından son derece mutluyum. Kendisini yakından tanırım. Futbolda sadece Karadeniz’de değil ülke genelinde futbolda barışın sevginin aynı zamanda fair-play yani nezaket ile maçları izlediği alkışladığı ortama kavuşması için Başkan Kıran’ın katkı vereceğine inanıyorum ben. “

SEVGİ VE HOŞGÖRÜNÜN ESİRİ OLALIM
Hacıkerimoğlu, “Ben Trabzon’dan Futbol Federasyonuna geldim. Futbolda huzur, barış, sevgi  ve dostluk şölen havasını tesis etmeyi bir vazife olarak addettim. Benim üzerime düşen Karadeniz’deki kulüplerin kendi aralarında maçı barış, sevgi ve hoşgörü içerisinde yapmalarını tesis etmektir.  Biz bunu Karadeniz’de uygulamaya çalışıyoruz ama aynı zamanda da bunun yaygınlaştırmanın mücadelesini yapıyoruz. Karadeniz’e,  İstanbul takımları ve Anadolu’daki diğer takımlar maç yapamaya geldiği zaman onlara da uygulanmasını istiyorum. Ben bu konuda Trabzonspor’dan da beklentilerim var. Sevgi ve hoşgörünün esiri olmalıyız” dedi.

DÜNYA ÇAPINDA BİR MARKADIR
“Trabzonspor’un lokomotif gücü Trabzonlulardır ama sadece Trabzon’daki Trabzonsporlular değildir” diyen Hacıkerimoğlu, “Dünyanın bir çok yerinde Trabzonsporluları görmek mümkün. Trabzonspor’u sadece bu şehre sıkıştıramazsınız.  O nedenle Trabzonspor sadece Trabzonluların kulübü markası değildir. Trabzonspor, Trabzon dışında çok fazla taraftarı olan ve Trabzonlu gibi Trabzonspor’u seven destekleyen taraftarlar var. Trabzonspor, Trabzonlu olmayan taraftarlara mutlaka erişmeli. Kendilerinden haberdar olmalı. Sevgisini dile getirmeli. Bu da belli  organizasyonlar ile yapılabilir. Trabzonsporlu olmanın küresel bir güç olduğunu anlamaları lazım. Bakıyorum maçlara Avrupa’dan insanlar geliyor. Fransa’dan kalkıp Trabzonspor maçına gelip maçı izleyip geriye dönmesi Trabzonspor’a olan aşktır, sevgidir” dedi.
FUTBOL FABRİKASIDIR
Hackerimoğlu, “Trabzonspor sadece bu bölgede değil,  Karadeniz’de futbolu temsil eden futbolun aslında lokomotif bir gücüydü. Hepimiz insanız hata yapabilir. Zaman zaman Trabzonspor’u yönetenler Trabzonspor’un ve Trabzon’un hem karakteristik özelliklerini hem Trabzonspor’un sorumluluklarını unutmuş gözden kaçıran bir zafiyet oluştu. Rizespor, Giresunspor, Karadeniz’de ki bütün kulüpler Trabzonspor’dan bana göre faydalanmalı. Trabzonspor , Trabzon futbolun bir fabrikasıdır. Hem onları futbol adına hemde Trabzonspor adına desteklemeli” dedi.

KURULLAR SEÇİMLE GELECEK
Sürekli tartışılan Disiplin ve Tahkim Kurulu kararlarının daha az tartışıldığı bir zaman dilimine geçiş yapmak için iki kurulunda yapısının değiştiğini dile getiren Hacıkerimoğlu, “Önümüzdeki sezon seçim ile gelecek üyeler. Umuyorum bu bir katkı getirir. Yeter mi, bana göre yetmez. Bunların yapmış olduğu yargılamayı destekleyen temsilci tutanaklarıdır. Kulüplerin protokol tribünlerinde soyunma odalarında yani kritik olan her yerde sesli ve görüntülü kayıt eden kameralar olmalı. İlgili mahkeme temsilci tutanağı ile beraber o kamera kayıtlarını önüne almalı. Temsilcinin tutanağının doğru olup olamadığının teyidini kendi yapmalı. Ancak o zaman adil karar verilebilir” dedi. “Benim çok ilgilendiğim konu aslında hakemlerin etki altına kalmasında sebebiyet verecek şartların ortadan kaldırılması” diyen Hacıkerimoğlu, “Yani büyük takımlardan stattaki taraftarın tepkisinden etkilenmemesi konusu. Bu bana göre değişik ile ortadan kalktı. Artık hakemin kimseden korkmasını gerektirecek bir şey yok. Gördüğünü çalmalı.” dedi.

YABANCI KISITLAMASI DOĞRU BİR KARAR
Yabancı oyuncu kısıtlanmasının geçen sene uygulanacağını, ancak bir yıl rötarlı şekilde hayata geçirildiğini aktaran Hacıkerimoğlu, “Kulüplerin ellerindeki oyuncu sözleşmelerinin sürelerinde, pandemi koşulları nedeniyle bir sene sadece erteleme yapıldı. 85 milyonluk Türkiye’nin nüfusunun futbolcu yetiştirme açısından bana göre bu kadar yabancı oyuncuya ihtiyacı olmaması lazım. Yabancı futbolcu almak kulüplerin kolayına geliyor. Gelişmemiş ülkelerde daha ucuza oyuncu bulabileceklerini düşünüyorlar. Bu sadece kendini düşünmek anlamına geliyor. Oysaki Türk futbolunun gelişmesi için senin oyuncu ihraç ediyor olman lazım. Nüfusa oranla yurtdışında top oynayan futbolcu sayısı çok düşük. Altyapıya önem verilip, gençlerimizin yetişmesi için yabancı sınırlamasını doğru buluyorum” dedi.

KAVGACI DEĞİL BİRLEŞTİRİCİ OLMALI
Kulüp başkanlarının temsil ettikleri camiaların lideri olduğunu söyleyen Hacıkerimoğlu şunları söyledi: “Onların asli görevi futbolcu almak, soyunma odalarına inmek veya idmanlarda maç seyretmek olmamalı. Kulüp başkanlarının asli görevi camiaların lideri pozisyonunda hareket etmeleri yanlış olan her şeyin karşısında mücadele etmeleridir. Küfre, saygısızlığa ve kavgacı kesime karşı dik duruş sergileyerek mücadele etmeleridir. Onun için bütün camiaların kendi kulüp başkanlarını seçerken profilini ona göre belirlemeleri lazım.”
“Kavga hiç kimseye fayda getirmez. Bu kavgalar futbolun değerini de düşürdü. Ben bayan taraftarlarının statlara gitmek konusunda imtina ettiklerini görüyorum. Çok şükür halen giden var ama giderek çoğalması gerekirken azaldığını görmek can sıkıcı bir durum. Onun için bütün kulüp başkanlarının profili sevgi ve kardeşlikten yana olmalı. Birleştirici bir rol üstlenilmeli. Bunu yaptıkları sürece her şey çok daha güzel olur.” 

HEPSİYLE GURUR DUYDUK
Olimpiyat madalyası getiren sporcuları tebrik eden Hacıkerimoğlu, “Çok mutluluk verici şeyler. Sadece Trabzon adına bakmamak lazım. Ülke genelinde bu tür organizasyonlarda derece yakalayan çok sporcumuz var. Mete Gazoz, Busenaz Sürmeneli, Busenaz Çakıroğlu, Eray Şamdam, Hakan Reçber, Rıza Kayaalp, Hatice Kübra İlgün,  Merve Çoban, Uğur Aktaş, Yasemin Adar, Ferhat Arıcan, Taha

Hacıkerimoğlu: “Spor sadece gençlerin ilgi odağı değil aynı zamanda ülkenin de temsil noktası haline gelmiştir. Dünya’da böyle organizasyonlar her alanda yapılıyor. Her alanda bizi temsil eden gençlerin yetişmesi için spor ile ilgilenen kişilerin sorumluluğu var. Konfederasyon da bu bilinç ile hareket ediyor, etmeli. Kulüplerimiz de bu bilinç ile hareket etmeli. Aynı şekilde futbola ayırdıkları ekonominin içerisinde bu branşlara da bir ekonomi ayırmalılar ve ülkeyi en iyi şekilde temsil etmeleri için sevdası olan gençlerin yetişmesine destek vermeliler.”

Son Nokta
 

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler