Haber61 - Spor Servisi - Trabzonspor Divan Kurulu'nda bugün yapılacak 41. Olağan Genel Kurulu ile başkan seçimi yapıldı.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Osman Turan Kültür Merkezinde saat 12:00'de başlayan kongrede mevcut Başkan Ali Sürmen ile Şükrü Kuleyin yarıştı. Ali Sürmen Mavi, Şükrü Kuleyin Bordo seçim pusulası ile seçime gitti. Kongrede 806 delegenin oy kullanma hakkının olduğu kongrede 474 delege oy kullandı.

RESMİ OLMAYAN RAKAMLARA GÖRE

1. Sandık: Toplam 116 oy - Ali Sürmen 101 - Şükrü Kuleyin 15

2. Sandık: Toplam oy 116 - Ali Sürmen 85 - Şükrü Kuleyin 29 – 2 oy geçersiz

3. Sandık: Toplam 117 oy - Ali Sürmen 68 - Şükrü Kuleyin 49

4. Sandık: Toplam 122 oy - Ali Sürmen 78 - Şükrü Kuleyin 44 - 3 oy geçersiz

Toplam: 474 - Ali Sürmen 332 – Şükrü Kuleyin 137 – 5 geçersiz






Trabzonspor Divan Kurulu Kongresi, Kongre Divanı'nın seçilmesi ile başladı. Kongre Divan Kurulu'na Erdal Atalay, Başkan Yardımcılığı'na Aydın Okuyan, Katip üyeliklerw Derviş Köz, Fikret Ataoğlu ve Adnan Bayraktar'ın seçilemsi oylamaya sunuldu ve oy çok luğu ile kabul edildi. Sonrasında Genel Kurul Gündemi okunarak oylamaya sunuldu ve kabul edildi. Sonrasında Divan Kurulu başkanı Ali Sürmen konuşma yaptı.

Sümen'in Konuşması sonrasında Trabzonspor Divan Kurulu Faaliyet raporu okundu. Ve söz almak isteyen üyelerin konuşmalarına geçildi.










ALİ SÜRMEN KONUŞMA YAPTI

Ali Sürmen konuşmasında, "Üye sayımızı çok düşük olarak gördük ve bundan üzüntü duyduk. Yeni yapılan çalışmalarda 25 yılını dolduran üyelerin Divan Kurulu üyesi olmasında üye aidatı ödeme şartının kaldırılmasının düşünlemsi gerekiyor. İnsanlar iş dünyasında kendi özel hayatları var ihmal edebiliyrlar. Aidat toplayan bir arkadaşımız görevlendirilirse daha kolay toplanır diye düşünüyorum. 3 Yıldır bu grevde Trabzonspro'u gdüşünerek, sadece Trabzonspor'un tarafından olarak gerek birebir, gerek soslyal medyadan gerekse yazılı ve sözlü basında düşüncelerimizi açıkladı. Buarada ama iyi niyetse Buradaki eleiştiri sonra haklı çıkıyorsa ozamana divan görevini yerine getiriyor demektir. Bugün gelinen sportif ve mali tablo karşısında bizim söylediklerimiz keşke bizi haksız çıkarsaydı. Bizim haklı çıkmamızdan Divan başkanı olarak üzüntü duyuyorum. Keşke haksız çıksaydım da bugün buraya aday olarak çıkmasaydım. Çok değerli kardeşim Şükrü Kuleyin Arkadaşımız aday çıktı. İnşallah burada çok seviyeli bir kongre yapıp Trabzonspor'un kazanacağı bir kongre olur. Şike anıtının platformunda görev alan çok değerli arkadaşlarımız var. Bu şike anıtını buraya getiren arkadaşları buraya çaığırıyorum." dedi.

Şike anıtını hayata geçiren Serdar İsaoğlu, Halit Şahin, Serkan Yıldırımış ve Murat Erdoğan sahneye çağırıldı. Serdar İsaoğlu, yaptığı konuşmada "Bilindiğin gibi Trabzonspor 2010-2011 sezonunda bir haksızlığı uğradı. şike anıtı haklı ve demokratik bir süreç sonunda doğdu. İçerisinde nasıl fedakarlıklar barındırdığını anlatmaya burada zaman yatmez. Kimse sahiplenmezse biz sahipleniriz diyen Divan Kurulu Başkanı Ali Sürmen'e çok teşekkür ediyoruz. Şike mücadelesi eğer hakkkımızı almak istiyorsak devam etmelidir. Bu konuda camiamıza yön verenleri ön fsaflarda görmek istiyoruz. Ayrıca yönetimimizi de mücadelmizde daha yoğun mesai harcarken görmek bizleri memnun edecektir" dedi.

Serdar İsaoğlu'nun konuşması sonrasında konuşmasını tamamlayan Ali Sürmen "Kazananın Trabzonspor olmasını dileyerek saygılarımı sunuyorum" dedi.

GENEL KURUL'DA SÖZ ALDILAR

41. Olağan genel Kurul'da bir çok isim söz ladı.

İlk olarak söz alan TFF eski Yönetim kurulu Üyesi Taylan Üner, "Divanın görüşü aleythe konuşan kişilere mi bağlı? Tüzüğün bazı muğlaklıları başımıza neler açıyor. Hala bu üyeler olsun olmasın diye tartışıyoruz. Tüzük değişikliğine mutlaka ihtiyacımız var. Tüzükteki aksaklıklar devam ediyor. Her türlü yoruma müsait maddeler var bunları çözmeliyiz. Yeni seçilecek yönetim kurulundan rica ediyorum biraz daha aktif baskıcı işe dönük hareket etmeleri gerekiyor. Türkiye spor ligindeki kulüplerden en fazla 6-7 tanesinde divan var. Bunların yetkileri değişik şekillerde ortaya çıkıyor ama pek çoğunda divanın özel yetkilerle donatıldığını görüyoruz. Bizde öyle bir şey yok. Bizde öneri var yönetim kurulu ister yapar ister yapmaz. Geçmişte divanın satma borçlanma ipotek etme gibi konularda önemli yetkileri var. Geçmişte Galatasaray bu yetkileri kullanmak istedi ama divan izin vermedi ve yapamadılar. Tüzük komisyonu tüzükte divanla ilgili kısımları düzenlemesi lazım. Bu divanın sadece adı var. Sonra da hesap sormaya kalıyoruz. Elinde yetki yok hesap soruyorlar. Tüzük konusunun halledilmesi gerektiğine yürekten inanıyorum. Tüzüğün Mayıs ayının sonuna kadar bitirilmesi için bu genel kuruldan temenni kararı çıkartılmasını rica ediyorum. Hep konuşuyoruz hiçbir şey yapmıyoruz." dedi.

Daha sonra söz alana Volkan Canalioğlu konuşmasında şunları söyledi;

CANALİOĞLU'NUN KONUŞMASINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

Canalioğlu, "Sınır ötesinde teröristle mücadele eden kahraman Mehmetçiklerimize gönülden başarı diliyorum. Divan başkanımız çok doğru diyor. Beni mutlu eden birkaç olayı paylaşmak istiyorum. Trabzonspor'umuz bir marka ve üst kimliğimiz. Trabzonspor'umuzun Trabzon dışında Trabzonlu olmayanların da bize destek verdiklerini biliyorsunuz. Amasyalı bir vatandaş Ankara'da yolumuzu kesti ve Trabzonsporlu olduğunu söyledi. Trabzonspor'u bütünleştirmemiz gerektiğini söyledi. Trabzonspor'umuza ulusal anlamda katkı sağlamak için yapılan bir çalışma vardı ve bu sonuç verdi. Ekrem İmamoğlu'yla birlikte yürütüp sonuç aldılar. Kimya Nobel ödüllü Mardinli bir vatandaşımız Sayın Aziz Sancar Kimya Nobel ödülü aldı. Bunun üzerine Trabzonspor Yönetim Kurulu Aziz Sancar'a Ekrem İmamoğlu aracılığıyla bir mektup yazıyor ve onun da mücadelesini Trabzonspor'un mücadelesi olarak görüyor ve onur üyeliğine layık gördüğünü söylüyorlar. Bunu takdirle karşıladım. Sayın Aziz Sancar, Sayın başkanım Trabzonspor onur üyeliği için gönderdiğiniz davet bizi çok duygulandırdı. Bana onur verir bunu memnuniyetle kabul ediyorum. Trabzonspor'umuzun yönetim kurulunun dünyaya mal olan böylesi bir insanı onurlandırması beni mutlu etti. Divanımızın önemli görevleri var. Yönetim düşünce divan yönetimi alıyor bu anlamda önemsiyorum. Sportif faaliyetin Trabzonspor’u büyüttüğünde hemfikirim Trabzonspor sahada başarılı olunca daha mutlu oluyoruz başarısız olunca mutsuz oluyoruz. 2010 2011 şampiyonluk kupası olayından sonra bunalıma girdik bundan çıkmalıyız artık. Trabzonspor'da bir konsensüs oluşturmalıyız. Trabzonspor'un altyapısından 200 futbolcudan sadece Abdülkadir ve Yusuf’u mu çıkarabildik? Altyapıya daha çok dönük çalışmalar yapmalı. Trabzonspor'un geleceğini sağlamlaştırmamız gerekiyor. Aldığımız sporcuları üzerine para vererek göndermeyelim kar ederek gönderelim. Bugün Trabzon'da her ailede bir amatör sporcu çocuklar bunlara destek vermeli özümüze dönmek zorundayız. Benim önerim bu şekildedir." dedi.

Söz alan Abdulkadir Çizmecioğlu delegelere şöyle seslendi; "Lafla peynir gemisinin yürümediği bir noktadayız. 900 milyonluk borcun tasfiye edilmesi lazım. 80'den sonraki yönetim anlayışına bakın. 80'den günümüze kadar istikrarlı atılmış bir adım da verilmiş bir karar da yoktur. 900 Milyon liralık borç nasıl tasfiye edilir. Bunun üzerine kafa yormak lazım. 73'ten 80'e kadar olan dönemi doktora çalışması olarak incelemek lazım. Bu yapılan çalışmaları elbette küçümsemiyorum ama bu çamurun içinde patinaj yapan tekerleğin durumuna benziyor. Enerji harcanıyor ancak hareket yok." dedi.

Ayşe Sula Köseoğlu konuşmasında şunları söyledi; Trabzonsporlu kadınları temsilen buradayım ancak salonda Trabzonsporlu kadınlarımızı göremedim. 1 tane yetmez diyoruz bu anlamda tüzük değişikliğiyle ilgili çalışma yapılırken 25 yıl değil daha uygun bir zamanın ayarlanmasını temenni ediyorum. Trabzonspor'a kadın elinin değmesi gerekiyor. 25 ylıllık kıdemli üyelerimizin yanına 15-20 yıl gibi makul bir süre indirimi olmasını isteriz. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanının oy kullanma yetkisi var, ancak şehrin seçilmiş mlletvekillerinin de oy kullanma hakları olduğunu düşünüyorum. Trabzonspor siyaset üstü bir ortak paydamızdır. Biz Trabzonspor'u hiçbir zaman siyaset malzemesi yapmadık ve de yapmayız. Milli ve yerli futbolcu anlayışıyla Trabzonspor'un o özlenen efsane ruhuna kavuşacağına inanıyorum. 15 temmuzda ülkemizi kurtaran direnişçi milli ruh Trabzonspor'u da kurtaracaktır.